FED'e bağlı "Federal Açık Piyasa Komitesi" her toplantı sonrasında önce kısa bir basın açıklaması ve yaklaşık üç hafta sonra da verdiği kararların detaylarını daha doğrusu toplantıda Komite üyelerinin neler düşündüklerini içeren bilgilerden oluşan toplantı tutanağını kamuoyuna duyuruyor. Her fırsatta dile getirmeye çalışıyorum; piyasa aktörleri düzenli toplantılar sonrası gerek başkanın gerekse kısa duyurudan çok farklı bilgiler varmış gibi sabırsızlıkla ve yapay heyecanla bu tutanakları bekliyor.
Tutanaklarda açıkçası piyasa aktörlerinin almaya çalıştığı şu detay sinyaller olabiliyor. Komite üyeleri faiz artırımı için zamanlamayı nasıl öngörüyorlar? Daha açık Komite üyeleri normalleşme sürecine hangi perspektiften bakıyorlar sorusunun yanıtını arıyoruz tutanaklardan. Bir de Açık Piyasa Komitesi üyelerinin faiz artırımının hangi dozajda yapılmasını tahmin ettiklerini satır aralarından okumaya çalışıyoruz.
29-30 Nisan tarihli toplantının tutanakları iki gün önce duyuruldu. FED'in web sitesinde yer alan 11 sayfalık tutanaktan ön plana çıkan iki kritik konu var. Birincisi fonlama faiz oranı artırımının olası zamanlaması, ikincisi faiz artırımına başlandıktan sonra hangi ölçüde faiz artırımının olacağı. Bir daha hatırlamamızda fayda var. Çünkü piyasa hareketlerine yön veren en hayati konu bu ikisi; eğer sinyaller artırımının geç ve sonrasının zamana yayılacağını yani şahin olmayacağının sinyalini veriyorsa zamanı değerlendirip risk faktörü bir süreliğine göz ardı edilebiliyor. Dolayısıyla, olası risklere karşın menkul kıymetlerden ya da emtialardan çıkmış ve likit pozisyona dönmüş dolarlar hızlı bir şekilde alım için uygunluk durumuna göre hisse ve tahviller, aynı zamanda emtia ve kıymetli madenlere yöneliyor. Aslında piyasalarda gözlemlediğimiz bu tepkiler toplantı sonrası tutanaklar gibi, Komite üyelerinin kararlarını etkileyecek istihdama, büyümeye ve enflasyona yönelik öncü göstergelere göre de ortaya çıkıyor.
KRİTER UYGUN DEĞİL!
KRİTER UYGUN DEĞİL!
29-30 Nisan toplantısına ait tutanağın verdiği işaretlere de kısaca değinelim...
Komite faiz artırımı için dikkate aldığı 3 kriterle ilgili yaklaşık bir yıldır benzer tespitler yapıyor. Birinci kriter büyüme... Ekonomik aktivitelerdeki genişleme ılımlı seyrediyor. Hatta son çeyrek büyüme oranı yüzde 0.2'nin altı çiziliyor. İkinci kriter enflasyon... Biliyorsunuz FED enflasyon için yüzde 2'lik bir hedef koymuştu. Şu anda enflasyon uzun vadeli yüzde 2'lik hedefin oldukça altında. Son tutanakta enflasyonla ilgili farklı bir vurgu da yapılmış; enflasyonun düşük seviyede seyretmesinde enerji fiyatları etkili oluyor. Yani enflasyonun geldiği makul seviyeler iç talep ile ilintili değil, iç talep seviyesinde bir gerileme yok. Enerji fiyatlarının ters dönmesi durumunda enflasyon da yükselebilir. Üçüncü kriter işgücü iyi gidiyor bu arada. İşsizlik oranı dolayısıyla atıl işgücü azalıyor.
Sözün özü FED aynı sinyalleri yolladı ve faiz artırımının Haziran sonrasına kaldığını ima etmeye çalıştı. Hadi piyasa aktörleri at koşturmaya devam edin. Katmerli kazançlar sizleri bekliyor.