Geçtiğimiz günlerde biliyorsunuz Karşıyaka Atakent Erdoğan Kibarer Ortaokulu'nda öğrenciler okuldaki uygulamalara tepki göstermek amacıyla andımızı okumaya başlayınca kriz çıktı.
Olay üzerine bir sürü yorumlar yapıldı, Okul Müdürü Rahmi Önder Karamustafaoğlu, olmadık hakaretlere ve tehditlere hedef oldu.
Ben bugün Okul Müdürü Rahmi Önder Karamustafaoğlu'nun tavrının doğru veya yanlış olduğu konusunda yorum yapmayacağım.
Ancak olayın "Andımız"ın okunup okunmamasından çok siyasi bir eylem olduğunu da belirtmeden geçemeyeceğim.
Çünkü genç muhabir arkadaşım Emirhan Ergen'den Karşıyaka'da yaşanan bu olayı bir araştırmasını, veliler ile görüşmesini rica ettim.
Şimdi aklıma takılan soruları da sizlerle paylaşmak istiyorum.
Bu öğrenci ve velileri sosyal medya üzerinden kimler örgütledi?
15 Temmuz darbe girişimi kitapçıkları ve videolar kimleri neden rahatsız etti?
CHP Karşıyaka İlçe Kadın Kolları Başkanı Birgül Çağrı'nın olayların baş aktörü olması olayın masum bir öğrenci veli tepkisi olmadığını göstermiyor mu?
CHP Karşıyaka İlçe Kadın Kolları Başkanı Birgül Çağrı, bu eylemi organize ederken CHP İl ve İlçe yönetiminden izin aldı mı?
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 15 Temmuz olayları karşısındaki tavrı ve açıklamaları belliyken, CHP Karşıyaka İlçe Kadın Kolları Başkanı Birgül Çağrı, öğrencileri ve velileri siyasi emelleri için mi kullandı? (Malum yerel seçimlerin erkene alınma durumu var.) Yaşanan olaylara tepki gösteren veliler de yok değil. Çocuklarının siyasi bir şova malzeme yapıldığını dile getiren bir grup veli ise, "Bu 15 Temmuz Demokrasi Şehitleri Haftası'na karşı yapılmış bir eylemdir.
Bu CHP Karşıyaka üyesi Orkide C. tarafından organize edilmiş bir eylem.
Onun 8. sınıfa giden kızı ilk olarak andımızı okuyup eyleme başlıyor. Görüntülerin çekilmesi de işin organize edildiğini gösteriyor" şeklinde konuştu.
İzmir milliyetçiliği bu mu?
Biliyorsunuz geçtiğimiz günlerde Fener Rum Patriği Bartholomeos İzmir'e geldi ve yönettiği bir ayin ile 94 yıl sonra İzmir'e metropolit atandı.
İzmir milliyetçileri ve Atatürk sevdalıları ne ses çıkardı, ne de eylem yaptı.
Şöyle İzmir tarihine bir göz atın isterseniz, 94 yıl önce İzmir'de görev yapan katıksız bir Yunan milliyetçisi ve Türk düşmanı olan Hrisostomos Kalafatis'in takdisten sonra askerlere verdiği vaazda "Ne kadar Türk kanı döküp içerseniz o kadar sevaba girmiş olacaksınız" gibi sözler sarf ettiğini tarihi belgeler yazıyor.
Ortodoks Kilisesi'nin 1992 yılında aziz ilan ettiği Hrisostomos'un ibretlik ölümünün üzerinden tam 94 yıl geçti...
Patrikhane o gün bugündür İzmir Rum Ortodoks Kilisesi'ne bir metropolit atamadı.
Ta ki 29 Ağustos 2016 tarihine kadar...
Hayrettir ki bu tarihi öneme sahip olay ne Türkiye, ne de İzmir gündeminde kendisine yer bulamadı!
Nedense Karşıyaka'da eylem yapan başta CHP Karşıyaka İlçe Kadın Kolları Başkanı Birgül Çağrı olmak üzere hiçbir İzmirli milliyetçiden, CHP'liden ses seda çıkmadı.
Ama söz konusu AK Parti İktidarı, dine saldırma oldu mu hepiniz ahkam kesmesini biliyorsunuz.