Meyveli ağaç taşlanır...
Tabak sevdiği deriyi döver...
Pek çok daha atasözü örneği var bunlardan.
Başkanlığa seçildikten sonra Türk futboluna büyük hizmetlerde bulunan, adeta çağ atlatan İzmirli kardeşimiz Mahmut Özgener'e buradan seslenmek istiyorum.
Malum, biz adamı bezdirene kadar uğraşıp, gittikten sonra da, "Ah biz ne yaptık" diye dövünürüz. Gelen gideni arattırır olayıyla iş işten geçmiştir, yapılacak bir şey yoktur, bin pişmanlık yaşarız, o da ayrı mesele.
* * *
Bildiğiniz gibi, Türk futboluna adalet getiren, her kulübe aynı mesafede duran, bu yolda canı kadar sevdiği Altay'ın ve de Başbakan Tayyip Erdoğan'ın takımı Kasımpaşa'nın küme düşmelerine bile, "Maç sahada oynanır, orada biter" felsefesiyle ses çıkarmayan Özgener bu duruşuyla Türkiye çapında övgüler aldı, bir asırdır yakamıza yapışan "Torpil" olayını futbolumuzdan söktü, attı.
* * *
Üç büyüklerin başkanları Aziz Yıldırım, Adnan Polat ve Yıldırım Demirören'i de gerektiği zaman karşısına alan, 45 gün ve 3 ayı bulan ağır cezalara çarptırmakta sakınca görmeyen, F.Bahçe, G.Saray, Beşiktaş ve Trabzonspor'un sahalarını kapatmakta bir an bile tereddüt etmeyen Özgener, Federasyon Genel Sekreteri Levent Kızıl'ın Bursaspor'una da Beşiktaş maçı öncesi taraftarının yaptığı saldırılar nedeniyle en ağır cezaları verdirmişti.
* * *
Sadece Türkiye'nin değil Avrupalıların bile kıskandığı bir TV yayın ihalesi gerçekleştiren Özgener, 4 yıllık ihaleyi 321 milyon dolar gibi akıllara sığmayan bir bedelle gerçekleştirerek kulüplerin hayatını kurtardı, önünü açtı, inanılmaz gelirlere kavuşmalarını sağladı. Bank Asya Birinci Ligi, İkinci ve Üçüncü liglerdeki takımları da kucaklayan Özgener, tesis yapanlara büyük katkıda bulunurken, İkinci ve Üçüncü liglerdeki kulüplerin seyahat masraflarını karşılayarak bu kulüplerin üzerindeki yükü aldı, cansuyu verdi.
* * *
Altyapıda şimdiye dek görülmemiş reformlar yapan Özgener, on binlerce genci futbola yöneltmek için harika projeler üretilmesini sağladı. Bunun semeresi görülüyor, genç takımlarımız başarıdan başarıya koşuyor.
* * *
Kulüplere hep aynı mesafede duran, taviz vermeyen Özgener, yaptığı büyük hizmetler için eleştirilmedi, eleştiriler hep hakem yönetimleri üzerindeki polemiklerle sınırlı kaldı. Espri olarak, "Pele'yi, Maradona'yı bile eleştirdi" denilen Erman Toroğlu bile Özgener Federasyonu için, "Dimdik duruşuyla, her takıma mesafeli duruşu ve hiçbir zaman şaibeye izin vermediği için çok başarılı" yorumunu yaptı. Bu da gösteriyor ki Özgener Federasyonu'nun tuttuğu yol güzeldir, futbolumuzun geleceği parlaktır. Federasyon Başkanlığı için İzmir-İstanbul'u sürekli hava köprüsü yapan Özgener, eleştiriler ve ailesinin yaşadığı hasret nedeniyle yaptığı baskı nedeniyle kararsızlık yaşıyor. Medyaya 14 Haziran'a randevu verdi ve "Göreve devam edip etmeyeceğimi o gün açıklayacağım" dedi.
Ama Özgener bırakamaz, bırakmamalı. Türk futbolu pırıl pırıl bir başkan buldu, kucaklamalı, bırakmasını engellemelidir. Buradan herkese çağrı yapıyorum.
ege'den
Akçay yazı bekliyor
Bu yıl oldukça etkili olan kış koşullarından sonra hava sıcaklığının mevsim normallerine dönmesiyle birlikte Akçay Belediyesi, beldenin çevresini güzelleştirme çalışmalarına hız kazandırdı.
Akçay Belediyesi, beldenin değişik yerlerindeki park bahçe düzenlemeleri ile cadde ve sokaklardaki bakım, onarım ve temizlik çalışmalarını sürdürüyor. Belediye Temizlik İşleri Müdürlüğü'ne bağlı ekipler mevsimden dolayı cadde ve sokaklarda oluşan olumsuzlukları ortadan kaldırıyorlar.
* * *
Akçay Belediye Başkanı Cahit İnceoğlu, "Kış ayında yağmur ve soğuklar nedeniyle ortaya çıkan olumsuz görüntüleri ortadan kaldırabilmek için hava sıcaklığının mevsim normallerine dönmesiyle birlikte çalışmalara hız kazandırdık" diyor ve bu amaçla değişik cadde ve sokaklarında temizlik ve düzenleme çalışmalarına başladıklarını bildiriyor.
küpe
Her insan güçlüklere göğüs gerebilir. Birisinin gerçek karakterini sınamak istiyorsanız ona güç verin.
Abraham Lincoln
fıkra
Heyecansız seks
Adamcağız by-pass ameliyatı geçirmişti.
Doktoru, "Bol bol sebze yiyeceksiniz" demiş ve eklemişti:
"Günde sekiz saat uyuyacaksın. Yorulmak yok..."
"Peki seks yapabilir miyim?" diye sordu adam.
"Sadece karınla..." dedi doktor.
"Peki ama neden?"
"Fazla heyecanlanmanız doğru olmaz da ondan..."