Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Beştepe'de 15 Temmuz Şehitleri programında konuştu. Konuşmasına 15 Temmuz gecesi şehit olanlara Allah'tan rahmet dileyerek başlayan Erdoğan, şunları söyledi: "Askeri kamyonların, zırhlı araçların önüne dikilen her bir kardeşime şükranlarımı sunuyorum.
Çünkü karşılarındaki asker elbisesi giymiş vatan hainidirler. Çukurca'da yine kahraman askerlerimiz 8 teröristi öldürdüler. 16 Temmuz'dan itibaren demokrasi nöbeti tutan tüm vatandaşlarıma şahsım milletim adına şükranlarımı sunuyorum. Biliyorum ki, eşlerini, çocuklarını, tüm ailelerini, geleceklerini, umutlarını, her şeylerini geride bırakarak mücadeleye koşan erkek, kadın, gençlere ne desem eksik kalır. Rabbime beni böyle bir milletin evladı yarattığı için ne kadar hamdetsem azdır. Milletimize hakim olmaya değil hadim olmaya geldik. Önce bizi küçümseyerek milletten uzak tutmaya çalıştılar. Başaramayınca cezaevine attılar. Netice alamayınca siyaset yoluyla hizmet etmemizi engellemeye kalktılar. Sonunda işi 15 Temmuz gecesinde olduğu gibi canımıza kastetmeye kadar götürdüler. Bu fakirin canını alınca 80 milyonluk Türkiye'yi teslim alacaklarını sandılar.
KORKUYORLAR
Ülkeyi teslim alma hevesine katıldılar. Biz milletimizle birlikte ölümü göze alarak yola çıktığımızda bu nasipsizlerin yüreğine korku çoktan düşmüştü.
FETÖ'nün ruhlarını ve bedenlerini sattıkları şarlatanla birlikte çırpınışların eseridir. Bu alçaklar o gece kendilerince her şeyi hesap etmişler. Sadece Allah'ın hesabının tüm hesapların üzerinde olacağını düşünememişler. 15 Temmuz gecesine dair öyle hatıralar, arka plan hikayeler var ki, inanın üzerimizdeki yükün ağırlaştıkça ağırlaştığını hissediyoruz.
VATAN HAİNLERİ
Bakın Safiye kardeşimizi dinlediniz. Bakın orada kaç tane asker var, ellerinde silahlar var. Onlardan yoğurt olmaz. Terbiyesizler karşınızda tek başına birisi var, elinde silahı mı var. Hiçbir şey yok. O haliyle geliyor, siz ölümle tehdit ediyorsunuz. Yürek meselesi bu yürek, kürek değil. İster F-16 olsun ister silahlar yağdıran helikopterler olsun. İşte Sabri. Kendini tankın altına atıyor. Paletlerin arasına. Birinci tank geçiyor üzerinden, arkadan ikinci tank geliyor, oradan da çıkıyor. Hadi öldürseydiniz, niye öldüremediniz? O an gelmedikten sonra muktedir olamazsınız. Hele hele şehadete yürüyorsa hiç muktedir olamazsınız. Sevdiklerin yüreğine biliyorum o gece kor ateş düşüyordu. Sağ salim geri dönenlerin yakınları ise şehitlerin ve gazilerin acısıyla sevinçlerini göstermeye dahi imkan bulamıyordu. Darbenin bilançosu ortaya çıktığında bir kez da dillerimizden Ah be Anadolu! Şimdi her köşen ağlayan ana dolu... Kur'an-ı Kerim'in şehitlerimizle ilgili o aralar ayeti ezberledik değil mi: Allah yolunda öldürülenlere asla ölü demeyiniz.
Zira onlar diridirler lakin siz bilemezsiniz. Atalarımız ateş düştüğü yeri yakar diyorlardı. Ancak 15 Temmuz, şehitlerimizin ateşi sadece aileleri değil milletimizin tamamını yaktı yakıyor. Bundan sonra Çanakkale gibi 15 Temmuz'da her yıl anılacaktır.
UNUTTURMAYACAĞIZ
15 Temmuz bizim yeni Çanakkalemizdir, yeni Sakaryamızdır. Savaşların, işgallerin, sömürgelerin biçim değiştirdiği bir dünyada demokratik, ekonomik, siyasi ve ferdi özgürlüğümüz bizim elimizdeki en önemli fırsattır. Bizim bizden başka dostumuz yok. 15 Temmuz'u, FETÖ'nün ihanetini unutmayacağız, unutturmayacağız.