Kadınların ekonomik hayata katılımı sağlanmadan toplumsal gelişme mümkün değil. Bunu artık herkes dile getiriyor. Kadını, erkeği, akademisyeni, yöneticisi, patronu, siyasetçisi... Herkes...
Kasım ayında yapılacak G-20 zirvesi öncesi, İstanbul'da yapılan G(irls) 20 Zirvesi'nin amacı da bu. Dünyanın önde gelen liderlerinin gündemine kadınların toplumsal hayattaki varlığını güçlendirmeyi sokmak amacıyla yapılıyor. Zirvenin açılış konuşmasını yapan Farah Mohamed, insan kaynaklarının yarısının kadınlardan oluştuğunu belirterek büyümek isteyen ülkelerin tüm insan kaynaklarını kullanması gerektiğini söyledi.
Zirvede konuşan Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı da 21. Yüzyıl'ın kadınların yüzyılı olduğunu belirterek, "Kadınların yüzyılı olacak demiyorum, oldu zaten. Yapılan bütün çalışmalar bunun sonucu" dedi.
Başka neler söyledi: Kadınların ekonomik hayata katılımının dünya için ne anlama geldiğinin artık ölçülebildiğini belirtti. Holding olarak kadınların istihdamı ve onlara fırsat eşitliği sağlanması için örnek çalışmalar yaptıklarını, çünkü kadınların ekonomik hayata katılımı sağlanmadan toplumsal gelişmenin mümkün olamayacağına inandıklarını dile getirdi.
CİNSİYET DEĞİL SINIF FARKI
Sabancı Holding'de şu anda kadın istihdam oranı yüzde 38,5. Önümüzdeki yıl bu oranın yüzde 42'lere kadar çıkacağının altını çizdi. Sabancı Holding'de 2012 yılında yüzde 7 olan üst yönetimde kadın oranının 3 senede yüzde 14'e çıktığına dikkati çeken Sabancı, bu yüzde 100'lük bir artış olsa da kendisinin yeterli görmediğini söyledi.
Kadının ekonomik hayata katılımının önündeki en büyük engel, kadınla erkeğin eşit olarak algılanmaması. Hala kadınla erkeğin eşit olmadığını düşünüyor ve erkeğin kadından üstün olduğunu topluma kabul ettirmeye çalışıyoruz. Sanatçısından ev kadınına, patronundan çalışanına tüm kadınlar "Türkiye'de kadın" olmanın zorluğuna değiniyor. Hafta sonu gazetelerine verdiği bir röportajda televizyon dizilerinin aranılan isimlerinden Gökçe Bahadır bakın neler diyor: "Kadınla erkek arasında cinsiyet farkı değil de sınıf farkı var gibi. Kadın olarak 1-0 yenik geliyoruz sanki dünyaya. O yüzden önce kendimize bir yer edinmemiz, sonra da onu kabul ettirmemiz gerekiyor."
KENDİNE GÜVEN
Güler Sabancı da haklı olarak "Toplumdaki bu algıyı kırmadığımız sürece, yani eğitimde, politikada ve iş hayatında kadının eşit konumda olması gerektiğini, eşitliğin bir ayrıcalık değil bir hak olduğu konusunda herkes aynı algıya sahip olmadığı zaman yeterince ilerleyemeyeceğimizi görüyoruz. Dolayısıyla birinci önceliğimiz, kadınların bir ayrıcalık istemediği, kadınların aslında hakları olan bir eşitliği istediği... Toplumdaki bu algıyı değiştirmemiz gerekiyor" dedi.
Zirvede konuşan bir başka kadın yönetici Gabriela Ramos da, OECD ülkelerinde kadınların yüksek eğitim oranının yüzde 34, erkeklerin ise yüzde 32 olmasına karşın işgücü piyasasında erkeklerin daha başarılı olduklarına dikkat çekerek, bunun nedeninin aile ve okulda kadınlara kimsenin destek olmaması ve kendine güvenin oluşmasına izin vermemeleri olduğunu söyledi. "Kızdan mühendis olmaz, matematik kızlara göre değil" denerek heveslerinin kırıldığını belirten Ramos, kadınların benzer nedenlerle dijital ortamda da geri kaldığına değindi. Erkek çocukların 5-6 yaşlarında bilgisayar oyunlarına başladıklarını kız çocukların ise buna pek önem vermediklerini söylüyor. Ama gelecek dijitalde. Öyleyse kızları bu konuda teşvik etmeli ve geliştirmeliyiz.