• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Adı vardı ama kendi yoktu FİLİZ ÖZKOL

Adı vardı ama kendi yoktu

filizozkol@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 15.10.2018, 00:00

Yazıma aşağıdaki bir alıntıyla başlamak istiyorum. Ne yazık ki bir çoğumuzun özlemle yaşamak isteyip de yaşayamadığı duygularla..
Kız çocukları ve babaları arasında kimsenin anlayamayacağı özel bir bağ vardır.
İkisinin arasındaki ilişki herkesten daha farklıdır ve bunu onların dışında anneler dahil kimse anlayamaz. Kendi ayaklarınız üzerinde durmaya başladıktan sonra belki de en ateşli tartışmaları onunla yaşarsınız.
Ama ikinizde bilirsiniz ki bunların hepsinin sebebi, babanızın sadece sizi korumak istemesidir.
Belki de şu satırlar bunun en iyi özetidir:
Baba ne kadar sağlamsa kızı o kadar dik durur, Baba ne kadar gülerse kızı o kadar hayat saçar, Baba ne kadar hayattaysa kızı o kadar yaşar.

HÜZÜNLÜ BİR SES

Bazılarımıza bu duygular maalesef çok uzak. Ilık bir İstanbul öğleden sonrası.
Uzun yürüyüşlerin dinlenme molalarının biri. Bebek parkında bir kanepe, genç bir kız ve ben. Belki de ikimiz aynı anda aynı şeyi düşünüyoruz ve birbirimize gülümsüyoruz.
Karşımızda bir baba, kız sevgiyle birbirlerine sarılmışlar ve ikimiz de hüzünle izliyoruz.
Genç kız sessizliği bozuyor. Hüzünlü bir sesle "Benim hiç babam olmadı. Sadece adı vardı. Annemin anlattıklarıyla şekilleniyor gözlerimde. Hayal meyal derler ya. Yine de tam anımsayamıyorum" diyor.
Gözlerim doldu.
Ne çok şey anlatmak istedim onun küçücük dünyasının içinde dolaşmak ve aramızdaki yıllara rağmen bazı duyguların ve yaşanmışlıkların benzerliklerinin hep aynı olabileceğini.
Bazen olmayınca olmuyor işte. Kader ve nasip denen şeyin önüne geçilmiyor.
Annemin ilk evliliğinin bana göre hayal kırıklığı ile sonuçlanmasında kimsenin suçu yoktu. Hele bir kız çocuğunun hiç..
Beş altı yaşlarımı anımsıyorum. Çocuk yaşımızın ve psikologların en çok önem verdiği dönemleri. Hiç görmediğim bir baba. Sadece ara sıra adı geçiyor. Öfkeli bir şekilde kurulan cümlelerin arkasındaki soruları soramıyorsun. Korkuyorsun. Seni hayata bağlayan tek enerji anne ve onun da nefret ettiği, senin deliler gibi merak ettiğin bir kişi BABA.. İçinde tadamadığın bir sevgi ve özlem var. Ama yasaklı.
Konuşulması büyük bir hata. Yanlışlıkla "Anne, babam nasıldı" cümlesinin getirdiği haftalar boyu öfkeleri. "Baban gibi bakma, baban gibi yürüme. Babası kılıklı ne olacak" cümlesinin altında; küçük bir kız çocuğuna yüklenen ağırlıklar.

BİR GÜVERCİN GİBİ

Kızlar doğuştan anadır. Onlar sorumluklarıyla doğarlar. Anne ve babaları arasında barış güvercinleridir. Kadın erkek ilişkilerini yakından izleyerek büyürler. Hepsi birer "Küçük kadınlardır." "Anneni mi, babanı mı daha çok seviyorsun" sorusuna babasız kızlar hasret duyarlar. Hayallerindeki babalarıyla bitmeyen diyologları vardır. Babası olamayan kız çocukları kanadı kırık bir güvercin gibidirler. Kocaman bir kadın oldukları zaman bile hep kız çocuğudurlar. İçlerinde duygular hiç büyümez. Eşlerinde ve sevdiklerinde aradıkları hep "BABA" şevkatidir.
Sevdikleri adamlara hep fedakardırlar.
O adamlar asla sahip olamadıkları ve eksik kaldığı duyguları yaşatan babalarıdır. Hiçbir zaman özgür yaşayamazlar. Ona kızan, bağıran ve seven bir erkeğin adı koca olabilir ama derinliklerde güçlü bir babadır.
Belki de bu yüzden birçok kadın kendini üzen erkelerin peşinde koşarlar. Baba ve koca figürü sevecen otoriter ve serttir.
Velhasıl babasız "Kız çocuğu" olmak zordur. Hayata, 1-0 eksik başlarlar ve tüm hayatları boyunca aradaki bu farkı tamamlamaya çalışırlar. Tüm babasız kızlara sevgilerimi gönderiyorum. Mutlu haftalar.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA