Bu şiiri okuyunca hemen hemen birçok erkeğin içinde yaramazlık kokan bir gülümseme ile nostaljik bir rüzgarın esintisi hissedilebilir. Evet, birçok erkeğin hayatında bir Fahriye abla olmuştur. Tabii ki, illa da olması şart değildir. Ama olmuş olması da son derece olağandır.
Fahriye abla kimdir? Fahriye abla, özellikle ergenlik dönemlerinde her erkeğin tanışmış olabileceği bir eğiticidir. Bir erkeğin kadınlara karşı nasıl davranması gerektiğini öğreten bir öğretmendir. Nasıl konuşulması gerektiğini veya öpüşmeyi, sevişmeyi öğretir. Tabii ki bu ilk eğitim son derece önemlidir. Bu eğitimi almamış erkeklerin birçoğu kadınlar tarafından hödük olmakla suçlanabilir. Oysa Fahriye ablanın eğitiminden geçmiş olanlar kadın ruhundan anlar ve adımlarını doğru zamanda uygun biçimde atarlar.
Genel olarak kadın erkek ilişkilerinin ve özellikle cinselliğin dansetmeyle benzerliği çok fazladır. Bazen hiçbir eğitim almadığı halde çok güzel dansedenler olabilir. Ama genellikle dans eğitimi almış kişilerin dansetmesi çok daha güzeldir. Müziğin ritmine uygun olarak partneri ile uyum içinde doğru adımları atmak insanda çok hoş duygulara neden olur.Bazen de dans sırasında atılan yanlış adımlar kazalara neden olabilir. En basitinden partnerinizin ayağına basabilirsiniz.
Aynen bu dans eğitiminde olduğu gibi kadınlar dünyası ile ilişkiler üzerine Fahriye abla'nın eğitimi bir erkeğe çok önemli özellikler kazandırır. En önemlisi o genç erkeğin kendisine güven duymasıdır. Kendisine güven duyanlara genellikle diğer insanlar da daha kolay güvenirler.
Ancak laf aramızda erkeklerin yaşamında bir Fahriye ablanın olması ne kadar doğalsa kadınların yaşamında da bir Fahri Abi olabilir. Kadınlar tarafından genellikle deneyimli erkekler tercih edilir. Oysa birçok erkek genellikle deneyimli kadınlardan pek hoşlanmaz. Erkek egemen toplumlarda çifte ahlak standartlarından dolayı kadınların deneyimsiz olması istenir. Sonuçta Fahriye Abla'dan bahsetmek ve uğruna yazılmış şiirleri muzip bir duygu ile okumak son derece yaygındır. Fahri abi hakkında asla konuşulmaz. Adeta yok sayılır. Tabii ki, hakkında konuşulmasa da yok sayılsa da Fahri abilerin varlığı da bir gerçektir.
Bir senfoni de üvertür ne kadar önemli ise insanların karşı cins ile olan ilişkilerinde özellikle cinsel yaşamında da Fahriye ablaların veya Fahri abilerin önemi o kadar fazladır. Hepinize Ahmet Muhip Dranas'ın şiirindeki gibi hoş ve güzel duygulara neden olabilen ilişkiler dilerim.
FAHRİYE ABLA
Hava keskin bir kömür kokusuyla dolar,
Kapanırdı daha gün batmadan kapılar.
Bu, afyon ruhu gibi baygın mahalleden,
Hayalimde tek çizgi bir sen kalmışsın, sen!
Hülyasındaki geniş aydınlığa gülen
Gözlerin, dişlerin ve ak pak gerdanınla
Ne güzel komşumuzdun sen, Fahriye abla!
Eviniz kutu gibi bir küçücük evdi,
Sarmaşıklarla balkonu örtük bir evdi;
Güneşin batmasına yakın saatlerde
Yıkanırdı gölgesi kuytu bir derede.
Yaz, kış yeşil bir saksı ıtır pencerede;
Bahçende akasyalar açardı baharla.
Ne şirin komşumuzdun sen, Fahriye abla!
Önce upuzun, sonra kesik saçın vardı;
Tenin buğdaysı, boyun bir başak kadardı.
İçini gıcıklardı bütün erkeklerin
Altın bileziklerle dolu bileklerin.
Açılırdı rüzgArda kısa eteklerin;
Açık saçık şarkılar söylerdin en fazla.
Ne çapkın komşumuzdun sen, Fahriye abla!
Gönül verdin derlerdi o delikanlıya,
En sonunda varmışsın bir Erzincanlıya.
Bilmem şimdi hala bu ilk kocanda mısın,
Hala dağları karlı Erzincan'da mısın?
Bırak, geçmiş günleri gönlüm hatırlasın;
Hatırada kalan şey değişmez zamanla.
Ne vefalı komşumuzdun sen, Fahriye abla!
Ahmet Muhip DRANAS