• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
ZAFER ŞAHİN

Haritanın yırtılan yeri

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 12.03.2013, 00:00
Diyarbakır- Batman- Midyat ve Mardin...
Anadolu'nun 80'li yıllardan itibaren adı hep terör, kan ve gözyaşı ile anılan sorunlu bölgesi...
Hafta sonu Balkan-Anadolu Derneği'nin davetlisi olarak bu coğrafyayı gezdik...
12 Eylül zulmünün en yoğun şekilde yaşandığı Diyarbakır Cezaevi'nin karşısındaki çay ocağında dramatik insan öyküleri dinledik.
Midyat ve Mardin'de yan yana konumlanmış cami ve kiliselerden aynı göğe yükselen dualara şahitlik ettik.
Güneydoğu'ya bu yıl bahar biraz erken gelmiş, ağaçlar çiçeklenmiş...
30 yıllık savaşın tüm izlerini yüzlerinde taşıyan insanların yüreği kıpır kıpır...
Yaşlılar, gençler ve her köşe başından aniden önümüze fırlayan çocuklar...
Hepsi heyecanla ve özlemle barışı bekliyor...
"Bu kez olacak" diye başlayan cümlelerin ardından gelen 'ama'lara rağmen barıştan ümitli olmayan yok...
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, bölgedeki havayı, "Umutlu olmak dışında bir çaremiz yok" cümlesiyle özetliyor...
İzmir'den geldiğimizi duyan herkes, inanılmaz bir sıcaklık ve misafirperverlik gösteriyor...
'Faşist İzmir' yaftasını bu kente kolayca yapıştıranlara inat gerçekleştirilen gezi, Anadolu'nun barışa olan özlemini dindirme adına atılmış en önemli adımlardan biri oluyor...
Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu'nun "Kendi vatanımızda birbirimize yabancıyız, kendi insanımızı anlayamıyoruz" sözünü Balkan göçmenleri ve Diyarbakır'ın hüzünlü insanları aynı coşkuyla alkışlıyor.
Bu ülkede 30 yıldır ne Türkler ne de Kürtlerin birbirini anlamak adına en ufak bir çaba göstermediği düşüyor akıllara...
Keşke bunu daha önce yapabilseydik...
Belki bu kadar insan ölmez, Anadolu'nun kadim halkları birbirlerini düşman bellemezdi...
Ama hiçbir şey için geç değil...
Haritanın yırtılan yerini onarmak için hala vakit var...
Yeter ki, biz kardeşlerimizi anlamak ve sevmek için çabalayalım...
Gerisi zaten kendiliğinden gelecek...
Ne güzel demiş Sait Faik...
"Dünyayı güzellik kurtaracak...
Bir insanı sevmekle başlayacak her şey..."

Balkan Anadolu Derneği
Türkiye'de sayısı 100 bine dayanan dernekler içinde, işini hakkını vererek yapanların sayısı bir elin parmaklarını geçmez.
Onlardan biri de İzmir merkezli Balkan-Anadolu Derneği.
Koca koca siyasi partilerin oy hesabıyla sırtını döndüğü çözüm sürecine verdikleri destekle, adlarını tüm Türkiye'ye duyurdular.
İstismar edilmeye çok müsait bir konu olmasına hiç aldırış etmediler...
İzmir'le Diyarbakır arasına sağlam bir kardeşlik köprüsü kurdular...
'Barış sürecine destek öyle olmaz böyle olur' dediler...
İzmir Milletvekili Rifat Sait ile birlikte geçen yıl benzer bir geziyi Urfa'ya da yapmışlardı.
Bu defaki çok daha anlamlı ve bir o kadar da riskli bir döneme denk geldi...
Nevruz'a 10 gün kala bir sivil toplum kuruluşunun barış için Güneydoğu yollarına düşmesi, öyle hafife alınacak bir iş değildir...
Dernek yönetiminde tam bir doğu-batı sentezi hakim.
Başkan Ender Öztürk Balkan göçmeni...
Eşbaşkan Niyazi Gültekin Urfalı...
Asbaşkan Sebahattin Dönmez Uşaklı...
Batılısı, Doğulusu el ele vermiş, insanların kafasındaki ön yargıları kırmak için çabalıyorlar...
Yaptıkları barış için taşın altına elini koymaktan çok daha fazlası...
Göreceksiniz öncülüğünü yaptıkları bu sürece diğer STK'lar da birer ikişer dahil olacak...
Ama tarih her zaman olduğu gibi ilkleri yazacak...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA