Çocukken çok yapardık 1 Nisan şakası. İnsanları şaşırtacağına inandığımız bir olayın olduğunu sevdiklerimize söyleyerek, verdikleri tepkilere gülerdik. Aslında şaşırmalarının nedeni olmayacağına inandıkları bir haberi duymalarıydı. İmkansız demeyelim de mümkün olmayan diyelim. Ya da gerçekleşmesi zor, zaman alacak bir olay.
Gelin biz de bugüne özel "1 Nisan" şakası yapalım. Hayal edelim. Olmasını istediğimiz olayları olmuş kabul edelim.
Mesela. Genel seçimlerde bir bakmışız ki 550 milletvekilinin yarısı kadın olmuş. 100 değil, 200 değil tam tamına 225 milletvekili Meclis'e girmiş.
Her ilden bir milletvekili yollanmış Ankara'ya. Her ilin bir kadın temsilcisi var. Bazı illerin birkaç tane tabii.
Dolayısıyla kabinede de kadınlar hakim. Kabinenin de yarıya yakını kadınlardan oluşmuş. Hükümet kadına yönelik şiddet konusunu gündemine ve yakın takibe almış ve adeta bir seferberlik başlatmış.
MECLİS'İN YARISI KADIN
MECLİS'İN YARISI KADIN
Kadın derneklerinin temsilcileri, önde gelen STK'lar, akademisyenler ve düşünürlerle işbirliği yaparak sorunu kısa ve uzun vadede çözüme yönelik çalışmalar başlatmış. Ve bu çalışmaların karşılığı hemen gelmeye başlamış. Sevindirici bir gelişme elbette. Kadın ölümlerinde hızlı bir şekilde düşüş var.
Ülkenin refah seviyesinde göle görülür bir gelişme yaşanıyor. Maaşlarda yüzde yüze varan bir artış yapılmış. Ekonomi canlanmış. İnsanlar evlerine rahatça ekmek götürebiliyorlar.
Eğitim parasız olmuş! Başarılı olan öğrenci istediği üniversitede okuyabiliyor. Parayla değil başarısıyla okuma imkanı buluyor üstelik. Ve devlet veya okullar başarılı olan öğrenciye burs veriyor. Okuduğu için ödüllendiriyor öğrencileri.
Böylece okumak önemseniyor. Herkes okumak için birbiriyle yarışıyor.
VİZELER KALKMIŞ
VİZELER KALKMIŞ
Bir başka sevindirici olay vizelerin kalkmış olması. Artık konsoloslukların peşinde dolaşmamız, görevlilere kendimizi sevdirmemiz gerekmiyor. İstediğimiz ülkeye istediğimiz zaman elimizi kolumuzu sallayarak gidebiliyoruz. Sınırsız bir seyahat özgürlüğü yani.
Sporda bir atılım yılına girmişiz. Bütün dallarda başarılı sonuçlar alıyoruz. Milli futbol takımımız imkansızı başarmış ve Avrupa Kupası'na katılmaya hak kazanmışız. Voleybol ve basketbol takımlarımız da kendilerinden söz ettiriyor. Atletizm ve yüzme dallarında da altın madalyalar almaya başlamışız. Sporcularımız başarıdan başarıya koşuyor yani.
Sanat da atılım içindeyiz. Sinemacılarımız festivallerden ödüllerle dönüyor. Oskar'da bile varız. En iyi yabancı film ödülünü bir Türk filmi ve yönetmeni alıyor.
Müzikte de şeytanın bacağını kırmışız. Dünya müzik listelerinde birden fazla şarkıcımız yer alıyor. Radyolarda ve televizyonlarda bizim şarkılarımız çalınıyor.
Çok fazla uçtum galiba. Yeter bu kadar. Ama dediğim gibi imkansız şeyler değil bu düşündüklerim. Olabilecek şeyler.