İlk kez 8 yıl kadar önce Turkcell'in bir 30 Ağustos programında Kıbrıs'ta sahnelemiştik. Sonraki 30 Ağustos ve 29 Ekim'lerde aynı konseptle verdiğimiz birçok konser oldu.
"Seferberlikten Cumhuriyet'e" projemiz ilgi topladı.
Bu yıl İzmir ilçelerinin kurtuluş günleri için tasarladık projeyi. 1 Eylül'de Aliağa'dan başlayacak 17 Eylül'de Karaburun'da bitirecektik. 30 Ağustos'la birlikte hemen her gün bir konser.
Ne var ki 15 Temmuz darbe teşebbüsü ve ardından gelen terör olayları yine ilk etapta müzik projelerini vurdu ve önce "Projeye evet" diyen birçok Belediye ardı ardına "projeyi iptal" yolunu seçti...
Sonuçta Seferihisar, Urla ve Dikili'nin kurtuluş günlerinde sahne aldık.
Egelilerin sımsıcak ilgisi, başkanların içtenlikleriyle geçtiğimiz hafta gerçekleştirdiğimiz mini Ege turnesi bizi müzikseverlerle kucaklaştırdı...
Orkestramızı İzmir'de Zafer Çebi kurdu. Doğan Kospançalı ve Cengiz Çevik İstanbul'dan geldiler... İzmirli aile şirketi AZM ses, ışık, video wall, barkovizyon, sahne ve ulaşım hizmetiyle kusursuz bir destek verdi. Baba Mehmet, anne Yasemin, oğulları İbrahim ve kızları Ece harika bir görev anlayışıyla ekipleriyle birlikte bizi çok rahat ettirdiler...
Asistanımız Damla yine yanımızdaydı. İzmir'den ekibe katılan Elif Evrim Yazan, her adımımızı kayıtlara alıp çok başarılı bir sosyal medya hizmeti verdi. İzmir Hilton'dan görevlendirilen kuaför ve makyöz Soner, Aysun'a hiç stres yaşatmadı.
Kısacası sıkı bir ekiple tam bir profesyonel çalışma disiplini içinde gerçekleştirdik konserleri.
"Seferberlikten Cumhuriyet'e Türküler ve Şarkılar" projemize 50 yıllık arkadaşım Ümit Tunçağ da başarılı sunumlarıyla destek verdi. Her şey dozajındaydı ve 24 şarkılık repertuvarla 2 saatlik performansları tamamladık.
"Çanakkale İçinde" diye başlayan, seferberlik türküleriyle devam eden "Lüküs Hayat", "Otomobil Uçar Gider" gibi 30'lu, 40'lı yılların unutulmayan şarkılarını içine alan, coşkulu marşlarla milli duyguları şahlandıran, 70'li, 80'li yıllardan iz bırakan şarkılarla ve bestelerimizle günümüzün "Bağdat"ına kadar uzanan repertuvarımıza binlerce kişinin eşlik etmesi çok güzeldi...
Konserler sonrası müzikseverlerle fotoğraf çekme seansları ve gecenin bitiminde dostlarla gerçekleştirilen sohbetler tüm yorgunluğumuzu alıp götürdü...
Dikili konserimizde büyük bir sürprizle karşılaştım. Ortaokulu okuduğum Özel Türk Koleji'nde resim hocam olan ressam Güven Zeyrek de konserdeydi. Onun İstanbul'da açtığı resim sergilerini takip ediyordum.
Yazlarını Dikili'de geçiriyordu ve konsere geleceğimizi duyunca bana bir sürpriz hazırlamıştı. Finalde Belediye Başkanı Mustafa Tosun'un davetiyle sahneye geldi ve çok güzel bir resmini bana armağan etti. Onun da benim de duygularımızın şaha kalktığı bir an yaşadık. Konser sonrası yemek ve sohbet faslında Başkan'dan duyduklarım, Dikili'nin geleceğiyle ilgili çok güzel haberlerdi. Birkaç yıl içinde Dikili'nin büyük sıçrama yapacağını müjdeleyebilirim...
Seferihisar'ın Tunç Soyer Başkanı ve Urla'nın Sibel Uyar Başkanı da çok karizmatik, enerjik ve mücadeleci başkanlar. Her ikisi de ilçelerinde seviliyor ve çok başarılı projeler hazırlıyorlar.
Bu turne canım İzmir'imin ilçelerini daha yakından tanımamı sağladı.
Şimdi yeni sezonun hazırlıkları başladı. Önce barış ve huzur dolu günler, sonra da müziğimizi ve konseptlerimizi paylaşabileceğimiz güzel konserler.
İnşallah...