Gerçekleştirilmesi için önümüzde yıllar var ama, İzmir daha şimdiden "EXPO 2020" ile yatıyor, "EXPO 2020" ile kalkıyor.
Varsa, yoksa EXPO...
Kentin çeşitli aksiyon kesimlerinde kuruluveren "EXPO Lobileri" daha şimdiden aportta bekliyor.
***
Tamer Tanyeri bir POTA okuru...
Tamer Tanyeri'nin İzmir'deki EXPO girişimlerine bir itirazı var.
İşte o "itiraz" demetinden seçtiklerimiz.
*EXPO İzmir 2020 için hazırlanan logo, çok basit ve yetersizdir. Bir çoçuk şenliğini çağrıştırmaktadır. Anadolu kelimesinin güneşten gelen sağlık olduğu tanımlaması ise hiç inandırıcı değildir. Kaldı ki Expo 2020, İzmir projesidir ve Anadolunun güneşten gelen sağlık tanımlaması ile ilişkilendirilmeye çalışılması gereksiz bir zorlamaya yol açmaktadır.
Logo çalışmasında İzmir yada Simirna 'nın yerel ve antik değerlerinin sağlık teması ile işlenmesi gerekirdi.
* Logo çok renkli olması nedeniyle de, baskı aşamasında sorunlar yaşanacaktır. Her matbaada ve her makinada farklı renkler basılacağı için renkleri tutturmak sorunlara yol açacaktır. Bu yüzden tüm tasarımcılar, amblem ve logo çalışmalarında mümkün olduğunca çok renk kullanmaktan kaçınırlar. Bu konu tüm tasarım okullarında öğrencilere öğretilen ilk bilgilerden biridir.
*İzmir gerek tasarım okulları ve gerekse yaratıcı genç potansiyeli ile çok daha iyi logo çalışmaları üretebilecek bir potansiyele sahiptir. Bunun ispatı yarışmalar sonucu oluşturulan ( Ekonomi Üniversitesi logosu, Raks logosu v.s. gibi) İzmirli tasarımcıların başarılı logo çalışmalarıdır. İzmir'de böyle güçlü bir potansiyel varken, son derece sıradan ve uydurma, hiç bir yaratıcı iddiası olmayan bu logonun İzmir'in Expo çalışmasındaki ilk başarısızlığı ve yetersizliği olarak ileriye yönelik umutları ortadan kaldırmıştır. * Logonun İzmir Üniversitelerindeki Güzel Sanatlar ve Tasarım Bölümlerinden Öğretim Görevlilerinin oluşturduğu bir jüri tarafından seçilecek bir yarışma sonunda oluşturulması daha doğru olurdu. Ayrıca bu logo için ne kadar ücret ödendiğininde kamuoyuna açıklanmasını beklemekteyiz.
*EXPO 2020, İzmir için bir hayaldir. Expo 2020' yi Dubai alacaktır. Çünkü Dubai'de şu anda mevcut olanlara ilave olarak devam etmekte olan proje ve inşaat safhasında 240 beş yıldızlı otel inşaatı hızla ilerlemektedir.
siyasetten
Alabay'dan "şenlik gibi" kongre sözü!
CHP Karşıyaka İlçe Başkanı, geçtiğimiz hafta başında Ankara'ya bir iş gezisi yaptı, "hazır gelmişken bir de Genel Merkeze uğrayayım"dedi.
Tesadüfe bakın, Alabay'ın CHP kapısını çaldığı gün, Kılıçdaroğlu'nun nadiren Ankara'da kaldığı haftalardan biriydi.
Alabay, Genel Başkan Kılıçdaroğlu ile başbaşa 35 dikaka süren bir görüşme yaptı, "Partilerinin Karşıyaka'daki başarısı nedeniyle Ege siyasetinde odak noktası haline geldiğini vurguladı ve ekledi:
"Önümüzdeki seçimlerde farkı daha da büyüteceğiz."
***
Kılıçdaroğlu, Alabay'a "Karşıyaka'da neler olup bittiğini de sordu" ama şu yanıtı aldı:
"Amacımız,CHP ailesini büyütmek, her partili ile kucaklaşmak, her partilinin birbiri ile kucaklaşmasını sağlamak"
Alabay kendine güveniyordu. Son noktayı da koyarken, "Partinin tüm üyelerinin katılımıyla demokrasi şenliği şeklinde geçecek kongre sözü" verdi.
Kılıçdaroğlu'ndan da bir söz:
"O kongreye, o şenliğe geleceğim."
laflama
* Ona doğrucu Davut demeyin artık, kestirdi doğrucu Aylin oldu !...
* Hem kel, hem de fodul, şampuana para vermiyor daha ne olsun ?
* Besle kargayı OBEZ olsun !...
* Boşanmaların en büyük nedeni kaynanalarmış...
Anasına bak, kızından kaç vaziyetleri yani !...
* Aşkın gözü körse,bütün körler sırılsıklam aşık yani !
* İki oğlu var. Biri "arpa" ekiyor, diğeri "arp"çalıyor !...
* Nihansın "dide"den , bir öptürüver be Didem!...
İbrahim Ormancı'dan
geçmişten
Başarının sırrı
Ahmet Vefik Paşa'ya sormuşlar:
"Attığınız her adımda ve yaptığınız her işte başarılı olur musunuz? Bunun sebeplerini nasıl açıklarsınız?"
Paşa'nın cevabı şöyle olmuş:
"Yapacağım her işi, İstanbul'daki Rus elçisine danışırım. O kendi çıkarına göre bana nasıl yapılması gerektiğini anlatır. Ben de onun seylediklerinin tersini yaparım."
küpe
İki şey akıl hafifliğini gösterir.Söyleyecek yerde susmak, susacak yerde söylemek.
Sadi
günün fıkrası
Borçlu hasta
Borçları boyunu aşan bir adam, hastalandı ve yatağa düştü. Durumu kötüleşince:
"Ya Rabbim, borçlarımı ödeyemedikçe benim canımı alma" diye yalvarmaya başladı.
Hemen orada bulunan şakacı bir doktor atıldı:
"Vay kurnaz vay, nasıl da çıkarını düşünüyorsun. Borçlarını ödemek için, sana bin yıl ömür bile yetmez."