Kusursuzluğu ve doğallığı bir arada yakalamayı hedefleyen günümüzün estetik anlayışı, estetik diş hekimliği uygulamalarında da kendini gösteriyor. Farklı seçenekler arasından hangisi bana göre diyenler için merak edilenleri CTG Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi'nden Dr. Onur Demirçivi'ye sorduk. -Estetik diş hekimliğinde, bildiğimiz metal destekli kuron kaplamaların yanı sıra ne gibi yenilikler var?
Metal destekli kuronlar hala kullanılmakla birlikte zirkonyum kaplamalar ve full porselenler de oldukça estetik ve doğal görünümleriyle tercih ediliyor.
Zirkonyum:
Zirkonyum destekli porselen kaplamalarda, zirkonyumun üzerine porselen gelir. Zirkonyum beyaz renkte olduğu için ışık geçirgenliği metal desteklilere göre çok daha iyi olduğu için gerçek dişe daha yakın, daha doğal ve estetik bir görünüm verir. Ayrıca kesimi daha farklıdır. Metal desteklilerde bir basamak yapılmıyor diş etine doğru. Protez, diş etinin içine hafifçe giriyormuş gibi görünür. zirkonyumda ise basamak yapılıyor ve protez o basamağa oturuyor. Böylece diş eti ile uyumu daha iyi oluyor. Diş eti daha rahat ediyor ve daha estetik duruyor. Bu da bir avantaj.
Full porselen:
İçinde metal ve zirkonyum olmayan kaplamalardır. Full porselenin avantajı; altta metal veya zirkonyum için de ayrıca bir kesim yapılmadığı için dişten daha az kesim yapılmasıdır. Altında metal veya zirkonyum olmadığı için de en estetik duran seçenektir. Işığı en iyi geçiren, doğala en yakın gözüken full porselenlerdir. Diş eti ile uyumu da aynı zirkonyum gibidir, çünkü full porselen kaplamalar da basamaklı kesilir. Full porselen, dişin etrafını saracak biçimde kuron şeklinde ve laminate şeklinde kullanılabilir. Laminate, tırnak inceliğindedir ve dişin sadece ön yüzeyine yapıştırılır. Ayrıca diş eti uyumları da oldukça iyidir.
-Hem estetik hem doğallık isteyenlerin tercihi hangi seçenekten yana olmalı?
Bazı durumlarda metal destekli kuronlar da tercih edilebilir. Kişi için işin ekonomik boyutu ayrı bir şey. Ayrıca metal destekliler de estetik açıdan kötü değildir, çok da iyi olabilir. Bir de metal destekli kuronlara mecbur kaldığımız durumlar var. Örneğin uzun köprüler için genellikle metal destekli kuronlar tercih edilebilir. Yapılacak köprüler çok uzun değilse zirkon da kullanılabilir. Kendi dişleriniz varsa, aşırı çürük ve dolgu olmamışsa, sadece diş yüzeyine yapılan laminate porselenler en güzeli. Çünkü dişin en az aşındırıldığı ve en estetik görüneni laminate kaplamalardır.
-Zirkonyum ve full porselen birbirine çok yakın gibi duran iki seçenek. İkisi arasında tercih yapılırken neye göre karar verilmeli?
Zirkonyum, metalin yerine konan bir materyal. Zirkonyumun üzerine yine bir porselen geliyor. Full porselenden farkı bu. Full porselende ise altta destek olarak kullanılan başka bir malzeme yok. Zirkonyum kaplamalar, hem zirkon hem üzerine porselen geldiği için daha kalın bir tabaka oluşturuyor ve dişten daha fazla kesmek gerekiyor. İkincisi kesimleri biraz farklı. İkisi de diş eti uyumu için basamaklı kesiliyor ama zirkonyum kaplamalarda diş tabakasından daha çok kesim yapılıyor. Dişin bütün çevresi kaplanacaksa, yani kuron kaplama yapılacaksa daha dirençli olacağı için zirkon tercih ediliyor. Dişte çok fazla madde kaybı yoksa, sadece renkleşme ve şekilde hafif bozukluk varsa en ince yapılar olan ve sadece dişin ön yüzüne yapıştırılan laminate öneriyoruz.
-Zirkonyum kaplamalar, laminate ve full porselen kaplamaların ömürleri ne kadardır?
Metal destekli, laminate veya zirkonyum.. Bunlarda renkleşme ve aşınma olmaz. Sadece çok sert bir darbe karşısında kırılma olabilir ama kendi dişiniz de kırılabilir. Hastada diş eti hastalığına bağlı hızlı bir doku yıkımı, kemik kaybı yoksa, diş etlerinizin durumu iyi ise ömürlük de olabilir. 5 senede, 10 senede değişmesi gerekir diye bir durum yok. Biraz da dişlerinize nasıl baktığınızla alakalı.
-Dişlerin kesilmesi, hazırlanması, provalar.. Estetik uygulamalarda tedavi konforunda bir yenilik var mı?
Genellikle ilk aşama en zor işlemleri kapsar. Dişlerin aşındırıldığı, ölçülerin alındığı, kesimlerin yapıldığı uyuşturulduğu seans biraz uzun sürebilir. Hasta gergindir çünkü iğne yapılacaktır, ölçü alınacaktır... Bu süreci hastanın rahat geçirmesi için sedasyon ve genel anestezi seçeneğimiz var. Ama genel anestezi çok tercih etmeyiz çünkü hasta ile koordineli olmak isteriz. Sedasyonun rahatlığı şu: Hasta sorulara cevap verebiliyor, hekimi ile koordine olabiliyor. Her şeyin farkında ama sakinleşmiş durumda olduğu için ağrı ve sıkıntı hissetmiyor. Hatta seansı hatırlamıyor bile. En zoru olan bu ilk aşamadan sonra alınan ölçülere göre dişler laboratuvarda hazırlanır ve prova aşaması başlar.
-Prova aşamasında neler yapılıyor?
Prova aşaması, dişlerin şeklinin, boyunun, renk tonunun hasta ile beraber seçildiği aşamadır ve kolaydır. Sanıldığı gibi haftalarca da sürmez. Ekstra kanal tedavileri, diş çekimleri, diş eti tedavileri yapılmıyorsa maksimum 10 günde tedavi biter. Taleplerimiz olursa, eklemeler çıkarmalar istersek belki prova sayımız artabilir ama bunlar artmadıktan sonra 10 gün içinde ortalama 4 gelişte dişleri takabiliyoruz. Prova öncesinde dişler hazırlanıp kesilir ve aynı gün geçici dişler takılır. Provalarda dişler yerleştirliip kapanışı nasıl, yükseklik var mı, köşeli mi, yuvarlak mı gibi ayrıntılıra karar verilir.
Biz estetik görünümün yanı sıra dişin oturmasıra, kapanışa ve dişler arasındaki kontağa da bakarız. Örneğin provada hasta "ön dişler 1 mm uzasın" diyebilir, rengi bir ton açılsın diyebilir... Laboratuvara isteğimizi iletiriz ve o şekilde dişler hazırlanıp tekrar bakılır.
Ta ki hem hastanın hem de hekimin içine sinene kadar. Son provadan sonra dişler tekrar laboratuvara bitime yollanır ve cilalanmış olarak geri gelir ve yapıştırma işlemine geçilir. Prova sayısı değişebilir. Bir seferde de memnun kalabiliriz, dördüncü seferde de doğrusunu bulabiliriz.
Geçicilerle kalıcı başarı
Gülüşünü, estetik diş hekimliğinin imkanlarından yararlanarak mükemmel hale getirmeye karar verenler için en büyük handikap, bugüne kadar bu radikal değişikliğin nasıl olacağının hasta tarafından önceden kestirilememesiydi. Artık bunun özel bir bilgisayar programı ile mümkün olduğunu dile getiren CTG Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi Başhekimi Mehmet Sönmez, "Hastalar nasıl görüneceğini bilmeden kalıcı değişiklikler yapmaktan korkmaktadırlar. Diş hekimleri olarak, her ne kadar teknik imkanlar ya da klinik becerilerde en yüksek seviyeye ulaşsak bile hastalarımıza ne tür bir sonuçla karşılaşacaklarını anlatmakta sıkıntı yaşıyorduk. Gülüş tasarımında kafamızda tasarladığımız uygulamadan hastanın çok fayda göreceğini biliyorduk ama hem yapacağımız değişikliği anlatmakta hem de hastanın tam olarak ne istediğini anlamakta güçlük çekiyorduk. Bu bilgisayar programı sayesinde birden fazla seçeneği hastanın fotoarğfı üzerinde görmek mümkün hale geliyor" diyor.
Tabii ki bilgisayar ekranında yapılacak değişikliği görmek büyük bir yenilik ama uygulama bununla da bitmiyor. Dr. Mehmet Sönmez, ikinci aşamayı da şöyle anlatıyor: "Bu aşamada 'başarı için geçiciler' tekniği uyguluyoruz. Bu yöntem geçici dişlerle, fotoğraflardaki gibi bir sonuç elde edip etmeyeceğimizi anlamamızı sağlıyor. Uygulama son derece basit. Fotoğrafta belirlediğimiz örnek modelleri laboratuvara yolluyoruz ve laboratuvarda ince, şeffaf bir geçici model oluşturuluyor. Bu mükemmel geçicilerle hastada yeni dişlerinin nasıl görüneceği hakkında net bir bilgiye sahip oluyoruz."
Hollywood gülüşü
CTG Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi Başhekimi Dr. Mehmet Sönmez, son günlerde adını "Hollywood beyazı", "Hollywood gülümsemesi" gibi tanımlamalarla birlikte duyduğumuz Da Vinci Veneer'ler ile ilgili sorularımızı yanıtladı.
-Da Vinci Veneer nedir?
Da Vinci aslında estetik porselen veneer'ları Hollywood'a tanıtan ilk diş laburotuvarı. Amerikan ABC kanalının "Extreme Makeover" ve Fox kanalının "The Swan" programında Da Vinci veneer ile ilgili sunumlar yapıldığını görebilirsiniz.
Da Vinci Veneer'lar, dişinizin üstüne yapışan, porselenden yapılan süper ince modellerdir. Uygulama çok az veya hiç anestezi olmadan da yapılabilir ve gülümsemenizi geliştirmek için ideal bir seçimdir. Da Vinci Veneer renk bozulmasını maskelemek, dişi parlatmak ya da gülüşünüzü geliştirmek için kullanılır. Kahve, çay ve hatta sigaraya bile dayanıklı olan Da Vinci Veneer, diş ile son derece kuvvetli bir bağ oluşturur ve son derece doğal ve estetik bir görünüm sağlar.
Bütün Da Vinci materyalleri Amerika'nın Kaliforniya Wesh Hills şehrindeki laboratuvarda üretilmektedir. Da Vinci Veneer'ların en önemli özelliği ise gülümsemenizi sonsuza kadar korumanızı sağlamak için ömür boyu garanti vermesidir.
YARIN: İMPLANT UYGULAMALARI