• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
SEDA KAYA GÜLER

Fatma Aliye ve Emine Semiye

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 09.01.2013, 00:00
Murat Bardakçı'ya göre tarihçi, devlet adamı Ahmet Cevdet Paşa'nın kızı olmasından başka bir özelliği yok. Dolayısıyla paraya resminin konulmasını da hak etmiyor. Ahmet Cevdet Paşa'nın Fatma Aliye Hanım'dan başka iki çocuğu daha var. Biri Ali Sedad Bey. Çocukluğundan itibaren özel dersler almasına, babasıyla sohbet etme şansına sahip olmasına rağmen, tarihte babasının oğlu olmasından başka bir kaydı yok. Ama Fatma Aliye Hanım, erkek kardeşine verilen dersleri takip ederek, kendini yetiştirmiş, bu çabasıyla dikkati çekerek özel Fransızca dersi almaya hak kazanmış, bu sayede roman çevirmeye başlamış, edebiyat çevrelerinin dikkatini çekmiş, eşinin kitap okumasını yasaklaması nedeniyle 10 yıl gizli gizli kitap okumaya devam etmiş ve sonra yine babasının dikkatini çekerek babası tarafından eğitilmeye başlamış bir kadın.

"BİR HANIM"DAN

Bu çabası bile paraya resminin basılmasına yeter. Bu çabaları dönemin ünlü yazarı Ahmet Mithat Efendi'nin dikkatini çekiyor. Dönemin gazetesi Tercüman-ı Hakikat'te Fatma Aliye Hanım'ı öven yazılar yazıyor ve kendisini manevi kızı ilan ediyor. Birlikte bir de kitap yazıyorlar, "Hayal ve Hakikat" diye. Romandaki kadının duygularını Fatma Aliye Hanım, erkeği Ahmet Mithat Efendi yazıyor. Eser "Bir Kadın ve Ahmet Mithat Efendi" imzasıyla yayınlanıyor. İlk çeviri kitabına "Bir Hanım" diye imza atıyor Fatma Aliye Hanım. Daha sonra da "Mütercime-i Meram" takma adını kullanıyor. Meram'ın çevirmeni olarak tanıtıyor kendini. Daha sonra "Muhaderat" adlı ilk romanı yayınlanıyor. Konusu, başlamış bir aşkın bitişi ve yeni bir aşkın başlangıcı. Yani "ilk aşk unutulmaz" özellikle de "Bir kadın bir kez aşık olur" tezini çürütüyor. O dönem için son derece ileri bir adım...
İlk Türk kadın
romancı olarak
bilinen Fatma
Aliye Hanım'ı
anlatmaya
devam edelim.
"Udi" adlı romanında, mutsuz evlilik yapan bir kadının duygularına yer veriyor. Fatma Aliye Hanım'ın diğer romanları Ref'et, Enin, Levayih-i Hayat. Romanlarında hep birey olma çabası içinde olan, çalışan, para kazanan, erkeğe ihtiyaç duymayan kadın kahramanları anlatır.
Kitaplarının yanı sıra gazetelerde kadın sorunları ile ilgili yazılar yazar. Kadınlara Mahsus Gazete'de yazdığı makalelerde, muhafazakar görüşlerden kopmadan kadın haklarını savunur. Nisvan-ı İslam adlı kitabında Avrupalı kadınlara İslam'da kadının durumunu anlatır.
Burada Fatma Aliye'nin kızkardeşi Emine Semiye'den de bahsetmek gerekir. Ablasından daha feminist olan ve kadınlara kadınlık gururu aşılamaya çalışan Semiye, yazılarında ve konuşmalarında kadınları aşağılayan erkekleri küçümseyerek alaylı bir dille onları eleştiriyor. Kadınla erkek arasında zeka bakımından fark olmadığını, hatta fazla olarak kadınların zekası yüksek, "maneviyatı rakik (ince)" ve "şeffaf bir şekafatle mücella (parlatılmış) olduğunu vurguluyor.
İki kardeşin makaleleri, 1908 inkılabının da etkisiyle pek çok kadın dergisinin ortaya çıkmasına ve kadınlık bilincine sahip yeni kadın kuşaklarının yetişmesine vesile oluyor. Onların izinden giden Halide Edip ve Nezihe Muhiddinler ise kadın hakları mücadelesinin mirasını yeni kuşaklara taşıyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA