Sayıştay, Büyükşehir Belediyesi'nin İzmirli firmaları dışlayıp davet ettiği Tuncelili firmaya verdiği 21 milyon 165 bin liralık menfez yapım ihalesini usulsüz buldu. Sadece 2021 yılı ödemeleri için 1 milyon 375 bin lira kamu zararı tespit eden Sayıştay denetçileri, belediyeden bunun "izahını" istedi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi, Narlıdere Narkent sitesinin bulunduğu alandaki istinat duvarının yıkılmasının ardından 8-9 ay sonra İhale Kanunu'nun "acil" durumlar maddesine dayanarak "pazarlık" usulü ile ihale yaptı. Ankaralı Sekoya Taahhüt Mühendislik firması istinat duvarının yeniden yapılması işini 30 milyon 235 bin liraya üstlendi. Yeni Asır olarak bu haberi dün siz okurlarımıza sunduk.
Afetten aylar sonra acil durumlar için kullanılan pazarlık usulü ile çıkılan bu ihale akıllara geçtiğimiz Haziran ayında Yeni Asır olarak gündeme taşıdığımız İzmir'de bazı bölgelerde menfez ve yaya köprüsü yapım ihalesini getirdi.
TUNCELİLİLERE VERDİLER
İzmir Büyükşehir Belediyesi, o ihaleye de sel afetinden 4.5 ay sonra çıkmış ve sanki İzmir'de menfez ve yaya köprüsü yapabilecek firma yokmuş gibi hep başka kentlerden firmaları davet etmişti.
İhaleyi de 21 milyon 165 bin liralık teklif sunan Tunceli merkezli Rengi İnşaat ve iş insanı Mustafa Singer'in kurduğu ortaklığa vermişti. Biz de "İzmir'de bu işi yapacak firma ve işadamı mı yok mu da bu ihaleye hep başka şehirlerden firma davet ettiniz?" diyerek 20 Haziran 2021'deki haberimize "Skandal ihale" başlığını atmıştık. İşte şimdi, bizim tepki gösterdiğimiz o ihalenin Sayıştay'ın radarına da takıldığı ortaya çıktı.
YENİ ASIR ŞOK RAPORA ULAŞTI
Yeni Asır, Sayıştay denetçilerinin hazırladığı o sorgu raporuna ulaştı.
Raporda denetçiler, dönemin Belediye Genel Sekreteri Buğra Gökçe, Genel Sekreter Yardımcıları Eser Atak ve Özgür Ozan Yılmaz'ı sorumlu göstererek bu ihaleyle ilgili 2021 yılında yapılan ödemelerde tam 1 milyon 372 bin lira kamu zararı tespit etti. Bu da ihale için 2022 yılında yapılan ödemelerde ortaya çıkacak olan da hesaba katıldığında toplamda 5-6 milyon liralık bir kamu zararı oluşacağı anlamına geliyor.
Üstelik Sayıştay denetçileri sorgu raporunda Büyükşehir bürokratlarına adeta ders de vermiş. Denetçiler, "açık usul" ile yapılması gereken bu ihaleye gerekli şartlar oluşmadığı halde 21/B maddesi çerçevesinde pazarlık usulü ile çıkılmasının yanlış olduğunu vurguladı.
Dosyada ihaleye İzmir'de 2 Şubat 2021'deki yoğun yağışın ardından yaşanan sel felaketi gerekçe gösterilerek bu madde üzerinden çıkıldığının kaydedildiği raporda, bu ihalenin 15 Haziran 2021'de yani afetin meydana gelmesinden 4.5 ay sonra gerçekleştirildiğine dikkat çekildi. Kazanan ortaklığa yer tesliminin de afetten 5.5 ay sonra yapıldığına işaret edilen raporda, bu yüzden ihale için kanunun 21/B maddesinde belirtilen aciliyet ve doğal afet gibi şartların oluşmadığı vurgulandı.
Raporda belediyenin 18 Eylül 2009'da çıktığı ve kendi şirketi İZBETON'a 2.3 milyon liraya verdiği "ulaşım yollarında asfalt kaplanması, yol ve inşaat bakım onarım yapılması işi" ihalesine de atıfta bulunuldu. Bu ihalede iş bitiminin 4 Ağustos 2022 olduğu kaydedilen raporda, iki ihalenin de imalat kalemlerinin aynı olduğu vurgulandı.
ZARARIN İZAHI İSTENDİ
Rengi İnşaat-Mustafa Singer ortaklığına verilen bu işin de İZBETON'un yükleniminde bulunan iş kapsamında yaptırılabileceğini vurgulayan Sayıştay denetçileri, "Kanunun 21/B maddesinde belirtilen şartları taşımadığı halde pazarlık usulü ile ihaleye çıkılması sonucu kamu kaynağının azalmasına sebebiyet verilmiş olup toplam 1 milyon 372 bin 830 lira kamu zararına neden olunması izah edilmelidir" ifadesini kullandı.
SORUMLULARDAN TAHSİL EDİLMELİ
Denetçiler kamu zararının hesabını sorarken biz de buradan Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'e soralım: Neden İzmirli firmaların da yapabileceği işleri şartları oluşmadığı halde kanunun arkasından dolanarak "acil" kılıfıyla yapıp başka şehirlerdeki firmalara veriyorsunuz? Usulsüz ihalelerle İzmir'in parasını neden böyle har vurup harman savuruyorsunuz? Bunun altında nasıl bir hesap güdüyorsunuz?
SON NOT: Sayıştay'ın bu sorgu raporu akıllara şu soruyu da getirdi: Acaba Narlıdere'deki istinat duvarı için pazarlık usulü ile çıkılan ve 30.2 milyon liraya Ankaralı firmaya verilen son ihale de 2022 yılını kapsayan Sayıştay raporunda bu şekilde yer alır mı?