• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Her yeni yıl yeni bir umut HÜROL DAĞDELEN

Her yeni yıl yeni bir umut

hurol.dagdelen@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 30.12.2016, 00:00

Çok heyecanlıydı Sevda... İçi içine sığmıyordu. O gün arkadaşlarıyla okulda yılbaşı kutlaması yapmış, neşe içinde geçen günün sonunda ödül olarak arkadaşından saç tokası hediye almıştı. Defalarca baktığını hatırlıyordu tokaya...
"Benim için bu, bana özel" demişti kendi kendine sık sık...
Ortaokul birinci sınıfta okuyordu genç kız... Yüreği, hayata attığı adımlarla eş gidiyordu. Yani, coşkulu, keyifli, umutluydu...
Birbiri ardına gelen şehit haberleri yüreğini acıtsa da, o umut doluydu...
"Ülkeme aşığım ben... Bu vatan için can veririm. Erkek olsam askere gider, cephede savaşırım.
Hayatımı kaybeden ve savaşan ağabeylerim için canım yanıyor.
Kuş olsam onların yanına gider moral verir, merhem olurdum" demişti bir gün sıra arkadaşı Dilek'e...
Sevda, duygusal bir insandı ama güleç yüzü her şeyin ilacıydı sanki...
Babası o yüzden onu, "Günışığım" diye çağırıyordu.

Eve girdiğinde annesi yemek yapıyordu, yılbaşı yemeği... Hemen çantasını odasına bırakıp, annesine yardıma koştu. Gergindi annesi, telaşlı ve üzüntülüydü... Oysa hayata umutlu bakmayı ondan öğrenmişti.
Bir şey vardı, evet bir şey... Canlarını sıkan, üzüntüye sokan...
Yüksek lisans yapan ağabeyi Ali'nin ise kapıdan girer girmez, hiç selam vermeden içeri seğirtmesi, daha da meraklandırmıştı Sevda'yı...
Annesine sordu önce... "Annem bir sıkıntı mı var, niye herkesin morali bozuk?"...
Annesi önce cevap vermedi ancak yavrusunun ısrarlı bakışları karşısında, "Ne olsun güzelim... Haberler iyi değil, yine şehit vermişiz...
Yüreğimizi yakıyor bu durum ama sen sakın umutsuz olma. Bu günler gelir geçer. O ana kuzuları, vatanları için can verdi. Sakın bunu unutma" deyiverdi...
Sevda'nın gözyaşları içine içine akıyordu, annesine belli etmedi yüreğinin nasıl yandığını...
Keyfi kaçmıştı ama yeni yıla girmek ona heyecan veriyordu. Hızla annesine yardım etmeyi seçti, az sonra babası gelecekti...

Akşam oldu sofraya geçtiler...
Babasının da yüzü asıktı ama belli etmemeye çalışıyordu. "Hadi evlat, koy bakalım yemeğimi... Bu gece senin güzel elinden yiyelim" dedi Sevda'ya...
Sevda, her zamanki gibi sessiz ama güler yüzlü tavrıyla babasının isteğini yerine getirdi ama aklına gelen bir şeyi de söylemeden edemedi:
"Babacığım bir şey isteyebilir miyim? Ben bu gece, şehitlerimiz için dua etmek istiyorum.
Bana katılırsanız çok mutlu olurum. Bizler için, geleceğimiz için can veren abilerimi anmak, onlara yalnız olmadıklarını hissettirmek istiyorum, olur mu?" Tüm bakışların üzerinde toplandığını hissetti. Önce babası kalktı yerinden kucakladı sevgili kızını...
"Haklısın yavrum haklısın, onlara yalnız olmadıklarını hissettirmemiz lazım" dedi. Sonra annesi kutladı onu ve de ağabeyi...
Sonra hep birlikte dua ettiler. Ardından da şu dilekte bulundular;
"Her yeni yıl, yeni bir umut.
Gelecek güzel günleri, evlatlarımıza boçluyuz."

Bu sahneler, uzun süredir hemen her evde yaşanıyor. Geçmişte, bizim çocukluğumuzda da, gençliğimizde de, bugün de... Dünyanın en güzel ülkesinde yaşıyoruz ama bizi hiç rahat bırakmıyorlar.
Birileri rahat yaşasın, ülkelerinde huzursuzluk olmasın diye, bizim gibi Atatürk'ün barışçıl ve çağdaş çizgisini benimsemiş milletleri karıştırmak için her şeyi yapıyorlar.
60 yıldır mücadele ediyoruz bu garabetle yıkamadılar, dimdik ayaktayız. Şimdi de yıkamayacaklar...
Unutmayın, çocuklarımız her şeyi biliyor ve çok yakından izliyor.
Bu yüzden, 'yeni bir umut'la gireceğimiz bu özel günde en güzeli kenetlenmek ve şehitlerimiz için dua etmektir.
Zira her yeni yıl, yeni bir umuttur...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA