• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
HÜSEYİN KOCABIYIK

Erdoğan, Kılıçdaroğlu ve Pakistanlılar

huseyin.kocabiyik@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 08.08.2010, 00:00
Darbeciler işlerini gece yaparlar. Çünkü bir halka bu derece kötülük ancak gecenin zifiri karanlığında yapılır. 5 Temmuz 1977 gecesi, kardeş ülke Pakistan için kötülüğün işbaşı yaptığı işte böyle bir geceydi. General Ziya, kendisini o göreve getiren Başbakan Zülfikar Ali Bhutto'ya karşı darbe yapmıştı. Bhutto, birçok özelliği ile Adnan Menderes'e benzeyen bir politikacıydı. Toprak zenginiydi; o da Menderes gibi topraklarının büyük kısmını yoksul köylülere dağıtmıştı. Yoksul Pakistan'da büyük bir kalkınma hamlesine öncülük etmişti. Pakistan halkına demokrasiyi öğretmiş ve benimsetmişti. Pakistan'ın tutucuları onu hiçbir zaman sevmedi. Hakkında muhalefet partileri tarafından ortaya atılan iddialar o kadar korkunçtu ki, halkın bir kısmı bu iddialara inanmıştı. Nitekim General Ziya tarafından devrildikten iki hafta sonra Lahor'da yaşanan sel felaketinin de bizzat Zülfikar Ali Bhutto'nun işi olduğu söylenmiş, "intikam almak için yağdırdı o yağmurları" denmişti ve halkın bir bölümü de buna inanmıştı. Harp okulu öğrencilerini kıyma makinesinde kıyma yapmakla suçlanan Menderes'in hikayesine ne kadar benziyor değil mi?
***
Yıl 2010. Türkiye bir referanduma gidiyor. Halkın huzurunu artıracak, demokrasi kalitesini yükseltecek, Türkiye'yi daha medeni bir ülke haline getirecek olan anayasa değişikliği paketi oylanacak 12 Eylül'de. Muhalefet bu oylama ile kendi bekası arasında doğrudan bir ilişki kuruyor olmalı ki, halkın "hayır" oyu vermesi için olağanüstü bir kampanya yürütüyor. Olağanüstü derken, yürütülen kampanyanın etkisinden veya yaratılıcılığından söz etmiyorum; muhalefet, özellikle CHP lideri Kılıçdaroğlu öyle iddialar ortaya atıyor ki, örneğin ben ne diyeceğimi bilemiyorum. Saçma mı desem, aptalca mı desem, halkı aptal yerine koyan türden mi desem, bilemiyorum. Söylediği şu CHP liderinin. Hani 27 Nisan 2007'de Erdoğan Hükümeti'ne zamanın Genelkurmay'ı tarafından esaslı bir muhtıra verilmişti ya; "Senin cumhurbaşkanı adayını kabul etmiyoruz, aslında seni de istemiyoruz, çek git" manasına gelen ifadelerin olduğu muhtıra... İşte o muhtıra aslında bir tezgahmış, iyi mi? Aynen söylediği şu Kılıçdaroğlu'nun: "Tayyip Erdoğan ile Genelkurmay Başkanı Büyükanıt baş başa verdiler ve AK Parti'yi yeniden iktidar yapmanın planlarını yaptılar. Erdoğan Genelkurmay Başkanı'na, 'Sen bir muhtıra ver, biz de cevap verelim, ondan sonra seçime gidelim ve tek başımıza iktidara gelelim' dedi." Kılıçdaroğlu'nun iddiası bu. Soruyor gazeteciler, "Elinizde kanıt var mı?" diye. "Hayır, yok" diyor. "Yok ama emekli olunca paşaya AUDİ araba alıverdiler" demeyi de ihmal etmiyor. Olayın şakası yok, iddiayı ortaya atan herhangi biri değil, bu ülkenin Anamuhalefet lideri ve üstelik 27 Nisan'da o malum muhtırayı ve Büyükanıt'ın marifetlerini canla başla destekleyen kişi.
***
Tekrar Pakistan'a, 1977 yılının Temmuz ayına dönüyoruz. Pakistan'da askeri darbe olmuş, Başbakan Bhutto gözetim altına alınmıştı. Ama Anamuhalefet partisinin Bhutto ile ilgili iddia ve iftiraları devam ediyordu. Darbe olup bittikten ve Başbakan Bhutto hapse konduktan sonra dahi Anamuhalefetin iddiası neydi biliyor musunuz? "Darbeyi Bay Bhutto'nun halk desteğini artırmak için General Ziya ül Hak ve o (yani Bhutto) birlikte yaptılar!" İnanılacak gibi değil ama bu söylentiye halkın önemli bir kısmı inandı Pakistan'da. Oysa, Pakistan halkı için demokrasiyi, özgürlüğü ve refahı getiren Bhutto bir süre sonra darbeciler tarafından bütün dünyanın gözü önünde idam edilecektir. 27 Nisan 2010'da, öncesinde ve sonrasında, Başbakan Erdoğan muhtemelen, darbecilere karşı dik durmasa ve direnmeseydi, şimdi ya hapiste olacaktı ya da emekli, düşük bir siyasetçi.
***
Efendim, yukarıdaki bilgileri, 27 Aralık 2007'de babasının idam edildiği yerde suikast sonucu öldürülen Bhuto'nun kızı Benazir Bhutto'nun ölmeden iki ay önce tamamladığı anılarından aktardım. 2008 Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Ödülü alan bu kitap, "Doğunun Kızı" adıyla Pegasus Yayınevi tarafından basılmıştır. Bu kitabı bugünlerde herkesin okumasını tavsiye ederim.
*DOĞUNUN KIZI; Benazir Bhutto; Pegasus Yayınları, Kasım 2008, İstanbul.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA