CHP İlçe kongrelerinin tamamlanmak üzere olduğu şu günlerde, Barınak toplantısına katılan gençler, güncel sorunları değerlendirirken, "CHP neden iktidar olamıyor" sorusuna da yanıt aradılar. İki saate yakın süren tartışmalardan sonra, "Karanlıklar Prensi" Ahmet Kadıbeşegil, konuyu şöyle toparladı.
"Türkiye'de savaş konuşulur hale gelmiş.. Halkın seçtiği milletvekilleri cezaevinde, adaletin varlığı sorgulanıyor. Uludere'den bir sonuç yok, yolsuzluklar örtbas edilmek isteniyor. İşsizlik ve gelir dağılımı toplumun yüzde 99'unu oluşturan emekli-dar gelirli-işçi aleyhine her geçen gün daha da artıyor, öğretmenler atama bekliyor ve siz gençler geleceğinizdeki belirsizlikten endişe duyuyorsunuz, bunların hiçbirinin kongrelerde dile getirildiğini duydunuz mu, ya da bu konulara ilişkin çözüm önerileri işittiniz mi?"
'Karanlıklar Prensi'nin görüşlerine göre; gönüllerinde büyükşehir, ilçe belediye başkanlığı, milletvekili olma tutkusu olanlarla, en azından konumlarını korumak isteyenlerin arenası haline dönüşen kongrelerde ileriye dönük hesaplar ağır bastı.
Kılıçdaroğlu'nun genel başkanlığını yetersiz bulan, bu düşüncede olanların, Ankara Baro Başkanı Turhan Fevzioğlu etrafında bir siyasi platform oluşturma çabaları kongrelere damgasını vurdu.
İşin ilginç yanı belediyelerin örgütlere etkin olmasına en önemli destek, Sarıgül harekatında İzmir'de etkin olan isimlerin, bu platform içinde yer almalarıdır."
Ve, son söz:
"İlkelerin geri plana itildiği, ileriye dönük hedeflerin gösterilmediği, kişisel çıkarların ön plana çıktığı bu yaklaşım ile kendi iktidarlarını devam ettirebilirler. Ancak CHP üyesi olmayan ama CHP'ye oy veren halkı başka arayışlara yöneltir. Sorunuzun yanıtı da buradadır.
Türkiye'nin sorunlarına sırtını dönen bir örgüt yapısının genelde başarı kazanması beklenmemeli..."
hayattan
Hakkı Ülkü ve okul arkadaşları
Siyasi hayatının ilk durağı Aliağa Belediye Başkanlığı oldu. Bunu İzmir millletvekilliği izledi.
CHP rozeti ile sürdürdüğü siyasi hayatının bu bölümünde Hakkı Ülkü'yü Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi öğrencisi olarak görüyoruz.
Siyaseti şimdilik askıya almış ve kendisini öğrenciliğe adamıştı Ülkü...
Hakkı Ülkü şimdi İletişim Fakültesi'nin üçüncü sınıfında.
"Seneye mezun olacağız ve diplomayı alır almaz kep fırlatacağız" diyor.
Eski milletvekili, bugünün öğrencisi sınıf arkadaşlarıyla birlikte konuğumuzdu.
Hakkı Ülkü'nün sınıf arkadaşlarından biri Pınar Altınay, öteki Arif Başküçük.
Pınar Altınay, Hakkı Ülkü'yü üç cümle içinde anlatıyor:
"Dersleri hiç kaçırmaz. Hem öğrenci, hem hayat öğretmeni. Herkese örnek olacak bir kişilik."
Diğer sınıf arkadaşı Arif Başküçük de Pınar'ı onaylıyor ve devam ediyor:
"Bir ekleme yapacağım. O yaşa gelince biz de böyle olmaya çalışacağız."
Hakkı Ülkü ve sınıf arkadaşları Yeni Asır binasını gezdi, arkadaşlarımızla tanıştı ve mesleğin bir aşamasını da tatbiki olarak yaşadı.
laflama
* Kredi kartı, yiğidin kamçısıdır.
* Eskiden yıldırımlar yaratan bir ırkın ahfadıydık, şimdilerde ırmaklarına HES'ler inşa eden bir ırkın ahfadı olduk!
* Cep delik, cepken delik, hatta "ozon" bile delik, kevgir misin be mübarek!
* Merak ediyorum, cennete giriş soruları da çalınacak mı?
* Renkli bir yaşamım var, boyacılık yapıyorum!
* Kuzguna yavrusu "ikinci sayfa güzeli" görünür!
* "Yürüyen merdiven" altından da geçmek uğursuzluk mudur balam.
* Senin gibi bir dağcıya da, "kızak görev"
İbrahim Ormancı'dan
küpe
Akrabanın düşmanlığı ve dostların eziyeti, yılan zehirinden daha acıdır.
Hz. Ali
günün fıkrası
Konuşuyor
Telefon kulübesinin dışında beklemekten usanmıştı. Sonunda dayanamayıp başını içeriye uzattı.
"Afedersiniz, acele işim var. Yarım saattir telefon başındasınız, bir tek kelime konuşmadınız."
İçerdeki başını sallayarak:
"Ne münasebet! Karımla konuşuyorum."