Ay'a ilk adım atıldığı yıl (1969) televizyonu olan evler parmakla gösterilecek kadar azdı ve bu olayı izlemek için Türk insanı, televizyonu olan yerlere akın etmişti. Gazetelerse bu haberi manşetlerine taşımıştı.
Aradan 45 yıl geçti ve bu kez kuyruklu yıldıza bir uzay aracı indirildi. Bütün dünya bu haberle yakından ilgilendi. Biz de ilgilendik ama fazla önemsemedik. Haberi manşetten gören çok az gazete oldu, köşe yazarlarının çok azı bu konu üzerine yazılar yazdı.
Halk olarak biz mi önemsemiyoruz bu konuyu, yoksa medyanın mı ilgisini çekmiyor? Bu konuyu tartışıp konuşmanın ilgi çekmeyeceğini mi düşünüyoruz, insanların ilgilenmemesini mi istiyoruz?
Gündemimiz o kadar başka ki. Gelecekle değil bugünle ilgileniyoruz aslında. Bugünü atlatmaya çalışıyoruz. Bugünün koşuşturması içinde yaşam savaşı veriyoruz. Faturaları nasıl ödeyeceğini düşünen birinin umurunda olmuyor kuyruklu yıldız. Ama cep telefonu ile ilgili gelişmeleri yakından takip ediyor. Ekonomik durumu nasıl olursa olsun, en yenisini almanın yolunu buluyor.
20 YIL ÖNCE
Bugün cep telefonu ile yapabildiklerimizi 20 yıl önce duyduğumuzda ne tepki veriyorduk? Biri bize ev telefonlarımızı iptal edip cep telefonları ile konuşacağımızı ve bilgisayara bile ihtiyaç duymayıp her işimizi cep telefonumuzdan göreceğimizi? Güler geçerdik değil mi?
Geçtiğimiz gün bir konferans için ülkemize gelen dünyanın en popüler fizikçilerinden Dr. Michio Kaku söylüyordu ama. Yirmi yıl önce geleceği tahmin ederek yazdığı "Vizyonlar" adlı kitabında PC'ler yeni yeni kabul görmeye başlamış, cep telefonunun adını duymaya başlamıştık. Oysa Michio Kaku, o kitapta bugünün dünyasını anlatıyordu. Ve onu okuyan ya da dinleyen herkes, ona deli muamelesi yapıyordu.
Peki, ya bugün? Bugün de gelecek 20 yılda neler olacağını öngörüyor. İpuçlarını veriyor. Ve bunları bize anlatıyor. İlk kez iki yıl önce Haliç Kongre Merkezi'nde yapılan Ar-Ge Proje Pazarı etkinliği için gelmişti ülkemize ve bir konuşma yapmıştı. Geçtiğimiz hafta da Turkcell'in düzenlediği Teknoloji Zirvesi'ne katıldı ve bir konuşma yaptı.
20 YIL SONRA
Gelecek 20 yılla ilgili tahminleri şöyle Kaku'nun: Bilgisayar ve internet tıpkı elektrik gibi her yerde olacak ve görünmez olacak. Gözümüze takacağımız kontakt lenslerle göreceğiz ve anlayacağız dünyayı. Gözümüzde lensle karşımızdakine baktığımızda onun biyografisini öğrenebileceğiz. Başka dilde konuşuyorsa, çevrisini yapabileceğiz. Lensler birbirine bağlandığında sevgilimizin ne düşündüğünü o konuşmadan öğrenebileceğiz.
Nasıl geliyor kulağa? İnandırıcı mı, büyüleyici mi, korkutucu mu?
Bitmedi. Her yerde robot olacak. Daha doğrusu robot sektörü gelişecek, otomobil endüstrisinden daha büyük olacak. Her iş için bir robot satın alabileceğiz.
Akıllı duvarlar olacak. Örneğin MR çektirmek için aylarca beklemeye gerek kalmayacak. Cep telefonumuzla MR çektirdikten sonra "akıllı duvar"ımız bize sorunumuzu söyleyecek. Ve çözümü de.
2100 yılı için de öngörüleri var Kaku'nun. Kendi bedenimize uygun olan giysiyi fabrikaya sipariş edebileceğiz mesela. Nasıl mı? Kredi kartlarında bedenimizin 3 boyutlu kaydı, siparişi verdiğimiz anda fabrikaya yollanacak.
Güneş/hidrojen enerjisi fosil yakıtların yerini alacak. Kanser değil, kanserden ölmek tarihe karışacak. Yemek pişirmek artık sadece robotların işi olacak.
Kaku'nun "Geleceğin Fiziği", "Olanaksızın Fiziği" ve "Einstein'den Ötesi" adlı kitapları ODTÜ tarafından Türkçeye çevrilip yayınlandı.