• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Tarihi tarihe gömmek ERKİN USMAN

Tarihi tarihe gömmek

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 03.10.2012, 00:00
Birgi, Bir tarih... M.Ö. 1200 yılında temeli atılmış, ilk yerleşim prototürkler zamanında olmuştur.
Birgi, ilk kez Dios Hieoron adıyla kentleşme sürecine girdi. Perslerden Selçuklulara, Aydınoğulları'na kadar 14 medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Birgi Belediye Başkanı Cumhur Şener, beldenin tarihi misyonunu koruyacak 33 restorasyon projesini hayata geçirdiklerini belirtirken, yazı işleri müdürü Turan Nazilli, Vali Kıraç'ın desteklerinin daha da artarak devam etmesini diliyor.
Birgi sakinleri şu aralarda tedirgin, "Belediyemiz kaldırıldıktan sonra bize kim sahip çıkacacak, biz Büyükşehir'e nasıl ulaşacağız. 3000 yıllık tarihi, tarihe gömüyorlar" diyerek belediyelerinin kaldırılmaması için imza topluyorlar.
30.9.2012 günü yapılan 'İrimağzı İncir Hasadı Festivali'nde çok sayıda misafir ve sanatçı ağırlayan Birgi halkı, belediyesi ve çalışanları kültür ve sanata yönelik çok özenli bir program hazırlayarak misafirlerinin haklı beğenisini kazanmıştır.
Ebru, seramik, fotoğraf ve elişi sergileriyle birlikte ressam Ertuğrul Saraç'ın kursiyerlerinin suluboya resim sergisi de büyük ilgi görmüştür.
Birgililer misafirlerini, gelecek sene Ekim ayı başında yapılacak 'Kestane Festivali'ne davet etmeyi de unutmadılar.

kentten
Sulu bir su faturası

Burası İzmir'in gözde yerleşim birimlerinden biri olan Kemeraltı'ndaki Beyler Sokağı...
İzmirliler buraya 'İkinci Beyler Sokağı' da derler.
Burası ağırlıklı olarak doktor muayenehanelerinin bulunduğu bir sokak.
'Memleket Matbaası' İkinci Beyler'in doktorluk dışı iş merkezlerinden biri.
Burası, Mehmet Usalan, Yusuf Usalan ve Mustafa Usalan kardeşlerin kurdukları matbaa tesislerinin bulunduğu geniş bir bahçeydi.
Yıllar geçti, bu matbaatın havuzlu bahçesi şimdi kahvehane oldu.
Başında da Usalan kardeşlerin en küçüğü Mustafa var.
Çevre ahalisi Mustafa Usalan'ı 'Hafız' diye çağırır.
Konumuza gelelim...
* * *
Bir işletmeniz var.
Diyelim ki bir kahvehane...
Yani bizim Hafız'ın kahvehanesi...
Genel giderleriniz belli. Personel masrafını biliyorsunuz. Çay şeker maliyetini hesaplamanıza gerek yok, üç aşağı beş yukarı bir önceki ayı tutuyor. Peki sizi ne yanıltabilir? Eğer İzmir'de yaşıyosanız, su... Yani bir tek su faturası konusunda hesabınız altüst olabilir... Olmaz demeyin. Kemeraltında bütün dükanlarda aynı durum yaşanıyor...
İşte size bir fatura... Su tüketim bedeli 47 lira 10 kuruş. Katı atık bedeli 127 lira... Katı atık bertaraf bedeli 1 lira 42 kuruş... 36 lira 37 kuruş diğer toplamlar var. Bunların bir de yüzde 18 KDV'si var. Yani? Yanisi şu... 47 lira 10 kuruşluk su tükettiğinizde, size tam 225 lira 95 kuruşluk fatura geliyor... İZSU'nun damgası ve mührüyle...
Ve bu bedel ne kadar süreyle alınacak belli değil.
Oradaki esnafla konuştum. Diyorlar ki bir yıl önce ortalama 60-70 lira su faturası ödüyorduk. Bu yıl faturalar 200 liranın altına düşmedi... Bir de ekliyorlar, "Zaten iş yok..."
İş olsa bile, olmaz ki, böyle de zam yapılmaz ki...

hayattan
Banu ile dünya turu

Üç yıl önce Denizli'de evlendirip Nijerya'ya gönderdiğimiz kızımız Banu Tortamış Özkaya, kara kıtada kaldıkları iki yıl boyunca Mısır'dan Gana'ya, Nijer'den Güney Afrika'ya kadar pek çok ülkeyi ve insanlarını tanıdı. Afrika'nın zenginliğine, fakirliğine, vahşi doğasına bizzat tanık oldu.
Bir yıldır diplomat eşi Noyan ile birlikte yaşadığı Manhattan'dan da Bahama adalarına, Küba'ya, Kanada'ya, Güney Amerika ülkelerine geziler yaptı. Avrupa ülkeleri zaten komşu kapısı gibiydi. Şimdi bütün bu gezilerini http://gidisdonus.wordpress.com adresiyle açtığı blogda topladı. Dünyanın farklı ülkelerinden farklı kareleri ve farklı yazıları merak ediyorsanız, Banu'nun bloğundan görebilirsiniz.

küpe
İnsanlar üstünlüklerini manen, hayvanlar ise maddeten gösterir.
Rus atasözü

fıkra
Böylesi daha iyi

Salamon yumurtacının önünde durdu.
"Kaç para bu yumurtalar?"
"100'er kuruş. Fakat şu sandıkta beş tane kırık var. Onlar yirmibeşer kuruş..."
Salamon uzun uzun düşündü ve konuştu:
"Bana yirmi tane daha kırar mısın?"

Hangisini?
Öğretmen çocuğa sordu:
"Karşında Kennedy ile Kruşçef'in durduğunu farzet. Elinde de dolu bir silah var. Hangisine ateş edersin?"
Çocuk bir an durdu.
"Şey efendim! Siz olsaydınız hangisine ateş ederdiniz?"
"Elbette Kennedy'e..."
Çocuk tamamladı:
"Öyleyse, bana tercih yapacak bir şey kalmıyor. Ben de Kruşçef'e..."

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA