Eski Borlu, Manisa'nın Gördes ilçesine bağlı bir bucaktı.
Gediz kıyısında bir ticaret ve kültür merkeziydi.
Bucaktı ama, Gördes ilçesinden daha şirin, daha yeşil ve canlıydı.
Bütün canlıların barış kültürünü soludukları bir coğrafyaydı. Dışarıdan gelen memur kalır, yerleşirdi buraya.
Bucak olmasına rağmen, ilçe gibi yaşayan bir yerleşim merkeziydi burası.
1959 yılında sular altında kalınca, Eski Borlulular İzmir'e. Salihli'ye, Köprübaşı'na ve Tahtacı'ya dağıldılar.
* * *
Çoğu o günlerde yeni kurulmuş olan Köprübaşı köyüne yerleşti. Bir kısmı da Köprübaşı'na 7 kilometre ötedeki Tahtacı köyünü tercih etti.
Zamanla Köprübaşı ilçe, Tahtacı da belde olup adını "Borlu" diye değiştirdi.
Bu isim değişikliği birçok hukuki sorunları da beraberinde getirdi. Çünkü Tahtacı ya da Borlu, Demirci'ye bağlıydı. Eski Borlu ise Gördes'e...
Yıllar önce askerlik gibi işleri nedeniyle Gördes'e taşınan Eski Borlulular, bu isim değişikliği nedeniyle Demirci yollarına düştüler.
"Biz Borlulu değil, Eski Borluluyuz deseler de işe yaramadı..."
Bunlar bir yana...
İzmir'e göçen Eski Borlulular, Bornova ve Bayraklı'yı tercih edip buralara yerleştiler. Zamanla iş güç sahibi oldular.
Bornova ve Bayraklı'da çoğaldılar. Doğan çocuklar da tabii ki Bornovalı ve Bayraklılı oldular.
Eski Borlu haritadan silindiği için de, büyükleri onları "Baba Toprağı"na götürüp gösteremediler, tanıtamadılar.
Derken... Eski Borlu anılmaz, anımsanmaz ve ziyaret edilmez olunca, yeni kuşaklar Eski Borlu'ya yabancılaştılar. Eski Borlu ile Yeni Borlu hep karıştırılır oldu.
* * *
O yıllarda, Bornova topraklarına yerleşen Eski Borlulular, şimdi "Eski Borlu" adı altında dernekleşerek ve sayıları çok artmış olan memleketlileri ile buluşmak ve dayanışmak istiyor.
"Biz Salihlili değiliz. Gördesli de değiliz. Dolayısı ile her iki dernekte de bulunmak istemiyoruz" diyorlar.
Bornova'da CHP ilçe yöneticiliği ve belediye meclis üyeleği yapmış Eski Borlulu Münip Altıntop'tan bu işe soyunmasını, kendilerini Eski Bolulular çatısı altında toplamasını istiyorlar.
Münip Altıntop da, "Şoven duygulara kapalı, eğitim, bilim, kültür, sanat temelinde bir dernekleşme için bütün Eski Borluluları Bornova Kafe'ye davet ediyorum" diyor.
Kolay gele...
Münip Altıntop'u telefonu da şöyle:
0532 362 83 41
ege'den
Atatürk'ün Bergaması
26 Ağustos 1922 tarihinde başlayıp 30 Ağustos 1922 tarihinde sona eren Başkomutanlık Meydan Muharebesi'nden sonra durmayarak kurtuluş mücadelesine devam eden Mustafa Kemal Atatürk ve kurtuluşun kahramanları, daha sonra İzmir'e gelerek, son kurtarılan ilçelerden biri olan Bergama'nın da içinde bulunduğu İzmir'i Yunan işgalinden kurtarmıştı.
* * *
Mustafa Kemal Atatürk'ün gönlünde, Bergama'nın önemi ve değeri çok büyüktür.
İlk kez 13 Nisan 1934 tarihinde Bergama'yı ziyaret eden ve Bergama'nın tarihi ve kültür zenginliklerinin yanı sıra, doğal güzelliklerini de görerek, böylesine zengin kültür izlerine sahip ilçenin kendi kaderine terk edilmesinin asla kabul edilemeyeceğini gören Atatürk, Bergama'nın dünya turizmindeki yerini de alması gerektiğine inandı. Hatta bununla da kalmayıp, bir şenlik veya panayır düzenlenmesini basın yoluyla da yayınlanmasını istedi.
Dönemin il yönetiminin çalışmalarıyla, 1936 yılında Bergama'ya yakın çevre ilçelerin de katılımlarıyla, bir panayır düzenlendi ve çok da ilgi gördü. 1937 yılında ise Türkiye'nin en eski festivali olan "Bergama Kermesi" çok görkemli bir şekilde "Atatürk Şenliği" adıyla doğdu. Hatta, Ankara'da yayınlanan Ulus gazetesi birinci sayfasına "Atatürk Bergaması, Atatürk Şenliği" diye başlık attı.
İşte, gerek Atatürk'ün Bergama'ya ve gerekse Bergama'nın Atatürk'e gösterdiği bu çok özel ilgiyi bilen Bergama Belediye Başkanı Mehmet Gönenç ile meslektaşımız Vecdi Altay el ele verdiler ve bir sergi hazırladılar.
Kurtuluşun Kahramanları Bergama'da adlı bu anı belgesel sergi, yarın saat 12.00'de, Hükümet Konağı önündeki meydanda açılacak.
laflama
* Beni bir dişi anladı, o da zaten terk edip kaçtı.
* Suşi lokantasının camekanında ne yazılabilir. "Hatır için çiğ balık bile yenilebilir" mesela !...
* "Edilgen" insanlar vardır da, "büdülgen" insanlar yok mudur?
* Ayva çiçek açmış, ayvayı yememiz yakındır dostlar yani!
* Üç beyazdan uzak durun erkekler, beyaz eşya aldıranlardan ve tabii ki beyaz gelinlikten...
İbrahim Ormancı'dan
küpe
Yanlışlık fare deliğinden bile geçer, doğruluk kapılardan sığmaz.
H.W. Show
fıkra
Çikleti geri ver
Amerika'da gangsterler zengin bir adamın yolunu kesip, tepeden tırnağa soymuşlardı. Anadan doğma kalan milyarder:
"Bari tek bir şey bırakın..." diye yalvardı.
Gangsterlerin lideri yanındakilere emretti:
"Şunun çikletini geri verin..."