• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Büyüme verilerinin vermiş olduğu mesajlar CAHİT SÖNMEZ

Büyüme verilerinin vermiş olduğu mesajlar

cahit.sonmez@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 02.09.2020, 00:00

Her ne kadar bu yılın ikinci çeyreğinde yüzde 10 civarında küçülmeyi öngörüyor olsak da verilerin detaylarını merak ediyorduk. Gerek üretim gerekse harcamalardaki açığa çıkan veriler Türkiye ekonomisinin performansı ile ilgili daha detaylı bir resim çıkaracaktı karşımıza. Kısaca verilere göz atalım ardından verilerin derinlemesine analizini yapalım.
Bu yılın ikinci çeyreğinde Türkiye ekonomisi yüzde 9,9 oranında küçülmüş.
Yani geçen yılın aynı çeyreğine göre "Gayrisafi Yurtiçi Hasıla" yüzde 9,9 aşağı gelmiş. Daha açık bir ifade ile daha az üretim ve daha az tüketim gerçekleşmiş Nisan, Mayıs ve Haziran döneminde.
Çok normal bir sonuç... Tüm dünyada olduğu gibi hiç beklenmedik pandemi sorunu devreye girince resmen küresel ekonomi durma noktasına gelmişti. Sonra şokun atlatılması ve Haziran başında normalleşme adımlarının atılması ile ikinci çeyrek 3 ayrı performansla tamamlandı.
Nisanda belirgin bir geriye gidiş, Mayısta kısmen toparlanma ve Haziranda ise sıçrama görüldü. Aynı zamanda pandeminin sektörler üzerindeki etkisinin oldukça orantısız olması da dikkat çeken bir gelişme idi. Örneğin tarım sektörü yüzde 4 büyüme yakalarken, sanayi yüzde 16,5 ve hizmet sektörü yüzde 25 küçüldü. Hizmet toplamda bu oranda küçülürken alt kırılımında yer alan telekomünikasyon büyüdü.

İÇ TALEP CANLANDIRILDI
Küresel ekonominin sergilediği ortalama büyüme oranının üstünde bir performans gelmesinde en önemli etken kredi hacminin aşırı yükselerek iç talebin canlandırılması oldu. Yani hanehalkı tüketimlerinin belirgin artışı ekonomiye ivme verdi. Zaten bu süreçte tüm ekonomi yönetimleri iki temel politikaya başvurdular; kredi kanallarının genişletilmesi ve kamu kesimi tarafından doğrudan transferler. Pandemi şoku ile başlayan tersine küreselleşme süreci ister istemez tüm ülkeleri iç talebe yöneltti. Dış talebin büyümelere katkı yapmayacağı ortadaydı.
İç talepte ancak özel ve kamu kesiminin tüketimi ile canlanabiliyor. İşte bu yüzden Merkez Bankası parasal genişlemeye giderek gerek likidite yönetimi gerekse faiz indirimi ile bu süreci destekledi.
Mesajlar şöyle... Tamamen iç talep ile bu rakama ulaşılmış ve net ihracat yaklaşık 6 puan olumsuz etki yapmış.

3. ÇEYREKTE DE GÖRÜLECEK
■ Merkez Bankası'nın gevşeme yönünde aldığı önlemlerin etkisi 3. çeyrekte de görülmeye devam edecek. Bu sayede sanayideki derin daralmanın çok büyük kısmı 3. çeyrekte geri alınabilecek. İktisadi Yönelim Anketinden firmaların ileriye yönelik aldıkları sipariş hacmi, elektrik üretimi, ihracattaki toparlanma gibi indikatörlerden gelen sinyaller de bu tezimizi destekliyor.
■ V şeklinde toparlanma formasyonu belirecek 3. çeyrek verileri sonrası. Ancak Merkez Bankası'nın yakın zamanda başladığı finansal sıkılaştırma yukarı yönlü patikanın sekteye uğrama olasılığını yükseltiyor. Yani V'nin sol çizgisi ve sağ çizgisinin az bir kısmı tamamlanacak buna karşın devamının nasıl geleceğini zamanla tahmin edebileceğiz.
■ 3. çeyrek büyümesi ile firmaların nakit akışlarında ve dolayısıyla bilançolarında daha belirgin bir düzelme gözlemleyeceğiz.
■ Merkez Bankası'nın son haftalarda finansal istikrarı sağlamak amacıyla zorunlu olarak attığı sıkılaştırma adımları sonucu yılın son çeyreğinde iç talebin etkisi büyük oranda sıfırlanacak.
■ Görüldü ki düşük faizler yatırımların canlanmasında yetersiz kalıyor. Firmaların yatırım yapmaları için tüketimin devamlılığından emin olmaları ve daha da önemlisi güven duymaları gerekiyor. Son veri sonrası 2020 yıllık büyüme oranı çok büyük olasılıkla yüzde -1 ile -2 aralığında kalır.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA