Euro Bölgesi'ndeki sıkıntıların global ekonomik büyümeyi de aşacağı endişeleri ve Avrupa borsalarındaki satışlarla birlikte Citigroup'un Akbank hisselerinde yapacağı satış İMKB'de olumsuz etki yarattı.
Çin'in büyük bankalarının 2012 yılı için yeni kredi hedefini tutturamayacakları haberleri ve Yunanistan konusunda belirsizlik yurtdışı piyasalar ile birlikte yurtiçinde de satış baskısı yarattı. İlk seansta 54 binden gelen alımla 55 bine çıkan endeks, ikinci seansta satışların devam etmesiyle 53 bin 997 puanı gördü. Buradan gelen alımlarla bileşik endeks geçtiğimiz haftayı 107 puanlık kayıpla 54 bin 809 puandan tamamladı.
Mevcut durumun 54-55 bin puan aralığında bir dalgalanmaya işaret ettiğini belirtebiliriz. 55 bin seviyesi aşılmadan tepki yükselişi yönünde pozisyon açmanın riskli olabileceğini, 55 bin puanın aşılması durumunda ise alımların bir müddet daha güçlenebileceğini düşünüyorum.
55 bin puanın aşılamadığı durumda, herhangi bir değişiklik yaşanmasını beklemiyorum. Önümüzdeki hafta da Yunanistan ve Avrupa'daki borsa kriziyle ilgili gelişmeler izlenecek. Ayrıca Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı da takip edilecek.
BONODA YATAY SEYİR
Yunanistan'a yönelik gelişmeler ve Merkez Bankası'nı yakından izleyen bono piyasası, haftanın son günü yatay seyir izledi. Geçen hafta yüzde 9.60 olan gösterge bononun ortalama bileşik faizi ise bu haftanın son günü yüzde 9.51'e düştü. Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, 29 Mayıs'ta yapılacak PPK toplantısında TL cinsi zorunlu karşılıkların döviz cinsinden tutulma oranını sınırlı şekilde artırabileceklerini, böylece bankalara likidite ve maliyet kanalından kolaylık sağlayacaklarını, aynı zamanda TL üzerindeki baskıyı hafifleteceklerini söyledi. Bu gelişmelerin izlendiği piyasa hafta genelinde yatay seyir izledi.
Merkez Bankası'nın PPK toplantısında politika faizi ve faiz koridoru oranlarına ilişkin bir değişiklik yapılması beklenmiyor.
Bu hafta yurtiçinde Nisan ayı dış ticaret verileri açıklanacak. Haftaya küresel piyasalardaki dalgalanmanın devam etmesini bekliyorum. Zaten gerek AB piyasalarının gerekse küresel piyasaların 17 Haziran'daki Yunan seçimleri ve 23-24 Haziran'daki AB liderler zirvesine kadar tedirgin ve çalkantılı bir süreç yaşayacağını tahmin ediyorum. Gösterge tahvilin bileşik faizinin ise yüzde 9.50'nin altına gerilemesi biraz zor gözüküyor.
TL DEĞER KAZANIYOR
Euro Bölgesi ve Yunanistan'a yönelik endişeler sürüyor. Merkez Bankası'nın istisnai gün uygulamasının sonucunda, dövizde yukarı doğru hareket sınırlandı. Dolar/TL 1.84 civarında seyretti. Merkez Bankası'nın sıkı para politikası uygulaması, etkisini 5-6 gün sonra göstermeye başladı. Yani Merkez Bankası'nın adımları daha yeni yeni TL'yi tutmaya başladı diyebiliriz. Şu ana kadar yaklaşık 5 milyar dolarlık çıkış oldu ve bunlar "fast money" idi. Yani en büyük hasarı aldık, yabancılarla TL pozisyonlar azaldı diyebiliriz. Bu yüzden ufak tefek girişler olduğunda TL de değer kazanıyor. Dolar günü 1.8425 TL'den Euro da 2.3080 TL'den kapattı. Parite 1.25 seviyelerinde.
Euro da 1.25 seviyeler çok önemli Bu seviyenin kırılıyor olmasının TL üzerinde de baskının artmasına neden olacağını düşünüyorum. Gelişmeler Avrupa Merkez Bankası'nı yeni bir faiz indirimi ya da parasal genişleme kararı konusunda zorlayabilir. Bu çerçevede yurtiçinde TL üzerindeki baskılar önümüzdeki hafta da devam edebilir. Haftaya Merkez Bankası'nın toplantı sonrasında yapacağı açıklamalar ve zorunlu karşılıklar kararı önem taşıyor. Bu bağlamda Dolar/TL paritesini 1.84-1.89 aralığında hareket edeceğini tahmin ediyorum.