• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Laparoskopi ile hem tanı hem de tedavi kolaylaşıyor FİLİZ İÇKE ÖNAL

Laparoskopi ile hem tanı hem de tedavi kolaylaşıyor

filizicke@hotmail.com Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 25.10.2011, 00:00
Karın boşluğunun kamera ile gözlemlenmesi anlamına gelen, bir santimlik kesi ile tamamlanabilen ve daha çok "kapalı ameliyat" olarak bilinen laparoskopi, kadın doğum alanında kısırlığın tanısının yanı sıra pek çok hastalığın tedavisinde de yaygın olarak yararlanılan bir yöntem...

Özel Hayat Hastanesi'nden Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Murat Polat, kadın hastalıklarında laparoskopik cerrahinin kullanım alanları ile ilgili bilgi verdi. Halk arasında "kapalı ameliyat" olarak da bilinen laparoskopinin hem tanı hem de tedavi amaçlı kullanıldığını dile getiren Op. Dr. Murat Polat, yöntemin pek çok avantajı olduğuna dikkat çekiyor.
-Laparoskopi nedir ve kadın doğum alanında hangi amaçlarla kullanılır?
- Laparoskopi; karın boşluğunun küçük bir kamera ile gözlemlenmesidir. Halk arasında "kapalı ameliyat" olarak da bilinir. Laparoskopinin iki temel amacı vardır:
1. Tanı
2. Tedavi

Kısırlık:

Tanı amaçlı laparoskopi, kadın doğum alanında daha çok infertilitede (kısırlık) kullanılır. Batın, pelvik organlar, yumurtalık ve tüpler kamera ile gözlemlenir ve kısırlığa sebep olabilecek durumların varlığı sorgulanır. İşlem sırasında vajinal yolla metilen mavisi adı verilen bir sıvı verilerek tüplerden geçip geçmediği, geçiş varsa sağlıklı olpu olmadığı kontrol edilir.

KİST VE MYOMLAR
Laparoskopiden kadın doğum alanında ayrıca yumurtalık kistinin ve küçük myomların alınması için de yararlanılır.

TÜP LİGASYONU
"Laparoskopik tüp ligasyonu" adı verilen bir başka ameliyatla da ailesini tamamlayan kadınlarda, tüpler kalıcı olarak bağlanabilir ve doğurganlık sona erdirilir.
-Kapalı ameliyatın klasik ameliyata göre ne gibi üstünlükleri var?
- Özellikle ameliyat sonrası hastanede kalış süresi ve ameliyat sonrası hastanın ayağa kalkması çok kısa sürede oluyor. En güzel yanı bu. Bunun dışında kesi yeri küçük. Tanı amaçlı laparoskopide, sadece göbek altından 10 milimlik küçük bir kesi kullanılır. Ameliyatta ise göbek altından bir, kasıktan iki olmak üzere toplam üç küçük kesi ile ameliyat tamamlanır.
Kesi yerinin küçük olması, hem kozmetik anlamda hem de iyileşme sürecinin kısalması anlamında hastaya büyük avantaj sağlar.
-Laparoskopik ameliyatlar için en uygun adaylar kimlerdir?
Bir hastanın laparoskopi ameliyatına aday olması için fazla kilolu olmaması ve daha önceden geçirilmiş karın cerrahisi olmaması gerekir. Çünkü bu durumda önceki cerrahi girişimden dolayı karın içerisinde yapışıklıklar olabiliyor. Bu da bağırsaklar, mesane ve idrar yollarında zedelenmeye yol açabiliyor. Kişide ileri derecede kalp hastalığı varsa da bu yöntem önerilmez. Bunun dışında birçok hasta, yaş sınırı gözetmeksizin laparoskopik cerrahiden yararlanabilir.
- Myomların alındığı laparoskopik ameliyatlarda, myomların büyüklüğü açısından bir sınır var mı?
Laparoskopide 2-3 santimden büyük myomlar çıkarılmaz. Ancak myomların şöyle bir özelliği var; Yakılabiliyor. Yani koterize edilerek yok edilebiliyor. Sertleşmiş rahim dokusudur myom ve onu koterize edilerek ortadan kaldırılabilir.
-Kadınlar, laparoskopik cerrahiden ne kadar süre sonra iş hayatına geri dönebilir?
Kesi yerlerinin çok küçük olması iyileşmeyi de hızlandırdığından, kişinin normal hayata dönüyü de çok hızlı olur. Açık ameiyatlarda 1 hafta 10 günde kendini toparlayabilen hastalarda bu süreç, laparoskopki cerrahi için 1-2 gündür.
-Myomlar nasıl belirti verir?
Myomlar genelde ileri yaş hastalarda ortaya çıkar. Sıklıkla görülen yaş aralığı 45-50'dir. Doktora en sık başvuru sebebi hastanın sık kanama yaşamasıdır. Bu hastalarda adet döneminde çok kanama olur. Ayrıca adet dönemi dışında da kanama görülür ve bu kanama genelde parça düşürme tarzında olabilir. Bazen çok büyük myomlar, idrar yollarına baskı yapıp çok sık idrara çıkma şeklinde de kendini gösterebilir. Bazı myomlar da hiçbir şikayete yol açmazla rve tamamen rastlantısal olarak, ultrason kontrolü sırasında görülebilir.
-Myom ihmal edilirse, ne gibi sakıncaları olabilir?
Bu ihmalin iki önemli sonucu olabilir. Birincisi, sürekli kanama kişide kansızlığa yol açabilir. İkincisi de myomların binde bir oranında kansere dönüşme riski vardır.
-Myomlar ağrı yapar mı?
Myomda ağrı oldukça nadir görülen bir belirtidir ve genellikle myomun dejenerasyonuna bağlı olarak ortaya çıkar. Doktora başvuru nedenleri arasında ise ağrıya pek rastlanmaz. Sık görülen şikayet kanamadır.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA