Hep ne diyorduk: karar mekanizmalarında daha çok kadın olsun. CHP 34. kurultayında karar mekanizmalarındaki kadın sayısını artırarak bu konuda olumlu bir adım attı. Parti Meclisi'ne İnci Beşpınar, Yıldız Tokman, Nazik Işık, Berrin Gürcay Dilekçi gibi yıllardır kadın örgütlerinde çalışmalar yapan kadınlar girdi. Sadece onlar mı? Gülsün Bilgehan, Sena Kaleli, Yegane Güley, Sanal Saruhan ve Tülay Ateş ilk aklıma gelenler.
Ve Gülseren Onanç. KAGİDER Başkanı olarak tanıdığımız Onanç, bir önceki seçimlerde bu görevinden ayrılarak CHP'de siyaset yapmaya başladı. Milletvekili seçilemedi ama Parti Meclisi'nde yer aldı. Şimdi de Halkla İlişkiler'den Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı görevini üstlendi.
Telefonla ulaştığım Onanç'ı tebrik edip sıcağı sıcağına görüşlerini almak istedim. Önce parti yönetiminde kadın sayısının artmasını neye bağladığını sordum.
CHP içinde aktivist kadınların giderek çoğalması ve onlardan gelen talebi ilk sıraya koyuyor. Bu, bir anlamda kadınların başarısı. Bir diğer etken ise CHP'nin eşitlikçi söylemi. "Zaten CHP'nin ideolojisi bu. Sosyal demokrat bir parti, Atatürk ilkelerini benimsemiş bir parti olarak özünde zaten eşiklikçi söylem vardı ama pratikte bunu göremiyorduk. Kadınların sayısı olması gerekenin çok altındaydı ve CHP de bundan rahatsızdı. Aktivist kadınların bu eşitsizliği sürekli gündemde tutması, genel başkanın ve karar mekanizmalarında yer alan erkeklerin bunu desteklemesi, sonucu değiştirdi" diyerek CHP'deki değişime dikkat çekiyor.
Kadınların göreve talip olması da önemli bir konu. Kurultayda parti yönetiminde yer almak isteyen yaklaşık 400 kişinin yüzde 30'undan fazlasının kadın olması bunun kanıtı. "Kadınlar talip oldular çünkü olabildiğini gördüler. Kota aynı zamanda talebi getirdi ve olabileceği konusunda umutları artırdı" diyerek önemli bir konunun da altını çiziyor.
KRİTİK VE ÖNEMLİ
Halkla İlişkilerden Sorumlu Başkan Yardımcısı olarak neler yapacak? "Çok kritik ve önemli bir görev" olduğunu belirterek şunları söylüyor: "Yeni CHP halka yaklaşmak, halkı dinlemek ve halkla yakın iletişim kurmak istiyor. Kendine yeni bir hedef koyan parti olarak, söylemlerimizi açık ve net bir şekilde, halkın anlayabileceği bir dilde anlatabilmemiz lazım."
CHP'yle ilgili en çok şikayetin, kendini yeterince anlatmamak olduğuna değinen Onanç, bunun için önce ekibini tanıyacağını ve geçmişte neler yapıldığına baktıktan sonra, 'uzman ve yetkin bir takım' oluşturmayı düşünüyor. Bu konuda şanslı olduğunu de belirtiyor: "CHP'ye destek veren konusunda uzman ve yetkin kadrolar var, gençler var. Hemen harekete geçeceğiz, sosyal medyayı etkin kullanacağız, halka dokunan projeler oluşturacağız, onları dinleyecek ve beklentilerini öğrenerek, sıkıntılarını anlatacakları ve bize rahatça ulaşacakları kanallar açacağız."
KAGİDER deneyiminin bu önemli görevde işini kolaylaştıracağını düşünüyorum. O da buna katılıyor ve, "Örgütlenmeyi, bir amaç uğruna bir grup insanı toparlayabilmeyi, siyasetin olmazsa olmazı olan herkesi dinlemeyi, bu süreçte öğrendim. Siyasette bu kadar kısa sürede böyle önemli bir göreve geldiysem, dört yılını başkan olarak geçirdiğim 8 yıllık deneyimin payı büyük" diyor.
Bizler de yeni CHP'den hem kadınlardan hem erkeklerden çok şey bekliyoruz.