ABD'de estetik girişimler içinde ilk sırada yer alan yüz germe operasyonları, ülkemizde çok az sayıda yapılıyor. Bunun en önemli nedenlerinden biri yüz germeyi çok radikal bir girişim olarak görmemiz ve sonuçlarından korkuyor olmamız. Hal böyle olunca da ihtiyaçlar belirdiğinde dolgu ve botoks gibi daha küçük müdahalelere başvuruyoruz. Sonuç ne kadar tatmin ediyor o tartışılır tabii. Dokuz Eylül Üniversitesi Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Atay Atabey, etkin sonuçlar elde etmek için cerrahi girişimin iyi bir seçenek olduğunu belirterek, "Bir şeyde ne kadar girişim varsa, o kadar sonuç vardır. Ameliyatsa ameliyat sonucu elde edersiniz. Dolgu ise dolgu sonucu elde edersiniz" diyor.
-Yüzümüz nasıl yaşlanıyor?
Yüzümüzde yıllar içinde yer çekimi etkisi, 'solar etki' dediğimiz güneş etkisi, çevresel etkenler ve beslenme etkileri ile birtakım değişiklikler oluyor. Total yüz gençleştirme ameliyatları ile biz bu etkileri geriye çevrirmeye çalışıyoruz.
Deriden başlarsak; kırışıklıklar, deri elastikiyetinin kaybolması, su kontentinin azalması, incelmesi, deri üzerinde birtakım lekeler olması.
Bir alta inelim: yaşın ilerlemesi ile birlikte yağ dokularındaki yer değişiklikleri ve erimeler. Özellikle gözaltı çizgilerini belirleyen, elmacık kemikleri ve yanaktaki yağ kitlesinin volümünü kaybetmesi ve daha aşağı seviyelere kayması en önemli yaşlılık belirtisidir.
Biraz daha aşağı inelim; boyundaki kasların gevşemesi ve boyunda önce enine, sonra boyuna çizgilenmeler oluşması. Aslında pek dikkat edilmiyor ama biraz daha aşağıya inelim; yüz mimik kaslarında ve kemiklerde de fonksiyon kayıpları ve erimeler. Dikkat edin yaşlıların hem dişleri dökülmüştür, hem de yüz kemikleri ve çene kemiği incelmiştir.
Eskiden sadece deri germe, işi hallediyor gibi görünüyordu ama zaman içinde problemler anlaşıldıkça daha derin planlara inilmesi gerektiği görüldü.
-İz kalır mı endişesi hala geçerli mi?
Günümüzde ameliyatların daha az izle yapılması ve daha az girişimsel olması gündeme gelmeye başladı. Yani daha az şey yapıp daha çok sonuç almak hedefleniyor. Aslında bu durum cerrahi prensiplere terstir ama geçmişe göre daha limitli izler yapıyoruz. Eskiden saçın içinden başlayıp, kulak önünden arkasına dönüp, tekrar kulak arkasından saç içine kadar giren geniş izler vardı. Şimdi sadece favori çizgisinden başlayıp kulak önünde ve memesinde biten çizgilerle aynı sonuçları elde etmek mümkün. İzler artık konuşma mesafesinden görülmeyecek şekilde, kulağın yapışma hattı ya da saç hattının arkası gibi naturel çizgilere gizleniyor. Bu durum iyileşmeyi de hızlandırıyor.
40-45 YAŞ İDEALDİR
-Yüz germe için ideal yaş nedir?
Bir kriter koymak gerekirse ideal yaşlar 40-45'ten sonrasıdır. Ama 25'li yaşlarda da germe ameliyatı yapılan hastalar var. Genetik ve çevresel faktörler, derideki elastikiyet ve kollajen yapısına bağlı olarak çok daha erken yaşlarda ihtiyaç olabiliyor ama ortalamaya bakarsak 45 ve üzeridir tabii ki. 45'e yakın yaşlarda yapılan ameliyatların sonuçları da ileri yaşlarda yapılan ameliyatlara göre daha iyi oluyor. Çünkü henüz deri kalitesi, deri altı destekleri iyidir ve ameliyatın olumlu etkisine daha iyi cevap verir.
-Ama biliyoruz ki 40-45 yaş hanımları dolgu, botoks gibi daha küçük müdahaleleri tercih ediyorlar...
Dolgu, botoks ve diğer doldurucu materyaller hiçbir zaman yüz germenin yerini tutmaz. sadece yardımcı metodlardır. bizim 'touch up' dediğimiz, ameliyatı yaptıktan sonra sonuçları daha da iyi kılmak için yaptığımız giriyimlerdir. Bunlar adeta işin cilalamasıdır. Veya ameliyatın yardımcıları gibidir. Ama hiçbir zaman ameliyatın yerini tutamaz. Bir şeyde ne kadar girişim varsa, o kadar sonuç vardır. Ameliyatsa ameliyat sonucu elde edersiniz. Dolgu ise dolgu sonucu elde edersiniz.
-Hastalar haklı olarak 'Yüzümle oynanacak, beklemediğim bir şey olur mu?' korkusu duyuyor...
Yüz germe ameliyatları Türkiye'de az yapılıyor. ABD'de birinci sıralarda yer alan bu ameliyat, ülkemizde çok daha geri sıralarda. Sebeplerden bir tanesi yüze müdahale yapılacak olması. Belki kişiler geri dönülemeyecek birtakım hasarlar oluşmasından korkuyorlar. Örneğin yüz siniri felci, yüz germe ameliyatlarının korkulan komplikasyonlarından biridir. Oysa yeni tekniklerde yüz sinirini hiç açmadan ameliyatı tamamlamak mümkün.
Bütün hastaların genel anlamda korktuğu genel anestezidir ama günümüz şartlarında bundan da korkmaya gerek yok. Estetik cerrahi deneyim gerektiren bir alan. Deneyimli bir estetik cerrah, çok abartmadan, doğal koşullara bağlı kalarak, hastanın da görüntüsünü çok değiştirmeden istediği değişiklikleri yapabilecektir.
4-6 HAFTADA TAM İYİLEŞME
-Ameliyatta hangi işlemlerin yapılacağına nasıl karar veriliyor?
Hasta yaşlı bir yüz problemi ile geldiği zaman öncelikle profesyonel bir değerlendirme yapılır. Bu aşamada hastanın limit getirmemesi, 'Şunları istiyorum, şunları istemiyorum" dememesi gerekir. Çünkü total yüz gençleştirme dediğimizde, yapılacakları ihtiyaçlara göre belirlemek lazım. Örneğin sadece yüzü ve yanağı gerdiğinizde göz kapaklarındaki deformasyon daha çok göze batacaktır. Çünkü aralarındaki korelasyon bozulmuştur. Dolayısıyla bu aşamada hastanın kendini doktora bırakması, doktorunun kendisine gereksiz bir şey yapmayacağına inanması çok önemli.
Estetik müdahalelerin her biri birbirini bütünler. Birinin yapılması diğerinin ortaya çıkmasını sağlar. Örneğin göz kapakları ile yüzün birlikte gerilmesi, kişiye çok daha genç ve iyi bir görünüm sağlar.
Tersine, yüzü gerip boynu bırakırsanız boyundaki yaşlılık izleri daha çok ortaya çıkacaktır. Ameliyattan sonra cilt soyma, dolgu, botoks gibi işlemleri seçebilir de seçmeyebilir de. Ama genellikle bunlar da gerekli oluyor çünkü hepsi bir bütün içinde yüzü gençleştiren şeyler.
-Ameliyat ne kadar sürer?
Total yüz germe dediğinizde ameliyat süresi 8-9 saate kadar uzayabilir. İçinde kaş asma, alın germe, üst ve alt göz kapağı estetikleri, yanak germe ve boyun germe gibi birçok işlem vardır çünkü. Ama hastada problem sadece orta yüz bölgesinde ise sadece kaşın altından çenenin altına kadar bir bölge ameliyat edilecekse, böyle bir ameliyat 3-4 saate bitirilir.
-İyileşme ne kadar sürer?
İlk üç gün kulak önünden geçen bir sargı yapılır ve bu süre boyunca kapalı pansuman uygulanır. Yüz çok kanlı bir doku olduğu için yara iyileşmesi de hızlıdır. Beşinci gün yaranın üzerindeki ince bandajlar kaldırılır. 7-10 gün içinde yaralar tmamen iyileşir. Hafif şişlik devam eder ama bu sürenin sonunda günlük hayatına dönebilir. Genel olarak 12 günde şişlik ve morluklar yatışır ama yüzün tam şekil alması ve yeni şeklin oturması 4-6 haftayı bulur.
-Krem ve makyaj konusunda bir kısıtlamanız var mı?
Makyajı iki hafta kısıtlıyoruz. Derideki yara iyileşmesine ters etki yapabilir veya allerjiye neden olabilir. Ama nemlendiricileri özellikle öneriyoruz. Cildin kurumasını engellediği için rahatlatıcı etki sağlıyor.
YARIN: MEME OPERASYONU SONRASI 12. GÜN DENİZE GİREBİLİRSİNİZ!