Gün geçmiyor ki o kavşaktan, bir kaza, yaralı veya ölü haberi gelmesin. Bahsettiğim kavşak Karşıyaka'da Bostanlı'nın tam göbeğinde. Bostanlı PTT'ye giden dörtyol... Burada trafik lambaları bulunmadığı ve yıllardır şikayet edildiği halde yapılmadığı için trafik ve geçiş insanların insafına bırakılmış.
Dört yol ağzında kimin cesareti varsa araçla fırlıyor geçiyor. Örneğin Cihat Kora Lisesi tarafından gelen araçlar sola dönecekse, hem PTT tarafından, hem de Bostanlı köprüden gelen araçlarla burun buruna geliyor. Eğer insanların birbirine insafı yoksa kazalara davetiye her zaman hazır. Fren sesleri ve netice, felaket.
Hele hanım sürürücüler geliyorsa erkek sürücülerin onları sanki yeni bir sınava tabi tutar gibi sıkıştırmaları da istenmeyen görüntüler oluşturuyor. Ey ilgililer; son defa yazıyorum: Gidin bu kavşağı, özellikle akşam saatlerinde görün, derhal trafik lambası koyacağınıza bahse girerim.
siyasetten
"CHP'liyim" diyemeyen bir CHP'linin öyküsü
O, çok genç yaştan itibaren CHP için seçim meydanlarına koştu. Mitinglerin en coşkulu simalarından biri oldu.
Sonra ideallerini ve hedeflerini taparcasına benimsediği Cumhuriyet Halk Partisine üye oldu.
Çok geçmeden, parti içinde sivrildi.
Kongreden kongreye koştu.
Önce Konak ilçe yönetiminde, sonra il'de görev yaptı.
Son üç-dört yıl kulislerde pek görülmedi.
Önceki gün Kemeraltı'nda karşımıza çıktı.
O davranışlarında o eski heyecanından eser yoktu.
Bezgin bir hali vardı.
Umudunu yitirmiş fanilerin karamsarlığı üzerine çökmüştü.
***
Bir kafeye daldık.
Rahmetli Aydın Erten'den başladık. Bu günlere uzandık, Çakmur'u andık, Erdal İzgi'nin "Travolta" havasındaki günlerini yaşadık. Ahmet Sarışın'lı İzmir'i anımsadık.
Bugünlere geldik.
Anılar, ilk gençliği heyecanla dolu bu CHP'liyi kendine getirmiş gibiydi.
Devam etti:
"Son beş-on gündür işime otobüsle gidip geliyorum. Böylece halkın neler düşündüğünü bizzat yaşıyor ve öğreniyorsunuz. Şu aktarmalı otobüs seferleri yok mu?.. İşte sokaktaki adamı, otobüsteki adamı çileden çıkaran da bu. İnsanlar, bir çırpıda gittikleri yerlere şimdi iki-üç aktarma ile, çile çekerek gidiyor. Bunların içinde hastası var, sakatı var, çoluk çocuklu olanları var. Bu kitle yolculuk boyunca, hem partime, hem de bu yola sapanlara küfrediyor. Oy verdiklerine, vereceklerine pişman olduklarını bu küfürlerle açıklıyorlar."
* * *
Bu olayın kahramanı yazımızın başında tanıtmaya çalıştığımız CHP'li Hasan Nebi'den başkası değil.
Hasan Nebi bu tablo karşısında "Ben CHP'liyim" demeye utandığını da beyan ediyor.
küpe
Haset, ateş odunu yer yutarsa, iyilikleri yer yutar mahveder.
Hz. Muhammed