• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
HÜSEYİN KOCABIYIK

Hoca'yı kaybettik!

huseyin.kocabiyik@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 28.02.2011, 00:00
Son dönemlerde, merhum Erbakan Hoca'nın siyasete bu derece bir hırsla sarılmasını bir türlü anlamıyor ve bu çabalarını eleştiriyordum. En son olarak Numan Kurtulmuş'a yaptıkları ve onu partiden uzaklaştırması siyasi çapına ve tarihi kişiliğine hiç uygun düşmeyen hareketler olmuştur. Ama ne olursa olsun, Prof. Dr. Necmettin Erbakan, Cumhuriyet tarihimizin önemli şahsiyetlerinin başında gelen biriydi. O okuduğu bütün okulları birincilikle bitirmiş bir insandı. Türkiye'nin yetiştirdiği en vasıflı mühendislerinin başında geldiğini onu seven sevmeyen herkes kabul eder.
Sıfırdan başlattığı siyasi hareket, onun olağanüstü çabaları ve çalışkanlığıyla iktidar makamına kadar gelmiştir. Arkasında kendi yetiştirdiği dev bir kadro bırakmıştır. Bugün Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı, Başbakanı, Meclis Başkanı ve kabinenin büyük kısmı onun yetiştirdiği insanlardır. Ömrünün son demlerinde darbeci-cuntacı takımı bu değerli ve zarif insana büyük zulümler çektirmiştir. O, 28 Şubatçı paşaların hepsi bugün bu değerli vatan evladına yaptıklarından dolayı utanç içinde yaşamaya mahkumdurlar. Erbakan onları bu dünyada yendi, darbeciler neyi engellemek istedilerse hepsi gerçekleşti. Ama eminim ki, Erbakan Hoca şimdi öbür dünyanın kapısında, o zalimleri bekliyor olacak, yakalarına yapışmak ve onlara asıl ve ebedi mağlubiyeti yaşatmak için.
***
Yukarıdaki satırlar merhum Erbakan Hoca'yla anıları olan biri olarak, benim duygularım. Merhum Erbakan'ı biraz da duygulardan arınarak analiz etmek lazım. Yeni nesiller pek bilmezler, 1960 darbesinden sonra yapılan ilk Türk otomobili "Devrim"in fikir babası Erbakan Hoca'dır. 1961'de darbeciler Hoca'yı çağırmışlar ve yerli otomobil yapımı konusunda brifing almışlardır. O dönemin bakanlar kurulu tutanakları YK yayınlarından çıkmıştır, isteyen bakabilir.
İlerde, siyasi hayata atıldıktan sonra başlattığı "Ağır Sanayi Hamlesi" Türkiye'yi gerçek bir sanayi devi yapmayı hedefliyordu. Ama Hoca'nın zekasını ve vizyonunu kimse anlamadı. Anlayan iç-dış ne kadar unsur varsa, onlar da bu girişimi engellemek için her şeyi yaptılar. Nitekim bugün geldiğimiz noktada, Hoca'nın sanayileşme tezlerinin tamamının haklı çıktığını görüyoruz. Eğer onun başlattığı sanayileşme hamlesi engellenmeseydi, Türkiye bugünkü seviyesine 20 yıl önce gelmiş olacaktı. İşsizlik muhtemeldir ki yüzde 13'lerde olmayacaktı. Türkiye bugün olduğu gibi bir Kürt sorunu, bir yoksulluk sorunu yaşamayacaktı. Onun için Erbakan Hoca'yı Türkiye'nin sanayileşmesi ve kalkınması için ilk kez ortaya bir tez ve plan koymuş kişi olarak tespit etmemiz doğru olacaktır.
***
Bir gün tarihçiler 20. yüzyılın tarihini yazarken bütün bir 70'li, 80'li ve 90'lı yıllar boyunca, Türkiye'nin belli bölgelerindeki etnik kesimler üzerinde onca tahrike rağmen neden geniş ölçekli bir ayrılıkçılığın ortaya çıkmadığı sorusunu soracaklar ve cevap arayacaklardır. Buldukları cevaplardan birinin şu olacağını bugünden biliyoruz: Erbakan faktörü.
Erbakan ve liderliğini yaptığı siyasi hareket tüm Güneydoğu ve Doğu Anadolu'da "İslam kardeşliği" temelinde yürüttükleri milli birlik siyaseti ile bölücü örgütün hedeflerine ulaşmasına mani olmuştur. Herkes dikkat etsin, 28 Şubat'ın cahil paşaları ne zaman ki Erbakan'ı ve partisini siyaseten imha ettiler, siyasi Kürtçülük kitlelere de sirayet etmeye başlamıştır. Oysa bugün PKK kontrolündeki kitlelerin büyük kısmını Erbakan Hoca ve partisi kontrol ediyor ve Türkiye'ye, sisteme bağlı halde tutuyorlardı. Daha sonra benzer bir işlevi AK Parti ve Tayyip Erdoğan yerine getirdi, ancak geçen sürede hasar büyük olmuştur.
***
Erbakan Hoca'nın bir başka büyük hizmeti var ki, aslında tüm Türkiye, en başta da kendisine "laik" filan diyen çevrelerin ona minnet duymaları gerekir. O büyük hizmet şudur: 1960'lı yıllardan itibaren Türkiye'ye dışarıdan adına "siyasal İslam" dediğimiz fikirler girmeye başladı. Başta Hasan El Benna, Seyit Kutup gibi siyasi İslam doktrini sahibi yazarlar, bir kısım insanımızı derinden etkilemiştir. Ardından, 79 İran İslam devrimi ile bu alandaki tartışmalar ve etkileşimler yeni bir boyut kazandı. Gençlerimizin elinde Ali Şeriati gibi radikal İslamcı yazarların kitapları görülmeye başlandı. İşte tam bu noktada Refah Partisi ve Erbakan Hoca devreye girdi. Bütün bu etkileri kontrol altına aldı.
Radikal siyasi İslam'a kaymakta olan yüz binlerce genci yerli bir İslam tasavvuruna ve Türk muhafazakarlığı dairesine çekti. Bu gençleri partisi yoluyla demokratik sistemin içine soktu. Asla ve asla silaha uzanmalarına izin vermedi. Talebelerine demokratik sistemin kurallarına uymayı öğretti. Hoca ve arkadaşları her zaman demokrasiye saygılı oldukları gibi sahipsiz kitleleri siyaset yoluyla demokratik sisteme kazandırarak her türlü sosyal ve siyasal radikalliğin önünü kesti. Bugün barışçı ve demokrat bir muhafazakarlık varsa onun eseridir. Tayyip Bey bunu daha da ileri bir noktaya taşımıştır.
***
Dün, Cumhuriyet'in ilk neslinden olan çok önemli bir insanı kaybettik. O Türkiye'ye büyük hizmetler etmiş bir devlet ve siyaset adamıydı. Gerçek bir dava adamı olduğunu yarım asırlık mücadele azmiyle gösterdi. Üstün bir zekaya sahipti ve onun zekasını ve ufkunu, yaşadığı süre içinde pek kimse anlamadı. Onu yine en iyi anlayan Türk milleti oldu ve ona iktidar şansı verdi. Onun yönettiği Türkiye'de dar gelirliler, yoksullar, memurlar, emekliler kendilerini mutlu hissettiler. Faizden geçinenler, milletin iliğini sömüren sermayedarlar, hırsız medya patronları ve darbeci generaller ise çok rahatsız oldular, oldukları için de hep beraber ona zulüm ettiler, milletine daha çok hizmet etmesini engellediler. Yarın millet onu ellerinin üzerinde, dualarla ebedi istirahatgahına uğurlayacak.
Ona zulüm edenler o cenaze merasimine iyi baksınlar. Orada millete gerçekten hizmet edenlerle kendileri arasındaki kalite farkını göreceklerdir! Ve tabii ne kadar bedbaht olduklarını da...
Tüm Türkiye'nin başı sağ olsun!..


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA