Akhisar'ın Sindelli köyündeki bin yıllık zeytin ağaçlarından topladığım Akhisar'a özel Uslu zeytinlerini iyice yıkadıktan sonra kavanozlara koydum. Aralarına kaya tuzu ekledikten sonra kapaklarını kapadım.
Aklıma geldikçe kavanozu yuvarlıyor ve ortaya çıkan acı suyu döküyorum. Sindellili kadınlardan öğrendiğim şekilde ilk kez siyah zeytin yapmaya çalışıyorum. Daha önceki senelerde çizik yeşil zeytin yapmayı denemiştim, bu sene de yuvarlama siyah zeytin. Ortaya ne çıkacak bilmiyorum ama Akhisar'a her geldiğimde zeytinle ilgili yeni bir şeyler öğrenmenin ve denemenin keyfini yaşıyorum.
Akhisar Türkiye'nin en önemli zeytin bölgelerinden biri. Sofralık üretimin yüzde 30'unu gerçekleştirmesi nedeniyle zeytinin başkenti de diyebiliriz. Akhisar Ticaret Borsası, Akhisar Ticaret ve Sanayi Odası ile Akhisar Belediyesi de her sene zeytinin ve zeytinyağının önemine dikkat çekmek ve zeytin üreticisinin sorunlarına dikkat çekmek için hasat şenlikleri düzenliyor.
ASIRLIK ZEYTİN AĞAÇLARI
Bu sene de Uluslararası Zeytin Konseyi tarafından ilan edilen 26 Kasım Dünya Zeytin Günü nedeniyle düzenlenen toplantı nedeniyle Akhisar'da buluştu zeytine gönül verenler.
Zeytinin kalbinde, bin yıllık ağaçların altında kutlamalar yapıldı. Zeytinler toplandı, zeytinlerin ve yeni sıkılan zeytinyağlarının tadına bakıldı. Usta aşçıların yaptığı yöresel yemeklerin tadına bakıldı. Asırlık ağaçların bu kadar uzun süre yaşamasında en büyük katkıyı sağlayan Sindelli köyüne kalben teşekkür edildi.
Bu seneki panelin konusu "Zeytin ne ister?" di. Akhisar Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Alper Alhat, "Ben hemen söyleyeyim:
Zeytin sevgi ister, su ister, bakım ister. Ama zeytinci en çok prim ister.
10 yıl önce zeytinyağına prim desteği verilmeye başlanırken bugün, zeytinyağının hammaddesi zeytine prim alamıyoruz.
190 milyon ağaç sayısı ile Türkiye'de daha fazla verim istiyorsanız, daha çok zeytin ve zeytinyağı istiyorsanız, prim şart. Biz zeytini çok seviyoruz ve bu sevgimizi üretim gücümüzle herkese taşımak istiyoruz. Ancak bunun için prim desteğine ihtiyacımız var. Gelin bu desteği verin, zeytin sevgisini dünyanın dört bir yanına taşıyalım" dedi.
SARI ZEYTİN
Bu önemli bir konu. Zira diğer sıvı yağlarda tohuma prim verilirken, zeytinde sadece zeytinyağına prim veriliyor. Diğer ülkelerle rekabet etmek için de bu gerekli. Panelistlerden Zeytin Üreticileri ve Sanayicileri Derneği Başkan Vekili Mustafa Alhat, zeytinde küresel rekabetin yakalanması için yeni bir kategorilendirmeye ihtiyaç duyulduğuna dikkat çekti. Bu kategorinin adı "sarı zeytin".
"Domat tipi zeytin, hem üreticinin hem de tüketicinin çok memnun olduğu bir ürün.
Dünyadaki rakibimiz ise İspanya'da üretilen koyu yeşil renkli zeytin. Ancak oradaki tüketici bizim zeytinimizi renginden dolayı farklı algılıyor.
Dolayısıyla biz de yeşil zeytin kategorisinde rekabet edemiyoruz. Eğer sarı zeytin kategorisi açılırsa dünya birincisi oluruz" diyen Mustafa Alhat, ayrıca düşük asitli ve üstün özellikli yağların tadının acı olduğunu, bu nedenle de acı yağların da ayrı bir kategoride değerlendirilmesinin sektörün önünü açacağını belirtti.
Zeytinin kıymetini bildiğimizi soframızdan eksik etmeyerek gösteriyoruz. Zeytinyağının da bilmeliyiz ve soframızdan eksik etmemeliyiz.
Fiyatı, tadı veya başka nedenlerle yemeklerde kullanmasak bile en azından kahvaltıda ve yemeklerde ekmek banarak yemeyi ihmal etmemeliyiz mesela. Açlığı gidermenin veya bastırmanın, hatta doymanın en güzel yolu bir parça ekmek ve biraz da zeytinyağı...