• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
HÜSEYİN KOCABIYIK

Yeniden "tipitip" siyasetine dönüş

huseyin.kocabiyik@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 26.07.2010, 00:00
Bu köşede yaptığım yorumlarda CHP'nin yeni lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirmemek için azami çaba gösteriyorum. Çünkü, her yeni lidere zaman tanımak, şans vermek lazım. Ancak, Kılıçdaroğlu benim gibi kendisine sempati duyguları beslemeye hazır insanları hiç beklenmedik durumlarda hayal kırıklığına uğratıyor.
Bir an geliyor mesela, CHP'den hep beklediğimiz o çağdaş, demokrat tavırları sergiliyor; ama daha aradan saatler geçmeden o demokrat tavrından geri adım atıveriyor. Bazen de hepimizin ilk anda çok hoşumuza giden demokratik önerileri gündeme getiriyor. İyi niyetle, "Tamam, Kılıçdaroğlu CHP'deki statükoyu kırıyor" diye seviniyoruz. Ama ne görelim, o önerinin arkasında tam bir "şark kurnazlığı" ile rakibe kurulmuş bir tuzak yatmıyor mu? Yeni yeni ben de oluşan duygu, Kılıçdaroğlu'nun hiç de samimi biri olmadığı duygusudur.
***
Ben de oluşmaya başlayan duyguyu temellendiren pek çok kanıt var aslında. Kılıçdaroğlu'nun yolsuzluk iddialarının hiçbirisinin kanıtlanamamış olması, "Dersim" babalanmasından geri adım atması, "genel af" sözünü yediği fırça üzerine yemesi, "aday olmayacağım" dedikten sonra bir gecede Baykal'a ihaneti, sabah, "başörütüsü yasağını kaldıracağız" dedikten sonra akşam sözünü inkar etmesi Kılıçdaroğlu'nun çok ciddi bir "güvenilirlik" sorunu olduğunu gösteriyor.
Ülkenin başbakanına durmadan hakaret etmesini, abuk sabuk laflar söylemesini bir tarafa bırakıyorum; şu en son yaptığına bakalım Kılıçdaroğlu'nun: "Hükümet darbeler konusunda samimiyse gelsin TSK İç Hizmet Kanunu'nun 35. Maddesi'ni değiştirelim, biz varız" dedi. İlk başta herkes gibi ben de şaşırdım. Öyle ya, 12 Eylül darbesine yargı yolunu açan, darbeleri kesin olarak önleyecek olan 145. Madde değişikliğini içeren ve namuslu bir insanın, "şu madde Türkiye'yi geriye götürüyor" diyemeyeceği anayasa değişiklik paketine "hayır" diyen bir siyasetçi, şimdi durup dururken nereden çıkardı bu 35. Madde işini? Önceleri şöyle düşündüm: Kılıçdaroğlu, anayasa değişikliğine hayır diyerek sırtına büyük bir kambur aldı. Bu kamburun altında ezilmemek ve kendisinin demokratlığını göstermek için böyle bir hamle yapmak ihtiyacı duydu. Ama gelin görün ki, çok iyimser bir düşünceymiş benimkisi. Daha aradan bir gün geçmeden Kılıçdaroğlu, daha önce defalarca yaptığını gene yapıverdi; çark etti.
***
Üstelik bu sefer ortada bir "şark kurnazlığı" var ve çok kötü görünüyor. Nedir o kurnazlık? Ak Parti bu meydan okuma ile 35. Maddeyi değiştirme girişimine başlayacak; generallerin yargı tarafından tutuklandığı bir dönemde Ak Parti'nin bu girişimi orduda bir "kuşatılmışlık duygusu" yaratacak; böylece silahlı kuvvetler "kendini koruma içgüdüsüyle" bütün insan kaynaklarını referandumda "hayır" kampanyası için seferber edecek. Hükümetle ordu arasına kara kedi girecek ve ortaya çıkacak kaos ortamında da Kılıçdaroğlu'nun ve partisinin oyları artacak. İşte Kılıçdaroğlu'nun kafa haritasında sırıtan planın enlem ve boylamı bu.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA