NURULLAH KALAY (DEMİRCİ)
Anadolu'nun en zengin medeniyetlerine ev sahipliği yapan Ege'de bir antik kent daha kurtarılmayı bekliyor. Manisa'nın Demirci ilçesi İcikler beldesi sınırlarındaki Sidas'ın (Saittai) kaybolan onlarca antik kent arasına girmemesi için bilimsel kazı çalışmalarının başlatılması istendi. Celal Bayar Üniversitesi Demirci Eğitim Fakültesi Öğretim Görevlisi Şaban Çetin, muhteşem kentin mimari dokusu ve farkının ortaya çıkmasıyla yörenin havasının değişeceğini söyledi. Çetin, "Yıllarca tarih hırsızlarının talanıyla yarısını kaybeden bu tarihi kentte kazı yapılmazsa kalan bölümün yarısı toprak altında kalacak. Zira tarım alanı olarak kullanılan alandan kalanlar da doğanın ve insanların tahribatıyla işe yaramaz hale gelecek" dedi.
Türkler'in Anadolu'daki egemenliğinin artmasıyla Sidas adı verilen Saittai, tarihte paranın ilk basıldığı yer olarak bilinen ve Salihli'de Sardes antik kenti çevresinde yaşayan Lidyalılar'ın en önemli kentlerinden birisi olarak biliniyor. M.Ö. 600'lü yıllarda kurulan, "Güzel", "Kutlu orman" anlamları içeren antik kentin özellikle antik stadyum kalıntısı hala ayakta duruyor. Yüzyılın başında artan kaçak kazılarla bazı mezarlar açılmış ve birçok mezar ve tarihi kalıntılar defineciler tarafından defalarca tahrip edilmiş. 1960'lı yıllarda buraya bir koruma görevlisi tahsis edilerek bu talanın önüne geçilmiş. Celal Bayar Üniversitesi Demirci Eğitim Fakültesi Öğretim Görevlisi Şaban Çetin, Sidas yöresini uzun yıllardan bu yana yakın takibe eladığını ancak girişimlerinin sonuçsuz kaldığını söyledi. Çetin "Sidas, antik yerleşimlerin en eski şehirlerinden. Ege Üniversitesinden Prof. Dr. Hasan Malay yörede yaptığı yüzey araştırmaları sonucu bulduğu yazıtları yayımlayarak ilim alemine tanıttı. Latince kitabelerden kentin antik değeri anlaşılmaktadır" dedi.
TÜTÜN DEPOSU GİBİ
Sidas'ın güneyindeki büyük stadyumun mermer oturaklarının makilerin arasında tamamen ayakta olduğuna işaret eden Çetin şu bilgileri verdi: "Stadyumun içi tütün tarlası yapılmış, köylüler tütün kırıyor. Hala akan bir su kaynağı etrafında kurulan şehrin birçok yapıları tütün tarlaları arasında yükseliyor. Akropol tepesi belirgin, nekropol yarısı içeride yarısı dışarıda onlarca lahitle kendini belli ediyordu. Sidas acilen koruma altına alınarak, akabinde bilimsel kazı çalışmaları başlatılmalı." Anadolu medeniyetlerinin tamamının kültürel miras kabul edilip sahip çıkılmasını isteyen CBÜ Öğretim Görevlisi Şaban Çetin, "Bu hepimiz için milli, insani ve dini bir görevdir" dedi.