• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Yıl sonu pozisyon değişikliği BİLAL DOĞAN

Yıl sonu pozisyon değişikliği

bilaldoganodak@hotmail.com Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 21.12.2009, 00:00
Geride bıraktığımız hafta piyasalar, ABD Merkez Bankası (FED) faiz oranı ve TCMB faiz oranı ile ABD verilerini takip etti. Bununla birlikte krizden etkilenen AB ülkeleri, Yunanistan'ın uluslararası not durumu, parite hareketi ile Avustralya'nın likitide sıkışıklığı da piyasaların seyrinde başlıca etkili oldu. Bir önceki hafta olumlu gelen ABD verileri ile geride bıraktığımız haftaya yükseliş yönlü başlayan IMKB, S&P'nın Yunanistan'ın notunu düşürmesi ile ve beklentilerin altında açıklanan ABD verilerinin de etkisi ile dış piyasalar yönünü aşağı çevirdiği gibi tekrardan tedirginlik başladı.
Bu tedirginliğin etkisi ile içerde bankaların da mevduat faizlerini yukarı çekmesi neticesinde yatırımcı bono ve hisse senedi yerine mevduata yatırımlarını değerlendirdi. Aynı zamanda içerde siyaset cephesindeki rahatsızlık nedeni ile yabancı yatırımcı ve yabancı fonlar ülkemizde çıkış yaptıklarından, IMKB'de hafta boyunca kararsız ve dar bir bant aralığında seyir etkili oldu. Hafif yükseliş yaşandığında da kar satışları ile karşılaşıldı. ABD Merkez Bankası faiz artışına gitmezken TCMB Merkez Bankası da faiz artışına gitmedi. Piyasalar da zaten bu beklentiyi satın almışlardı.

İHTİYATLI SEYİR
Geride bıraktığımız haftanın bir diğer gelişmesi ise; ABD borsaları Abu Dabi'nin Dubai'ye 10 milyar dolar yardımda bulunması ile uluslararası piyasalardaki kaygıları hafifletmesi ve Citigroup'un da aldıkları borcu geri ödeyeceklerine ilişkin haberlerin yurtdışında iyimserliği tekrar artırmasıydı. Artan bu iyimserlik desteği ile hafif alıcılı seyreden IMKB, Asya piyasalarında düşüşlerin başlaması ve ABD'de ÜFE ve New-York FED imalat endeksinin olumsuz gelmesi IMKB'de kar satışlarına neden oldu. Ardından; ABD de olumlu açıklanan sanayi üretimi ve kapasite kullanımı verileri ile global piyasalarda toparlanma gözlendi. Fakat AB cephesinde; özellikle Yunanistan'da yaşanan belirsizliklerin euro cephesinde oluşturduğu baskı ve yurtiçinde politika kanadında ise yaşanan gelişmeler ihtiyatlı seyrin korunmasında etkili olmakta.

SINIRLI KATILIM
Yıl sonuna yaklaşılması nedeni hem yurtdışı hem yurtiçi piyasalarda katılımın sınırlı kalması, dış piyaslar da olduğu gibi IMKB'de de yatay seyre neden olmakta. Ağırlıklı olarak yurtdışı piyasalara bağlı seyrin etkili olduğu endeks, FED'in faiz toplantısı sonrası yaptığı açıklamaların teşvik önlemlerinin bir kısmının geri çekilebileceği şeklinde yorumlanması, yurtdışında satış baskısı olarak yansırken; yurtiçi piyasaya da satış yönlü yansıdı. Yabancı yatırımcılar ve fonlar yıl sonu yaklaşması nedeni ile fazla risk almak istemediklerinden piyasadan çekilmeleri endekslerde yatay ve hacimsiz seyre neden olmakta. Bu durumun yıl sonuna kadar da devam edeceği beklentisi güçlenmiş durumda. Ağırlıklı olarak yurtdışı odaklı seyir izleyen endeks günü ve haftayı 49.963 puan seviyesinde tamamladı.

BONO
Bankaların yılsonu bilanço hareketleri nedeni ile artan mevduat oranları, yurtdışı piyasalarda yaşanılan tedirginlik ile beraber tahvil ve bono piyasasında dar bir bant aralığında hareket nedene olmakta. Hazine'nin 2010 yılının ilk aylarında yüksek borç servislerinin bulunması tahvil ve bono getirileri üzerinde yukarı doğru baskı oluşturmakta. Geride bıraktığımız haftada, Merkez Bankası'nın faizlerde değişikliğe gitmeme kararı sonrası faizlerde bir miktar gerileme yaşandı. Bunun nedeni ise; küresel piyasalardaki kayıplar, 2010 yılındaki yüksek itfa dönemine giderek daha çok yaklaşılıyor olması ve bankaların yılsonu bilanço etkisi ile mevduat faizlerini artırmaları neticesinde yatırım fonlarının bonodan mevduata doğru yönelmesi bulunmakta. TL, gelişmekte olan ülke paralarındaki satışa paralel değer kaybederken Ağustos 2011 vadeli gösterge tahvilin bileşik faizi günü ve haftayı yüzde 9.26 seviyesinde tamamlamış oldu.

DÖVİZ
Geride bıraktığımız haftada daha çok dış paritelere bağlı hareketler etkili oldu. ABD Merkez Bankası toplantısı öncesi piyasalarda oluşan satış eğilimli temkinli duruş dolar kanadına talebi artırdı. Yunanistan kaygıları ise daha da artarak büyürken, Avusturya'da bazı bankaların kamulaştırılması ya da kamu tarafından izlemeye alınması da euro bölgesindeki bankacılık sorunlarının 2010'da da gündemde olacağına işaret etmekte. Bu durum da euronun değer kaybetmesine neden olmakta. Genel olarak, küresel finans piyasalarında dolar ve dolar cinsi varlıklara olan talep artarken, hisse senedi ve emtia gibi riskli piyasalara olan talep zayıflamakta. ABD Merkez Bankası FED toplantısında faiz artışı çıkmazken, gelecek yıl faiz artırımına gidebileceği yorumları artması ABD dolarının küresel piyasalarda yükselmesine destek verdi.
Yıl sonuna yaklaşılıyor olunması nedeniyle yatırımcının fazla riskten kaçmaları ile birlikte bankaların mevduat faizlerini yukarı çekmeleri yatırımcıyı mevduata yöneltmekte. Bu durum bonoda dar bant aralığına neden olmakta. Global anlamda dolara artan talep ve euro cephesi bankacılık sisteminde yaşanan sıkıntılar doların güçlenmesi ve euroda ise değer kaybına neden olmakta. Hisse senedi piyasasında ise, dış piyasalardaki rahatsızlık ve kaygılar nedeniyle dar bant aralığında hareket beklenmekte.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA