• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
ZAFER ŞAHİN

Gökçek EXPO'dan vazgeçmez

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 26.04.2011, 00:00
Türkiye'nin EXPO 2020 adayının İzmir olduğu, iktidar partisinin seçim beyannamesinde açıklandı. Ancak bu gelişme bile Melih Gökçek'i EXPO inadından vazgeçiremedi. İzmir'in 'başının belası' olmaya kararlı görünen Gökçek, son hamlesini 23 Nisan'da yaptı. Kısaca anlatayım. Hatırlayacaksınız Başbakan Erdoğan bu yılki 23 Nisan törenlerinde koltuğunu temsili olarak Umut Bayraktar isimli bir çocuğa bıraktı. Küçük Umut koltuğa oturur oturmaz Başbakan'dan 'EXPO konusundaki kararını gözden geçirmesini' istedi. Şimdi "Ne var bunda" diyebilirsiniz.
Buraya dikkat: Umut Bayraktar aynı zamanda Ankara Büyükşehir Belediyesi Çocuk Meclisi Başkanı. Yani Gökçek'in yabancısı değil. Başbakan'ın koltuğuna oturtulacak çocuk olarak seçilmesi de tesadüf değil. Başbakan'a "Siz EXPO'da tercihinizi İzmir'den yana kullandınız ama biz Ankara'yı destekliyorduk. Bakalım kararınızda bir değişiklik olacak mı?" diye sormak o yaştaki bir çocuğun boyunu aşar. Belli ki dersine iyi çalıştırılmış. Erdoğan bu sözleri gülümseyerek dinledi ve herhangi bir yorum yapmadı. Muhtemelen o da bu hamlenin nereden geldiğini tahmin etmiştir. Son bir not: Gökçek, EXPO konusunda seçim bitene kadar konuşmama kararı aldığını açıkladı. Tabii bu yenilgiyi kabul ettiği anlamına gelmiyor. Bugün Ankara'da Bakanlar Kurulu toplanıyor. İzmir'in EXPO adaylığı ve resmi başvuruyla ilgili süreç seçim sonrasına kalmadan bitirilmeli. İzmir'in kabinedeki temsilcilerine duyurulur. Tabii Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'a da...

Meclis'te resepsiyon eziyeti
Bu fotoğraf TBMM'ndeki 23 Nisan Resepsiyonu'nda çekildi. Ortada gördüğünüz kalabalık Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı, ana muhalefet partisi lideri, milletvekilleri, yüksek yargı mensupları, yabancı diplomatlar ve gazetecilerden oluşuyor. Böylesine bir davet için zaten yetersiz olan salonun dört bir kenarı açık büfelere ayrılmış. Bu yetmezmiş gibi orta bölümde tatlılar için iki ayrı stant daha kurulmuş. Bir tarafta devletin zirvesi, diğer tarafta çiğ köfte, dilber dudağı ve pilav üstü döner.
Bu manzara Türkiye ayarında bir ülkenin parlamentosuna yakışmıyor. Salonda birine çarpmadan yürümek, çatal bıçak gürültüsünü aşıp konuştuğunuz kişiye sesinizi duyurmak neredeyse imkansız. En az davetliler kadar Meclis personeli ve koruma bulunuyor salonda. İnsanlar açık büfelerin önünde uzun kuyruklar oluşturuyor. Tıka basa doldurulan tabaklar, devletin zirvesi ve yabancı konukların önünde bir güzel mideye indiriliyor. Cumartesi akşamı izdiham nedeniyle ayağı kayan bir korumanın, elindeki tabak ve içecekle beraber boylu boyunca yere kapaklandığını gördüm. Az daha kırılan bardak bileğini kesecekti. Daha fazla bir şey anlatmama gerek var mı? Böylesine özel ve anlamlı bir günün kutlaması bu şekilde olmamalı. TBMM bu tip organizasyonların nasıl düzenlenmesi gerektiği konusunda Cumhurbaşkanlığı'ndan yardım alabilir. Köşk'teki 29 Ekim resepsiyonlarında hiç böyle sorunlar yaşanmıyor.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA