• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
ZAFER ŞAHİN

12 Eylül Utanç Müzesi

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 07.09.2010, 00:00
Referandumun en önemli faydalarından biri toplumun 12 Eylül ile yüzleşmesini sağlamak oldu. Bu ülkede 12 Eylül'e ilişkin bildikleri "Hatırla Sevgili" ve "Bu Kalp Seni Unutur Mu?" gibi TV dizilerinde izledikleriyle sınırlı olan milyonlarca insan var. Onlar Diyarbakır ve Mamak cezaevlerinde yaşanan işkencelerden, 17'sinde yaşı büyütülerek darağacına gönderilen fidanlardan, toplumun üzerinden silindir gibi geçen antidemokratik uygulamalardan bugüne kadar bihaberdi. Ancak referandumla birlikte Pandora'nun kutusu açıldı bir kere. Toplum şimdi 30 yıllık bir gecikme ile de olsa yakın tarihimizin, bu en karanlık dönemini didik didik ediyor, sorguluyor.
Hafta sonu Devrimci 78'liler Federasyonu ve Çankaya Belediyesi tarafından açılan "12 Eylül Utanç Müzesi"ni gezdim. Ziyaretçilerin büyük çoğunluğu gençlerden oluşuyordu. Müzede 12 Eylül dönemine ilişkin pek çok fotoğraf ve belgenin yanı sıra cezaevlerinde kullanılan işkence aletleri, Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Arslan gibi isimlerin idam edildiği sehpanın örneği de var. "Utanç Müzesi"nin en dikkat çekici detaylarından birini oluşturan "İşkence Aletleri Sergisi"nde cezaevlerinde mahkumlara işkence yapmak amacıyla kullanılan aletler sergileniyor. Sergide ayrıca 18 yaşına gelmeden idam edilen Erdal Eren'in ceketi de ilk defa gün yüzüne çıkarılmış. Müzeyi gezerken Türkiye'nin çokta uzak olmayan bir geçmişinde yaşananları tüm çıplaklığıyla hissedebiliyorsunuz. Bu arada federasyon yetkilileri Ankara'dan sonra müzeyi diğer kentlerde de açma kararı almış. Tabii İzmir de bu kentler arasında.

Boykot referandumu iptal ettirir mi?
Kulağa kar suyu kaçıran bu uyarının sahibi Manisa eski Milletvekili Tevfik Diker. 12 Eylül'de yapılacak referandum öncesinde BDP'nin boykot kararı aldığını ve bunu medya yoluyla açıkça ilan ettiğini hatırlatan Diker, "Bu kararla özellikle Güneydoğu'daki milyonlarca vatandaşın oy kullanma hakkı bir şekilde engellenmek isteniyor. Bu istem 12 Eylül günü bir şekilde eyleme dönüşürse ve vatandaşların oy kullanmaları terör örgütü veya başka türlü gelişecek bir irade tarafından engellenirse, ortaya çıkacak fiili durum YSK tarafından değerlendirilebilir. YSK'ya yapılacak başvurular sonrası Anayasa'nın 67. Maddesi'ne göre referandum sonuçları iptal edilebilir" uyarısında bulunuyor. 67. madde "Vatandaşlar kanunda gösterilen şartlara uygun olarak, seçme, seçilme ve bağımsız olarak veya bir siyasi parti içinde siyasi faaliyette bulunma ve halkoylamasına katılma hakkına sahiptir" diyor. Güneydoğu bu pazar her zamankinden daha sıcak olacak. BDP'nin boykot çağrısının ne anlama geldiğini, bu çağrıya uymayan bölge insanına uygulanacak yaptırımın ne olacağını dağdaki çoban dahi çok iyi biliyor. Diker'in uyarısını YSK başta olmak üzere devletin ilgili birimlerinin dikkate almasında fayda var.

Artvin'in ardındaki İzmir!

Aylık iş ve ekonomi dergisi CNBC-e Business Türkiye'nin en yaşanabilir kentleri araştırmasının üçüncüsünü açıkladı. Altı ana kategoride ve 37 alt parametreye göre hazırlanan bu yılki çalışmanın sonuçları ilginç. Bir o kadar da düşündürücü. İzmir geçtiğimiz yıl Türkiye'nin en yaşanabilir 8'inci kenti olarak ilan edildiği aynı araştırmada bu yıl bir sıra gerilemiş ve 9'uncu olabilmiş. Kent, ekonomide Türkiye 3'üncüsü, eğitimde 7, sağlıkta ise 11'inci sırada. Sanat alanında kendine ancak 46'ncı sırada yer bulabiliyor. O dillere destan kent hayatı bakımından ise 81 il içinde ancak 38'inci sırada bulunuyor. Araştırmanın İzmir için en çarpıcı boyutu ise güvenlik ile ilgili kısmı. Araştırmaya göre İzmir, 81 il içinde en az güvenli bulunan kent. Bu Türkiye'nin en az güvenli kenti olduğu anlamına geliyor. Araştırmayı yapanlar bu sonuca nasıl ulaşmış bilmiyorum. Bence asıl üzerinde durulması gereken İzmir'in yaşanılırlık açısından sırasıyla Ankara, Eskişehir, Isparta, Trabzon, İstanbul, Artvin, Bolu ve Antalya'nın gerisinde kalmış olması. İzmir hep "Türkiye'nin 3'üncü büyük kenti" diye anlatılır. Bu gidişatın sonu "Türkiye'nin ilk 10 kentinden biri" diye anılmak mı olacak acaba?


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA