Emekli öğretmen Nuray Özkan. Özellikle, emekli olduktan sonra hızla kilo almaya başlamış. Artan kilo sorununa çözüm bulmak, en sağlıklı yolu öğrenmek, kişiye özel beslenme ve spor programı uygulaması için Park Sima Sağlıklı Zayıflama Polikliniği Genel Müdürü Gülşen Altın ile görüşmüş. Özkan, doktor ve diyetisyen Burcu Dilek Demir'in uyguladığı programla, 20 kilo vermiş. Nuray Özkan, poliklinikte öğrendiklerini, evde uygulayınca da eşinin 10, ablasının ise 5 kilo vermesine vesile olmuş. 'Öğretmenken, öğrenci olduğunu' ifade eden Özkan, başarı öyküsünü Park Sima Sağlıklı Zayıflama Polikliniği Genel Müdürü Gülşen Altın ve Diyetisyeni Burcu Dilek Demir ile birlikte anlattı.
TEHLİKE ÇANLARI
-"Tartıda 86'yı görünce benim için tehlike çanlarının çalmaya başladığını fark ettim" diyorsunuz. Bu süreci anlatır mısınız?
Emekli olduktan sonra kilo almaya başladım. Adeta, kiloları davet ediyordum. Değişik hamur işleri yapıyor, 5 çayına arkadaşlarımı davet ediyordum... Gittikçe iştahım arttı. Tartıda, 86'yı görünce yardım alma ihtiyacı hissettim. Eşim de destekledi ve Park Sima'ya başvurdum. Çalışma hayatımda ben öğretmendim ama burada öğrenci oldum. Disiplini de severim ve söylenenlere aynen uymaya çalıştım. Kilolar, yavaş yavaş gitmeye başladı. Yavaş yavaş gittiği için de arkadaşlarım yüzümde bir çökme, olumsuzluk görmedi.
-Nasıl kilo verdiniz?
Yiyerek kilo vermeye başladım. Önceki diyet algım şuydu: Bir liste var ve o listeye uyman gerekiyor. Bana özel diyet programımı alıp uygulamaya başladığımda, doğrusunu yaptığımı hissettim zaten. Yavaş yavaş, yiyerek kilo verdim. Üç ana ve üç ara öğünüm, öğünlerde de yeterince doyurucu yiyecekler vardı. Hatta, fazla geldi bile diyebilirim. Fakat en sevdiğim tatlılar ve hamur işleri yoktu. İnsülin direncim de olduğu için bunlardan zaten uzak durmam gerekiyordu.
ŞEKERİN ZARARI
-Tatlı ve hamur işinden uzak durmak zor oldu mu? İlk zamanlarda evet. Gördükçe canım yemek istedi. Ama şekerin zararlarını öğrendikçe, iyice uzaklaşmaya başladım ve bu uzaklaşma aileme de çok yaradı. Benimle birlikte eşim 10, ablam 5 kilo verdi. Çünkü evde yiyeceklerimiz daha sağlıklı hazırlanır oldu. Yağ miktarı ayarlandı. Şekerden uzak duruyoruz... Eskiden benim evimde her zaman tatlı olurdu. Gelenlere ikram etmek için. Çoğunu da ben yiyordum tabii. Bugün artık eşime ev için şeker aldırtamıyorum. Demir nasıl paslanırsa, şekerin de insan vücudunu paslandırdığını öğrendik çünkü.
-20 kiloyu ne kadar sürede verdiniz?
İlk yıl 10 kiloyu çok kolaylıkla verdim. Sonra yaz tatilinde ara verdim. Yaz dönüşü diğer 10 kiloyu verdim. Toplam bir buçuk yıl sürdü ama bunu bir yıla da sığdırabilirdik tabii. Keyfi bir ara verdim, İzmir dışına çıkacağım için.
BİR ÖĞRENCİ GİBİ
-Nuray hanım, sağlıklı beslenme ve diyet konusunda nasıl bir öğrenciydi?
Burcu Dilek Demir: Oldukça disiplinli, öğrenmeye açık bir yaklaşımı vardı. Uyum sağlamakta hiç güçlük çekmedi. Beslenme listesini karşılıklı hazırladık. Programını sevdiği yiyecekleri ve günlük ihtiyaçlarını, yemek yiyebileceği saatleri göz önünde bulundurarak oluşturduk. Bu arada Nuray hanımda haşimato tiroidi ve insülin direnci vardı. Bu tarz kronik rahatsızlıklar nedeniyle de ağır ağır kilo vermesi gerekiyordu zaten.
-Programı sporla da desteklediniz değil mi?
Burcu Dilek Demir: Nuray hanımın hayatına, sporu yerleştirdik. Hem yaş hem emeklilik hayatı nedeniyle, hem de haşimato tiroidi ve insülin direnci nedeniyle sporun hayatına girmesi gerekiyordu.
Nuray Özkan: Genç kızlığımdan bu yana belimde rahatsızlığım olduğu için spor yapmıyordum. Kilo almamam gerektiğini, o zamanlar doktorum söylemesine rağmen, 20'nin üzerinde kilo aldım. Bir ara spor olarak sadece yürüyüş yaptım. Bir de yazın yüzüyordum. Kilo verme sürecinde, kaslarımın güçlenmesi ve vücudumun sıkılaşması için antrenör eşliğinde spora başladım. Hocamla birebir spor yaptık. Belime uygun hareketleri gösterdi. Bu hareketler ağrılarıma da iyi geldi.
-Kilo verme sürecinde egzersizin katkısı ne oluyor?
Burcu Dilek Demir: Kilo verirken, biz hem yağ dokusu kaybı, hem de bölgesel kas dokusunu kuvvetlendirmek üzerine egzersiz programlıyoruz. Nuray hanımın en büyük problemi belli egzersizleri yapamıyor olması ve yanlış egzersiz yaptığı takdirde de bel fıtığını tetikleme ihtimaliydi. Kişilerin kendi vücutlarına, kas yapılarına uygun şekilde bireysel antrenörün ayarlayacağı egzersizleri yapması çok önemli. Bilinçsiz spor yüzünden ciddi sakatlıklar geçiren ve bu nedenle kilo problemi daha da artan kişilerle de karşılaşıyoruz.
Gülşen Altın: Kişinin insülin direnci, tiroid gibi rahatsızlıkları da önemli burada. Örneğin, tiroid genel olarak bir isteksizlik yaratır. Kişi zaten spor yapmayı istemez. Burada ne yapmak gerekiyor? Sporu sevdirmelisiniz ve kişiyi spor yapmaya yönlendirmelisiniz. Bu da, personel trainer ile mümkün. Egzersiz, antrenör eşliğinde ve kişiye özel olduğunda, daha keyifli ve motive edici oluyor.
Düşünün; bir saat boyunca antrenörünüz sadece sizinle ilgileniyor. İsteksiz bile olsanız, bunu düşünmeye zamanınız olmuyor. Hocanız sizi sürekli motive ediyor. Bir süre sonra egzersiz yapma alışkanlığı kazanıyorsunuz. Çok istekli ve keyifle spor yapıyorsunuz. Spor, yaşam tarzınız oluyor. Personel trainer ile çalışmak, spor alışkanlığı edinmeniz açısından çok önemli.
Diğer önemli bir konu ise özellikle, boyun ve bel fıtığı gibi bazı rahatsızlıklarda, kesinlikle özel bir spor hocasıyla çalışmak gerekiyor. İstenmeyen, üzücü olayların yaşanmaması için spor salonunun değil, konuya hakim, işinin uzmanı spor hocasına ihtiyaç var.