Anayasa değişikliği için 81 ilde halk sandık başına gitti ve son sözünü söyledi.
Ancak şunu öncelikle söylemek istiyorum çıkan sonuca, politikacısından, sanatçısına, esnafından, çiftçisine, profesöründen öğrencisine herkesin saygı göstermesi gerekiyor.
Aylardır özellikle sosyal medya üzerinden süre gelen tartışmaları unutup, birbirimizin görüşüne saygı duyup hayatımıza devam etmemiz gerekir.
Bu seçimin tek galibi varsa o da millettir. Bu milleti her seçim sonunda koyun yerine koyanlar, artık çoban olmadıklarını anlasın.
BİRLİKTE TÜRKİYE'YİZ
"Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti "İsterse % 90 oy alsın, bu ülkede asıl, bizim dediğimiz olur" diyenler sanırım cevabını almıştır.
Bu referandum değildi aslında, 15 Temmuz gecesi tankların önüne dikilip, vatan için canını veren yiğitlerle, 28 Şubat'ta millete ayar vermeye kalkan tankları alkışlayanlara verilen en güzel cevaptı.
İSTİKRAR: Yeni sistemle kalıcı istikrara kurumsal garanti verilecek. Son 15 yılda ülkede istikrar sağlandı ama bu kalıcı değil, bu partiye ve kişiye bağlı bir istikrardı. Yeni sistemle bunu garanti altına alıyoruz, kalıcı hale getiriyoruz. Halkımız buna 'evet' dedi.
ETKİLİ İDARE: Vatandaş hızlı işleyen bir idareye, hızlı bürokrasiye 'evet' dedi. Daha az bürokrasi, daha hızlı büyümeye 'evet' dedi. Kararnamelerle hızlı düzenleme imkanı olacak.
VESAYETE SON VERİ LECEK: Bunun tasfiye süreci tamamlanacak. Meclis'in doğrudan belirlenmesi ile milli irade güç kazanacak. Cumhurbaşkanlığı milletin makamı olarak tescillenmiş olacak. Vatandaş yüzde 69'la "ben seçeceğim cumhurbaşkanını" dedi. Eksik kaldı. Eksik unsurları tamamlayıp bu süreci bitirmiş oldu. Güçlü yasama, güçlü icraat için "evet" dedi.
REFAH: Ekonomide olduğu gibi güvenlik politikalarında da hız katılacak. Terörle mücadele, huzura güç verecek. Kurumsal yenilenmeyle bu sürece katkıda bulunacak. Refah seviyesi yükselecek artık.
MECLİS: Meclisimizin ve milletvekillerimizin güç kazandığı bir sistem olacak. Yasama yetkisi artık Meclis'te. Hükümetler tasarı gönderemeyecek. Kanunlarla ilgili her şey Meclis kontrolünde olacak. Meclis ilk defa HSYK'ya üye seçecek. Hem Cumhurbaşkanı hem de Meclis'e seçimleri yenileme imkanı verildi. Halkın temsil gücü arttı.
BİRLİK-HUZUR: Birlik ve huzur pekişecek. Seçimi kazanmak için yüzde 50'nin oyu gerekiyor.
Merkez siyaset güçlenecek.
Devlet değil milletin merkezi güçlenecek.
Siyasetçiler kendilerini farklı kesimlere açılmak zorunda hissedecek. Siyasette uzlaşma, diyalog kültürü gelişecek.
GÜÇ KATACAK: Sadece içerde değil, dışarıda da Türkiye'ye güç katacak. Fırtınalı bir dönemden geçiyoruz. Bölgemizde sınırların yeniden masaya koyulduğu bir dönemden geçiyoruz.
Bu fırtınalı dönemden en az hasarla çıkmamız için güçlü bir devlete sahip olmamız gerekiyor.
SİYASİ PARTİLERE YANSIMALARI NASIL OLACAK?
Bu halk oylamasının siyasi partilere yansımaları olacak elbette. Kim ne derse desin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu zorlu günler bekliyor.
İstifa eder mi etmez mi bilemem ama bundan sonra koltuğunun tehlikede olduğunu söylemeden geçemeyeceğim.
MHP'de ise Devlet Bahçeli, halk oylamasından "hayır" çıkınca gönderme hayalinde olanlar "evet" çıkınca nasıl bir yol izleyecek bakalım. Çünkü MHP'nin güçlü çıktığı illerde "Hayır" oylarının fazla çıkmasını da iyi okumak lazım.
Ha bu arada Ak Partililer de "evet" çıktı diye fazla sevinmesin, onların da şapkalarını önüne alıp düşünmesi lazım.
Gerek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan gerekse Başbakan Binali Yıldırım, "hayır" çıkan bölgelerin hesabını size soracaktır. Özellikle İzmir'de çıkan sonuçların her iki ismin canını oldukça sıktığına eminim.
Nasıl hesap vereceksiniz sizler de onu düşünün.