Bilge Başbakan İzmir'e geliyor

Başbakan Ahmet Davutoğlu, imaj şehir, ufuk şehir, zarif şehir ve istikbalin kalesi olarak tanımladığı İzmirimize geliyor.

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın toplu açılış töreninden sonra, AK Parti hükümetinin İzmir'e verdiği önemin başka bir göstergesi olan Konak Tünellerini de Başkanımız açacak. 2011'de Binali Yıldırım Bakanımızın çabalarıyla başlayan 1674 metre uzunluğunda iki tünelden ve bağlantı yollarından oluşan projenin maliyeti 310 milyon lirayı buldu. AK Parti hükümeti, gerek belediyelerin gerekse bazı kurumların davalar açarak engellemelerine rağmen Konak Tünellerini bitirmeyi başardı. "İzmir'e bakışımız parti rozetiyle değil, hizmet gözüyledir" diyen Yıldırım'ın haklılığı da kanıtlanmış oldu.

TÜRKİYE RUHSUZ DÜNYANIN RUHUDUR

Tüm mitinglerinde hem Türkiye'nin hem de dünyanın sorunlarına işaret eden Başbakanımız, egemen güçleri hak ve adalete davet ediyor. Onun zihin dünyasında Türkiye'nin dünyadaki rolünü, M. Foucault'un İran'da devrimin ilk günleri için kullandığı, "ruhsuz dünyanın ruhu" kavramıyla ifade edebiliriz. Zira iç politikada millet iradesinin hakimiyeti için mücadele eden Davutoğlu liderliğindeki AK Parti, dış politikada da milletimizin hissiyatına tercüman oluyor. Bu politik tutum, elbette bazı ülkelerin canını sıkıyor.

Hiçbir meşruiyeti olmayan darbeci mahkemenin, demokratik bir seçimde halkın oylarını alan Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi ve İhvan'ın önde gelen 106 yöneticisi hakkında verdiği idam kararı, insanlığın vicdanını yaralamıştır. Bu karar, darbecilerin zalimliğini, hukuk tanımazlığını tescilleyen ve Mısır demokrasisinde telafisi güç yaralar açan tarihi bir kara lekedir.

Mursi ve arkadaşlarının layık görüldüğü ceza, aynı zamanda sandığa, yani Mısırlıların iradesine verilmiş bir idam cezasıdır. Dünyaya yön veren güçler, Mısır'da demokrasinin ayaklar altına alındığı günlerde sergiledikleri çifte standardı, bu idam kararlarının uygulanmasını engelleyerek telafi etme yoluna gitmelidir. Peki, Türkiye dışında yüksek sesle tepki veren başka bir ülke var mı? Görüldüğü üzere maalesef yok.

BİZİM MUHALEFETİMİZ NE YAPIYOR PEKİ?

Mısır ve Suriye politikasında, Batılı güçlerin tanımladığı rolü kabul etmediği ve kendi milli politikamızı belirlediği için başta Davutoğlu olmak üzere AK Parti hükümetini acımasızca eleştiriyorlar. Ne için? Her coğrafyada demokrasinin tüm kural ve kurumlarıyla uygulanmasını talep ettiği için. Başka bir ifadeyle çifte standardı reddettiği ve milletlerin kendi iradelerine saygı duyduğu için.

Yüzyıllarca bölgenin hamisi olan Türkiye, elbette tarihsel mirasına ve rolüne sahip çıkacaktır. Bölgenin öncü ve lider ülkesi olan Türkiye'ye ve onun liderlerine de ancak böyle bir tutum yakışır.