İzmir'de iz bırakmış bir hizmet adamı.
Bürokrasinin ıcığını, cıcığını bilen bir teknokrat.
Ve hepsinden ötesi, sağlam bir İzmirli...
Özfatura'dan ilk görüş:
"Referandumu, sadece yargı olayına bağlamak, çok yanlıştır. Bu arada, 'referandum, iş ve aş mı getirecektir?' sözü de çok hatalıdır. Ekonomiden anlamamayı ifade eder. Yargının, bugüne kadar, ekonomiye verdiği zararları görmemek anlamına gelir."
* * *
Özfatura'ya, "Mesela..." dedim. Misaller sıralandı.
Önce bir genelleme yaptı ve konuya ilginç bir gelişmeyle girdi:
"Merhum Özal döneminde, PTT'nin 'T'sinin satışı, (Mümtaz Soysal'ın etkisiyle) Anayasa Mahkemesi tarafından engellenmeseydi, elde edilecek rakam ile, tüm dış borçlar ödenecek ve yatırımlar için ciddi bir tutar da geriye kalacaktı. Her şey bir tarafa, bu hatalı karar bile, Yüksek Yargı'nın ekonomiye verdiği zararın büyüklüğünü göstermeye kafi gelir."
* * *
İzmir'in eski belediye başkanına göre, yargı, kendisine muhalefet rolü biçmiş. Her türlü icraata müdahale hakkını kendinde görüyor.
Ve ardından İzmir ile ilgili örnekleri sıralıyor:
* İzmir Limanı'nın özelleştirilmesine engel olunmuş, şehre büyük zarar verilmiştir.
* Alsancak-Turan kavşağı arasında planlanan, liman şehri İzmir idealine hizmet verecek, 'Manhattan Projesi' yargı tarafından engellenmektedir.
* Basmane çukuru, Kordon yolu, Ege Palas, Ahmet Sevil'in Yeri, Konak Pier, İnciraltı bölgesi, Yortanlı Barajı, Fuar Yeraltı Otoparkı, viyadükler, Bergama altın madeni vb. engellemeler, İzmir'i yarım kalmış yatırımlar şehri ve yatırımlara yasak bölge haline getirmemiş midir? İzmir'in geriye gitmesine sebep olmamış mıdır?
* * *
Ve, Özfatura'dan son söz:
"Referandum, halkın etkili ve yetkili olduğu, gerçek demokrasinin hakim kılındığı bir düzene, geçiş kapısı olacaktır. Evet oyu, filan partiye destek anlamına gelmez. Gerçek demokrasinin istendiğini gösterir."
hayattan
Savaş Özerdem sevindirdi...
Savaş Özerdem yıllar boyu Karşıyaka camiasına gönül ve hizmet vermiş bir Kaf-Kaf...
Birkaç haftadır sağlık sorunlarıyla uğraşıyor.
Savaş Özerdem önceki gece İstanbul'dan döndü.
Yeşil-kırmızılı camianın bu heyecanlı siması anlattı:
"Tüm tetkiklerim yapıldı. Zamanında fark etmişiz, yayılma yok, belli bir yerde kalmış. Bayramdan sonra hastaneye yatacağım ve karaciğerin o bölümü alınacak."
* * *
Kendisinin ve doktorlarının verdiği bilgiye göre, hastane ve yine İstanbul'da evde geçecek yaklaşık 3 haftalık dönemden sonra, Savaş Özerdem daha sağlıklı şekilde aramızda olacak.
Gözlerimiz bil ki yollarda Savaş...
Çocuklara daha çok söz hakkı
Çocuk Hakları Yılı'nın yarıdan fazlasını geçmiş gibiyiz.
26-28 Kasım 2010'da İstanbul'da Çocuk Yılı Kongresi var.
İzmir Yöneliş Koleji yöneticilerinden Rahmi Uygun, "Çocuk Hakları" konulu bir kampanya düzenlediklerini açıklıyor.
Uzun, çocukların kampanya kapsamında, öncelikle kendi haklarını öğrendiklerini ve bunları yaygınlaştırıp talep edeceklerini söylüyor.
Rahmi Uygun, öğrencilerinin yükselttikleri 'Çocuklara, evde, okulda, her yerde söz ve karar hakkı' talebinin, okullarının kuruluşundan beri kullandıkları ve sahiplendikleri temel bir slogan olduğunu söylüyor.
'Önce çocuklar' sloganıyla hareket eden İzmir Yöneliş Koleji öğrencileri, geçtiğimiz eğitim yılında çocuk haklarıyla ilgili başlattıkları kampanyayı farklı etkinliklerle önümüzdeki eğitim-öğretim yılında da sürdürecekler.
fıkra
Ne ekersen!
Köylünün biri, karısının aleyhine boşanma davası açmıştı. Hakim, adama niçin boşanmak istediğini sordu.
Adam şu cevabı verdi:
"Efendim, bu kadar yıllık çiftçiyim. Şimdiye kadar mısır ektim, mısır çıktı. Arpa ektim, arpa çıktı. Ama bu sefer yanıldım. Beyaz ektim, arap çıktı.