Ankara hafta sonunda İçişleri Bakanlığı, Türkiye Belediyeler Birliği ve Marmara Belediyeler Birliği tarafından düzenlenen "25. Yılında Türkiye'de Büyükşehir Yönetimi Ulusal Kongresi"ne ev sahipliği yaptı. Kongrede "Büyükşehir nasıl yönetilir" sorusuna cevap aranacaktı. Ancak işlerinin yoğunluğundan olacak, 16 büyükşehir belediye başkanından sadece üçü Ankara'ya gelince, organizasyonun bir ayağı eksik kaldı. Bu durum İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın da dikkatinden kaçmadı. Salonda Konya, Kocaeli ve Sakarya Büyükşehir başkanları dışında hiçbir başkanın olmadığını gören Atalay, "Büyükşehir belediye başkanları yoğundu katılamadı, anladık. Ankara'daki ilçe belediyelerinin başkanları bile teşrif buyurmuyorlar" diyerek tepkisini gösterdi. Kongrenin ikinci gününe ise ilk gün ortalarda görünmeyen Melih Gökçek damgasını vurdu. İlçe belediye başkanlarının büyükşehir belediye başkanı tarafından seçilmesini öneren Gökçek, yeni bir tartışmanın da fitilini ateşledi. Gökçek'e göre bu öneri hayata geçirilirse, büyükşehir ve ilçe belediyeleri mükemmel bir ahenkle çalışacak ve yerel yönetimlerin sorunları çözülecek. Uzun bir süredir polemiklerden uzak duran Gökçek, sahalara hızlı bir dönüş yaptı bence. Yaz aylarında bu öneriyi daha çok tartışacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın.
Tanrıkulu'nun istihdam sevinci
MHP İzmir Milletvekili Ahmet Kenan Tanrıkulu, cuma günü Bergama'da olacak. Ziyaretinin sebebi kuruluşu için büyük çaba gösterdiği Bergama Halıcılık ve El Sanatları Kooperatifi'nin açılış törenine katılmak. Halk Eğitim ve İŞKUR tarafından açılan halıcılık ve gümüş işlemeciliği kurslarını bitiren 30 Bergamalı kadın kooperatifte istihdam edilecek. Bergama'da halen 3'ü merkezde, 5'i köylerde bulunan 8 halı atölyesinde, 189 kadın halı dokuyup, evine ekmek götürüyor. Hepsi de sertifikalı. 39 kadın ise gümüş işlemeciliği kursunu bitirmiş, o alanda çalışıyor. Kooperatif'in amacı zaman içinde bu kadınların tamamını istihdam etmek. Üretilen halı ve gümüş takıları yurtdışına ihraç etmek için girişimlere çoktan başlanmış. Tanrıkulu, "Ekmeğin aslanın midesinde olduğu bir dönemde kadınlarımızın meslek sahibi olması ve aile bütçesine katkıda bulunması beni çok mutlu ediyor" diyor. Bergamalı kadınlar küçük çaplı bir ekonomi mucizesini gerçekleştirmek için ilk adımı atmışlar. Yolları açık olsun.
Ha gayret Manisa
Ekonomik krize rağmen ihracatta hız kesmeyen, hatta vites büyüten iller var. Onların başında Manisa geliyor. 2010 yılının ilk 4 ayında Manisa'nın ihracatı yüzde 295 gibi rekor bir artışla 995.6 milyon dolara yükseldi. Geçen yıl bu rakam aynı dönemde sadece 251.6 milyon dolardı. Bütün bir yıl sonundaki ihracat ise 912 milyon dolarda kalmıştı. Bu yıl 4 ayda geçen yılki rakamlar geçildi. 2010 yılının ilk çeyreğinde ihracatta 1 milyar dolar sınırını geçen 6 il var. Eğer Manisa 4 milyon dolarlık daha ihracat yapabilseydi, İstanbul, Ankara, İzmir, Kocaeli, Bursa ve Gaziantep'ten sonra 7. büyük olacaktı. Görünen o ki, bu yıl Manisa sanayicisinin önünü kimse kesemeyecek. İhracat rakamları öyle diyor. Fazla söze gerek yok. Tebrikler Manisa...
Futbol dünyasını giydiren Türk
Hafta sonu TTNet'in davetlisi olarak Mardin'deydik. Zengin tarihi ve kültürel mirası ile "Güneydoğu'nun Efes'i" olma yolunda ilerleyen Mardin'de Damat Tween'in sahibi Süleyman Orakçıoğlu karşılaştık. Damat Tween'in Mardin şubesinin açılışı için kente gelen Orakçıoğlu, gördüğü ilgiden memnundu. Sadece Türkiye'de değil yurtdışında da tanınan bir marka olan Damat Tween ürünlerinin futbol dünyasında bir numara olma yolunda ilerlediğini anlattı. Ünlü teknik direktör Mourinho'dan sonra İngiliz Premier lig futbolcuları da kıyafetlerinde Damat Tween'i tercih etmeye başlamış. Liverpool kaptanı Gerard ve Chelsea'li Lampard da artık Türk malı elbise giyiyormuş. Milyon dolarlarla oynayan futbol ilahlarına kendini kabul ettirmek gerçekten de gurur verici bir duygu olsa gerek. Son bir not: Orakçıoğlu, "Bizim elbiselerimiz 10 kilo zayıf, 5 santim uzun gösterir" diyor. Meraklısına duyurulur.