• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
ZAFER ŞAHİN

Türkeş de Bahçeli'yi dinlemiş

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 01.01.2013, 00:00
Türkiye tıpkı bugün olduğu gibi dün de uzun kulaklar ülkesiydi.
Yakın tarihimiz ibretlik kategorisine rahatlıkla girecek sayısız tele-kulak skandallarıyla dolu.
Dünkü gazetelerde MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin yasa dışı dinlemelerle ilgili zehir zemberek açıklamalarını okurken, aklıma Necdet Pekmezci ve Nurşen Büyükyıldız tarafından kaleme alınan 'Ülkücüler' adlı kitaptaki bir anekdot geldi.
İşte size 22 yıl öncesinden o zamanki adıyla MÇP'yi karıştıran bir casus-kulak hikayesi.
Olayın kahramanları ülkücülerin efsanevi lideri Alparslan Türkeş, Devlet Bahçeli ve Muhsin Yazıcıoğlu.
Türkeş, 12 Eylül'de kapısına kilit vurulan MHP'yi yeniden diriltmek için canla başla çalışıyor.
Ancak onun siyasi yasaklı olduğu dönemde ülkücüler arasında ciddi görüş ayrılıkları belirmiş.
Devlet Bahçeli, Muhsin Yazıcıoğlu ve Muharrem Şemsek büyük bir parti içi iktidar mücadelesine girişmiş.
Yılların kurdu Türkeş, bu savaşın kaybedeninin MHP olacağının farkında.
Duruma müdahale etmek için böl-yönet taktiğine başvuruyor.
Amacı üç grubu birbirine kırdırmak ve ittifak yapmalarına engel olarak partide ipleri tamamen eline almak.
Tabii bunun için attıkları her adımdan haberdar olması gerekiyor.
Her üçünün makam odalarına gizli mikrofonlar yerleştiriyor.
Böylece tüm ekiplerin kendisi ve birbirleri hakkında ne düşündüğünü, hangi stratejileri izleyeceğini an be an öğreniyor.
Bununla da yetinmiyor, elde ettiği bilgileri kullanarak ekiplerin arasına iyice açıyor.
Bahçeli, Şemsek ve Yazıcıoğlu üçlüsü makam odalarında yakın dostlarıyla konuştukları her şeyin bir süre sonra parti içinde kulaktan kulağa yayılmasının önüne bir türlü geçemiyor.
Herkes en yakınındakinden bile şüphe etmeye başlıyor.
Ekipler arasında öyle bir güven bunalımı yaşanıyor ki, Türkeş'e karşı ittifak yapmayı akıllarından bile geçiremez hale geliyorlar.
Muhbir avlarından da sonuç çıkmayınca son çare Türkeş'in kapısını çalıyorlar.
Odalarında casus kulak olduğunu, parti merkezinde mutlaka arama yapılması gerektiğini söylüyorlar.
Hatta Bahçeli ve Şemsek birbirilerini casus kulakları odalara yerleştirmekle suçluyor.
Türkeş, hemen odaları arattırıyor.
Tabii aramayı odalara mikrofonları yerleştiren kişiler yapıyor.
Dolayısıyla casus kulaklar da bulunamıyor.
Bir süre sonra Yazıcıoğlu ekibi partiden ayrılıp BBP'yi kuruyor.
Bahçeli ise, Türkeş'in vefatından sonra partinin başına geçiyor.
Tek sebep bu olamaz ama o dinlemeler sayesinde parti bu krizi en az zararla atlatıyor.
Çok değil 9 yıl sonra MHP iktidar, Bahçeli de başbakan yardımcısı oluyor.
Bu hikayeden 'bazı dinlemeler iyidir' sonucu çıkarmak derdinde değilim.
Sonucu ne olursa olsun yasa dışı dinlemeler bir insan hakları ihlalidir.
Kimsenin kimseyi dinlemediği, huzurlu, mutlu ve barış dolu bir yıl sizinle olsun.
2013 hepimize iyilikler ve güzellikler getirsin.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA