• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Piyasalar neden iyimser? CAHİT SÖNMEZ

Piyasalar neden iyimser?

cahit.sonmez@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 20.06.2017, 00:00

Aslına bakarsanız piyasaların pek de iyimser olduğunu söyleyemeyiz. Sadece iyimser olmak için nedenler üretiyorlar ve argümanlarını bunların üzerine inşa etmeye çalışıyorlar. Durum böyle olunca piyasaları olumsuz etkileyecek faktörleri de görmemezlikten geliyorlar.
Son FED toplantısı sonrası gerek basın açıklaması gerekse Başkan Yellen'ın üzerine vurgu yaptığı bazı noktalar piyasalarca özellikle görmemezlikten gelinmiş gibi...
Bu noktalara geçmeden FED'in geçen hafta yaptığı toplantıda neleri önemsediğini hatırlayalım. Tabi bizim Merkez Bankasının da...
Biliyorsunuz FED'in hemen ardından Merkez Bankası da olağan toplantısını yaptı.
FED faiz kararında göz önünde bulundurduğu 3 temel göstergenin tamamında revizyon yaptı. Büyüme hızı ve işsizlik oranlarını yukarı çekerken, enflasyon oranını düşürmeyi tercih etti. Zaten piyasaların en çok takıldığı düzeltme de enflasyonun aşağı çekilmesi idi. Aslında çelişki var gibi...
Tüketici enflasyonunun yüzde 1,9 seviyesinde olacağını tahmin etmişti Mart ayında. Aynı şekilde çekirdek enflasyonun da yüzde 1,9'larda seyredeceğini tahmin ediyordu. Geçen hafta tüketici enflasyonu beklentisini yüzde 1,6'ya, çekirdek enflasyon da yüzde 1,7'ye indirdi.

ÇELİŞKİ NEREDE?

Çelişki şurada; madem enflasyonun düşeceğini öngörüyorsun, bu durumda nasıl şahinleşeceksin? Enflasyonun düşmesi durumunda parasal sıkılaştırmaya gitmek öyle kolay mı? Başkan Yellen ise "enflasyondaki aşağı yönlü trendin tamamen geçici olduğu, dolayısıyla kısa süre içinde yeniden yönünü yukarı çevireceği" tezini savundu. Piyasa aktörlerinin iyimserliğini dayandırdıkları argüman işte bu çelişki... Nasılsa enflasyon düşmez FED de faiz artıramaz.
Büyümeyi yüzde 2,1'den yüzde 2,2'ye çıkardılar. İşsizlik oranını da yüzde 4,5'den 4,3'e düşürdüler.
Gelecek yılda büyüme yüzde 2,1, işsizlik yüzde 4,2 ve enflasyon da yüzde 2 seviyesinde gerçekleşecek.
Nokta grafiğe göre bu yılsonunda Federal Fonlama oranı 8 üyeye göre yüzde 1,25-1,50 aralığında, gelecek yıl ise 11 üyeye göre yüzde 2,25'in üzerinde olacak. Yani seneye de en az 3 faiz artırımı öngörülüyor üyeler tarafından...
Piyasaların yukarıda özetlediğim çelişkiye sarılmalarını ve bu yüzden tepki vermemelerini fırsat gören Merkez Bankası haklı olarak faizleri aynı seviyede tuttu. Politika faiz oranı yüzde 8'de, marjinal fonlama oranı yüzde 9,25'de, geç likidite faiz oranı da yüzde 12,25'de kaldı. Merkez Bankası, dış talebin büyümeye katkı yapması, iktisadi faaliyetlerin güçlenmesi, gıda fiyatlarında kısmi düzelmelerin ve maliyet yönlü olumlu gelişmelerin gerçekleşmesi gibi konulara dayandırdı faiz kararını...

İKİ KRİTİK KONU!

Gelelim piyasaların görmezden geldikleri noktalara...
Birincisi, büyük oranda gelişmekte olan piyasaların durumlarını faiz kararlarında dikkate almayacak FED...
Birkaç yıl önce bu faktörü de dahil etmişlerdi. Net bir şekilde sizlerin yabancı para borçlarınızın hacmi bizi ilgilendirmiyor demek istiyor Başkan Yellen... Konu açılmışken bir hatırlatma yapalım; Türkiye'nin döviz açık pozisyonu 200 milyar dolar.
Yani dolar yükümlülüğüne karşın TL varlığı var finansal kurumların... Kısa vadeli dış borçlarda Merkez Bankasının döviz rezervinin üstünde...
İkincisi, FED dolar havuzunun tıpasını çok az gevşetecek ve havuzdan her ay yaklaşık 50 milyar dolar boşalacak. Bu da yıllık 600 milyar dolarlık likiditenin çekileceği anlamına geliyor. Oysa piyasaların beklentisi 250 milyar dolar civarında idi. Piyasa aktörlerinin iyimserliklerinde ne kadar haklı olabilecekleri yorumunu sizlere bırakıyorum...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA