Yarın 15 Temmuz hain darbe girişiminin yıl dönümü.
Deneyimli siyasetçi ve işadamı Levent Peşker ile 15 Temmuz'la ilgili kısa bir sohbet yaptım.
Peşker, hain darbe girişiminin üzerinden tam bir yıl geçtiğini hatırlatarak, "Kripto FETÖ'cüler hala en iyi bildikleri işi yapmaya çalışıyorlar. Vatan hainliği...
Yerli ve küresel işbirlikçileriyle yeni kumpaslar peşindeler. 15 Temmuz'dan ders çıkarmadılar.
Unuttukları tek şey var, bu milletin imanla çarpan yüreği.
Başaramayacaksınız. Bu millet sizi tükürüğüyle boğar. Sayın Cumhurbaşkanımız, Genel Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ı, yalnız gösterme gayretleriniz de beyhude arayışlardır. Reisin arkasında milyonlar var, sizin arkanızda kim var? Maskeniz düştü. Bin yıl da geçse vatan haini damgasından kurtulamayacaksınız.
Pensilvanya'da oturan besleme, vatan haini 'meczup'un miadı doldu, son kullanım tarihi geçti. Bu meczubun çevresindeki tetikçileri temizlemek ise uzun soluklu bir iş. Devletimiz, Hükümetimiz elinden gelen çabayı fazlasıyla gösteriyor. Millet olarak bize düşen de her zamankinden daha fazla uyanık olmak, rehavete kapılmamaktır" şeklinde konuştu.
Arman'ın dokunulmazlığı mı var?
Dünkü yazımda dile getirdiğim Fatih Altaylı'nın "Yazarlar, sosyal medya ve pazarlama" yazısıyla ilgili okuyucularım bir konuyu atladığım konusunda beni uyardı.
Okuyucumun uyarısı üzerine internet arşivinde bir araştırma yaptım. Daha önce Hürriyet Gazetesinde Cumartesi ve Pazar eklerinde moda yazıları kaleme alan Sibel Arna'nın köşesine son verildiğini öğrendim.
Hürriyet okur temsilcisi Faruk Bildirici, 22 Mayıs tarihli köşesinde Sibel Arna'yı Instagram hesabında reklam yaptığına ilişkin eleştirmiş.
Bildirici köşesinde Ayşe Arman ve Sibel Arna'yı şu sözlerle eleştirmişti:
"Arna'nın Instagram hesabında da iki ayakkabı markası ve çeşitli firmalarla ilgili paylaşımlara rastladım. F. marka ayakkabıyla çekilen fotoğrafın altındaki paylaşımda markanın yanı sıra ayakkabının fiyatını da vermişti.
S. ayakkabılarıyla çekilmiş beş ayrı fotoğraf paylaşmıştı. (...) Ayşe Arman ve Sibel Arna'nın Instagram hesaplarında markalardan söz etmeleri, "ürün yerleştirme" mi, değil mi? Ya da daha açık bir deyişle reklam mı?
Bunun tartışmaya değer bir konu olduğunu düşünüyorum. (...) Ayşe Arman, Instagram'da yazarken de "Hürriyet yazarı Ayşe Arman'dır; orada da evrensel gazetecilik değerleri ve Doğan Grubu Yazılı Basın Yayın İlkeleri'ne uygun davranmak durumundadır. Aynı yaklaşım Sibel Arna ve tüm Hürriyet yazar, çizer ve muhabirleri için de geçerlidir." Bunun üzerine Hürriyet Yönetimi Sibel Arna'nın işine son vermişti. Ama aynı şekilde paylaşımlar yapan Ayşe Arman hale gazete de devam ediyor.
Belediye pirelendi evet, yanlış duymadınız
İzmir'in CHP'li Urla Belediyesi İmar Müdürlüğü'nü pireler basınca, bütün işler aksadı.
Urla Belediyesi İmar Müdürlüğü, geçtiğimiz günlerde 'Zoraki izin' yaptı. Belediye binasının alt katında bulunan arşivde yavrulayan bir kedi, odanın pire dolmasına neden oldu. Aşırı yoğunlukta pire istilasına uğrayan arşive giriş-çıkış mümkün olmayınca işler aksadı. Özellikle İmar Müdürlüğü'nün paftalarının arşivde olması yüzünden bu birimde işler tamamen durdu.
Yaklaşık 10 gün boyunca arşive giriş yapılamadı ve bu süreçte İmar Müdürlüğü'nde işi olan vatandaşlar 'Pire Operasyonu'nun başarılı bir şekilde gerçekleşmesi için adeta dua etti.
Belediye ekiplerince gerçekleştirilen ilaçlama sonrasında pirelerin tamamen yok olduğuna kanaat getirilince arşiv işlevine geri döndü.
İddialar üzerine Urla Egemen Haber'in sahibi değerli gazeteci kardeşim Mustafa Özbesler'e müracaat ettim. Yardımlarından dolayı Mustafa Özbesler'e teşekkür ederim.