Sosyolojinin babası olarak bilinen Auguste Comte, geçen yüzyılın başında "Demografi bir ülkenin kaderidir" demiş...
Giderek kendi içine kapanan ve ivme kaybeden İzmir'in kaderi de değişmesine izin verilmeyen demografik yapısı aslında.
11 yıldır İzmir'i yöneten Aziz Kocaoğlu, usta bir strateji ile kentin sosyolojisinin değişmesine müsaade etmiyor.
Kendi iktidarının devamının ancak İzmir'in emekliler ve öğrenciler şehri olarak kalması halinde mümkün olacağını düşünüyor.
Sıkıştığı yerde, "İzmir kamu yatırımlarından hak ettiği payı alamıyor" deyip topu Ankara'ya atıyor.
İstese elindeki devasa bütçeyle İzmir'e bir İzmir daha katabilir.(Yönettiği bütçe 12 bakanlığın toplam bütçesinden büyük)
İzmir'in gençleri işsizlikten kıvranırken o belediyenin kasasındaki paranın çokluğuyla övünüyor:
"11 senedir kimse benim ağzımdan para yok lafı duymadı, duymayacak. 24 saatte İzmir'e 3 milyar lira getirecek itibara sahibiz."
"Madem itibarınız bu kadar yüksek neden gençleri kahve köşelerinden kurtaracak istihdam yaratıcı projeler geliştirmiyorsunuz?" diye sormak lazım kendisine.
İyi eğitim almış, İzmir'e artı değer katacak pırıl pırıl gençler asgari ücretle çalışmamak ya da işsiz kalmamak için soluğu İstanbul'da alıyor.
İzmir'in yıllardır yerinde sayması biraz da yetişmiş ve nitelikli insan göçünü durduramamasından.
Siyaseten katılırsınız ya da katılmazsınız ama Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci'nin şu tespiti üzerinde durup bir düşünmek lazım:
"Bunlar İzmir ayrı olsun, Ege'den kopsun, kendi ufuksuzluğuyla baş başa kalsın istiyor. Çünkü böyle olursa İzmir onlara kalacak."
Bakanın yanıldığı bir şey var.
İzmir artık daha fazla Kocaoğlu'nun istediği kıvamda bir kent olarak kalmayacak.
Özellikle İstanbul-İzmir Otoyolu faaliyete geçtikten ve hızlı tren seferleri başladıktan sonra kentin sosyolojisi değişecek.
CHP içinde bu gerçeği Kocaoğlu dışında gören kimse yok.
Olsaydı onun İzmir'e ve CHP'ye hiçbir getirisi olmayan yönetim anlayışına bir 5 yıl daha tahammül etmezlerdi.
Kadroları önseçimde dolduracak
İzmir'in gençleri işsiz dedik.
Kentte en önemli istihdam kapısı büyükşehir ve ilçe belediyeleri.
Ancak oralarda işe kimlerin hangi kriterlere göre alındığı malum.
İlginçtir Başkan Kocaoğlu, personel açığı olmasına rağmen belediye şirketlerine alımları durdurmuş.
Tasarruf için böyle davrandığını düşünüyorsanız yanılıyorsunuz.
Kocaoğlu, kurnaz ve işini bilen bir siyaset adamıdır.
Önünde 2015 seçimleri için yapılması muhtemel bir önseçim var. Kendisine yakın isimleri seçtirmek için elindeki bütün kozları kullanacak. O kozların en büyüğü de delegelerin yakınlarına belediye şirketlerinde iş vaadi.
CHP'den milletvekili olmak için önseçime girmeye hazırlananlara duyurulur.
Kocaoğlu önseçimde 10 kaplan gücünde olacak.