Türkiye'yi 15 Temmuz darbesiyle kana bulayan FETÖ, bugün tartışmasız dünyanın en tehlikeli terör örgütüdür. Ancak, hala bazı haber ve yorumlarda FETÖ elebaşı Fetullah Gülen ve örgütü İslam'la ilişkilendiriliyor. İlkokul mezunu bir vaiz olan elebaşı Gülen için 'imam', 'İslam alimi' ifadesi kullananlar bile oluyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün yaptığı açıklamayla Gülen'in gerçekte ne olarak nitelendirilmesi gerektiğini net bir şekilde ortaya koydu. FETÖ ile irtibatı ve darbe teşebbüsünde rol aldığı gerekçesiyle İzmir'de tutuklanan Papaz Andrew Brunson'un vatandaşı olduğu ABD tarafından ısrarla talep edilmesini değerlendiren Erdoğan, sözü FETÖ elebaşına getirdi. Erdoğan, "Diyorlar filanca papazı bize verin. Bir papaz da sizde var. Siz de onu verin, yapalım yargıda şeyini size verelim. 'Yahu onu karıştırma' ne demek? Sizde yargı var, bizde yok mu? Kaldı ki bizdeki yargılanıyor, sizde yargılanmıyor. Sizin vermeniz çok daha rahat" dedi.
Erdoğan'ın Gülen için kullandığı "papaz" ifadesi tam isabet oldu. Diyanet İşleri eski Başkanı Mehmet Görmez'in de ifade ettiği gibi Gülen'in amacı İslam'la Hristiyanlığı birleştirmekti. Böylece ortaya yeni bir din çıkaracaktı.
Gülen, İslam'la Hristiyanlığı yakınlaştırmak için İslam'ın bazı inanış ve değerlerini o kadar çarpıtmıştı ki, Hz.İsa'nın babasının Hz.Muhammed (s.a.s) olduğunu bile iddia ediyordu.
Oysa, Hz. İsa'nın mucizevî bir şekilde babasız olarak dünyaya geldiği Kuran'da açıkça ifade ediliyor. Gülen'in İslam'da yapmaya çalıştığı tahrifatın detayları Diyanet İşleri Başkanlığı'nın hazırladığı raporda yer alıyor.
KİLİSENİN GİZLİ EVLADI
Gülen, İslam ve Hristiyanlığı birleştirme çalışmasını "Dinlerarası Diyalog" kılıfı içinde yürütüyordu.
Bu çerçevede 9 Şubat 1998'de Vatikan'da Papa 2. Jean Paul'le görüştü. Papa, bu görüşmeden 12 gün sonra atadığı 20 kardinal yanında 100 yıla yakın süredir kullanılmayan 'in pecture' uygulaması ile ismini açıklamadığı iki gizli kardinal atadı.
Atanan gizli kardinallerden birinin Gülen olduğu iddia edildi.
İzmir Cumhuriyet Savcısı Zafer Dur tarafından hazırlanan FETÖ iddianamesinde de bu iddiaya yer verildi. İddianamede ayrıca FETÖ'nün darbe girişimine yönelik soruşturma kapsamında kapatılan Aksiyon Dergisi'nin, 10'uncu yıl özel sayısının "İnsanlık Onu Bekliyor Hz. İsa" kapağıyla çıkmasına da dikkat çekildi.
ALTINDAL'IN ÖLÜMÜ ŞÜPHELİ
İddianamede, Fethullah Gülen'in Edirne'de vaizlik yaptığı tarihlerde kiliseye yazdığı iddia edilen mektubunun önemli olduğu da kaydedildi. İddianamede, FETÖ liderinin "Vatikan'ın gizli kardinali" olduğu üzerinde araştırmalar yapan ve "Vatikan ve Tapınak Şövalyeleri" isimli kitabı yazan Aytunç Altındal'ın ölümü de şüpheli olarak nitelendirildi.
Altındal'ın kızı Yonca Bayrak da babasının ölümünün şüpheli olduğunu savunarak o dönemde zehirlenme şüphesiyle suç duyurusunda bulunmuştu. Altındal'ın FETÖ tarafından kanser hücresi enjekte edilerek öldürüldüğü öne sürülüyor.
CIA ajanı Graham Fuller ve FETÖ'yü kurgulayanların amacı sadece Türkiye'de iktidarı ele geçirmek değildi. Amaç, Türkiye'yi sadece iktidarıyla değil tamamen ele geçirmekle birlikte tüm dünyada İslam ve Hristiyanlık karışımı yeni bir din ortaya çıkarmaktı. O yüzden bir yandan Türkiye'de devlet ele geçirilmeye çalışılırken diğer yandan tüm dünyada okullar açıldı. Amaç, bu okullarla kurulmak istenen yeni dinin tohumlarını atmaktı.
Ancak, herşey istedikleri gibi gitmedi.
Silahlı terör örgütünün karşısına Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Türkiye Cumhuriyeti devleti çıktı. FETÖ ile başlatılan mücadele örgüte o kadar zarar verdi ki, dış güçlerin desteğiyle alel acele giriştikleri askeri darbeyle Türkiye'yi işgal etmeye çalıştılar.
Eğer, Türk devleti üzerlerine kararlılıkla gitmeseydi, adım adım Türkiye'yi teslim alacaklardı. Ardından dünyada kuracakları yeni bir dinle İslam'a çok daha büyük zararlar vermeye çalışacaklardı. Darbe girişimiyle tüm çirkinlikleriyle deşifre oldular. Dünya da er ya da geç bu hain örgüte hakettiği muameleyi yapmak zorunda kalacaktır.