• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Cildimizi şımartmanın tam sırası FİLİZ İÇKE ÖNAL

Cildimizi şımartmanın tam sırası

filizicke@hotmail.com Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 07.12.2010, 00:00
Soluk bir görünüm, siyah noktalar, sivilce izleri, ince kırışıklar, büyüyen gözenekler, kuruyan yanak bölgesi, alın ve çenede yağlanma... Cildiniz evde uyguladığımız rutin temizleme-nemlendirme işlemlerine rağmen kötü görünüyorsa, iyi bir cilt bakımı için uzman ellere teslim olmanın zamanı gelmiş demektir

Pretty'iz Beauty&Day Spa Genel Koordinatörü Estetisyen Müge Demir, cilt bakımının en popüler konu başlıkları olan kimyasal peeling, mikrodermabrazyon ve oksijen terapi hakkında bilgi verdi.

İş, ev, geçim vesaire... Hepsini yarım saatliğine unutun. Cilt bakım odasında gözlerinizi kapatıp burnunuza gelen nefis aromalar ve ortamda hafif hafif çalan dinlendirici müzik eşliğinde uzak hayallere dalın. Bırakın uzmanlar hoş dokunuşlarla cildinizi şımartsın. Sonrasında ne mi olacak? Tatlı pembe ve pırıl pırıl bir ciltle kapıdan çıkacaksınız ve "Yaşasın cildim nefes alıyor" hissi günler boyu sürecek

Kimyasal peeling
Çok ağrılı bir işlem değil. İlk başta bir karıncalanma hissi oluyor ama kişi kısa sürede alışıyor bu hisse. Cilt kendini 21 günde bir yenilediği için, her bir seans arasında en az 21 gün ara veriliyor. Kimyasal peeling 6 seansın sonunda 10 yaş daha genç bir cilt vaat ediyor.
Günümüzde kimyasal peeling uygulamalarına pek çok kişinin ihtiyaç duyduğunu belirten Estetisyen Müge Demir, "Cildimiz biz hissetmesek de çevre kirliliği, yediklerimiz içtiklerimiz gibi etkenlerle kalınlaşıyor ve kendini kapatıyor. Cildin hava alması gerekiyor ki canlılığını devam ettirsin. Bunu sağlamanın en etkili yollarından biri de kimyasal peeling" diyor.

Uygulama
Kişinin dolu bir cildi varsa önce temel cilt bakımı uygulanır. Temel cilt bakımından bir hafta sonra kimyasal peeling yapılabilir. Önce cilt teimizlenir ve ardından örneğin ilk seans için 3 dakika (kişiye göre değişir) kimyasal peeling uygulaması yapılır.
Meyve asitleri içeren bu uygulama sonrası cilt, üstteki ölü deriyi attığı için oldukça parlak ve canlı görünür. Asıl etki ise 21 gün sonra fark edilir. Çünkü cilt kendini 21 günde bir tazeler. 21 gün aralıklarla 6-8 seansın ardından pırıl pırıl ve çok daha genç görünümlü bir cilt elde edilir. Uygulama günü makyaj yapılmasını önermiyoruz. Ayrıca cildimizi güneşten çok iyi korumamız gerekiyor. Evde takviye edici, yenileyici ürünler bu tür ürünlerin de ayrıca kullanılması gerekiyor.

Nedir?
Kimyasal peeling; cildi canlandırmak, gençleştirmek, sivilce ve izlerini, cilt lekelerini gidermek, görünüşünü iyileştirmek için cilde bazı solüsyonların uygulanmasıdır.
Peeling uygulaması, cildin yıpranıp tazeliğini ve parlaklığını kaybetmiş üst tabakasının soyulmasını sağlayarak ve derinin daha alt tabakalarında yeniden yapılanma sürecini başlatır. Böylece daha genç ve sağlıklı, renk dağılımı homojen bir cilt ortaya çıkar.
Peeling uygulamasında cilde, yüzeyel tabakaların ayrılmasına ve soyulmasına neden olan bir solüsyon uygulanır. Bu amaçla kullanılan çok sayıda kimyasal peeling ajanı vardır ve solüsyon seçimi, hastaya ve iyileştirilmesi beklenen şikayete göre yapılır.
* Göz altı ve ağız çevresindeki ince kırışıkları giderir.
* Güneş ışınlarının ve kalıtsal faktörlerin neden olduğu yaşlılık belirtileri ve kırışıklıkları azaltır.
* Sİvilce ve izlerini giderir.
* Güneş lekeleri, yaşlılık lekeleri, çiller, doğum kontrol ilaçları ve gebeliğin neden olduğu lekeleri giderir.

Sivilce ve sivilce izleri
Sivilce tedavisinde öncelikle sivilceye neden olan siyah ve beyaz komedonlar (noktacıklar) temizlenir. Ardından solüsyon uygulanır. Tekrarlayan işlemlerle, hem sivilceler hem de sivilce izlerinin tedavisi son derece başarılı bir şekilde sağlanır.

Leke tedavisi
Leke tedavisinde seçilen peeling solüsyonu ciltte birkaç dakika bekletilir. Tedaviye eklenen leke açıcı kremlerle birlikte daha homojen görünümlü ve daha pürüzsüz bir cilt elde edilir.

Cilt gençleştirme
Kimsayal peeling uygulamaları ile cilt gençleştirmede, cilt altında yalancı bir yanık hissi oluşturulur. Bu gerçek bir yanık değildir. Sadece cilt altındaki onarım mekanizmalarını harekete geçirmek için oluşturulan bir uyarıcıdır. Bu uyaran sayesinde cilt altındaki onarım mekanizması tetiklenir. Böylece ciltte bir dirileşme ve gençleşme, üst derinin soyulmasıyla da daha homojen, pürüzsüz, canlı ve parlak bir cilt oluşur. Uygulama yüz dışında boyun ve ellere de yapılabilmektedir.

Mikrodermabrazyon
Mikrodermabrazyon, kimyasal peeling işlemine göre daha yüzeysel bir soyma işlemi gerçekleştiriyor. Derinin en alt katmanlarına inmeden sadece üst deriyi soyuyor. Bunu da küçük kristaller yardımı ile cilde zarar vermeden yapıyor. Kristal parçacıklarından dolayı biraz tortulu bir işlem. Ağrı hissi vermeyen mekrodermabrazyon, cildi daha az hasarlı ve daha genç yaşta olanlara özellikle öneriliyor. Seans bitiminde cilt görünümünde çok radikal bir değişim yaşanmıyor. Sadece bazı bölgelerde geçici olarak bir miktar kızarıklık oluyor.

Nedir?
Mikrodermabrazyon; yüksek basınçlı aliminyum-oksit mikro kristallerin cilde püskürtülerek cildin yüzeyel tabakalarının aşındırılması işlemidir. İşlem sırasında cilt yüzeyine temas eden mikrokristaller yumuşak bir soyma işlemi yaparken, ölü hücreler ve deri artıkları cihazın vakum sistemi tarafından emilir.

Yararları
* Cildin yenilenmesi için gerekli mekanizmaları uyararak, hücre bazında yenilenme ve kollojen üretiminde artışa neden olur.
* Ciltteki düzensizlikleri azaltır.
* Cilde parlak ve pürüzsüz bir görünüm verir.
* Sorunsuz ciltlerde yaşlanmayı önleyici bakım sağlar.
Mikrodermabrazyon; ağrısız, yan etkileri ve riskleri olmayan bir yöntemdir. İşlem sonrası kişi rahatlıkla günlük aktivitelerine geri dönebilir.

Uygulama:
Mikrodermabrazyon işlemi 20-30 dakika süren seanslar şeklinde yapılır. Seanslar 7-10 gün aralıklarla tekrarlanır. Etkin sonuçlar elde etmek için, probleme göre 8-15 seanslık bir program gerekir. Uygulamaların tamamlanmasından sonra 2-3 ayda bir yapılan tek seanslık bakım, elde edilen olumlu sonucun devamlılığını sağlar.

Uygulama alanları:
* Yüzdeki ince kırışıklar
* Yüz ve vücuttaki (göğüs bölgesi, el ve benzeri) pigmentli lekelerin giderilmesi
* Güneş hasarına bağlı cilt bozuklukları
* Deri kalınlığının artması
* Cilt yüzeyindeki düzensizliklerin azaltılması
* Akne ve travma sonrası yara izlerinin azaltılması
* Yağlı ciltte yağın azaltılması ve temizleme
* Yaşlanmayı önleyici bakım

Oksijen terapi
Saf oksijenle gelen güzellik

Basınçlı iğnesiz enjeksiyonlarla yapılan oksijen terapi sırasında hiçbir şekilde ağrı-sızı duyulmuyor. Yüzün her bir noktasına, küçük dokunuşlarla ancak yüksek basınçla püskürtülen saf oksijen, sadece hafif bir gıdıklanma hissi veriyor.
Cildin alt katmanlarına ulaşan oksijen, metabolizmayı hızlandırarak vücutta biriken toksinlerin atılmasını sağlıyor. Bunun sonucu toksin birikimine bağlı oluşan akne, sivilce ve siyah nokta oluşumu gibi sorunlar ortadan kalkıyor. Bir başka deyişle, cildin yağ salgılaması dengeleniyor.
Oksijen terapi cilt bakımında özellikle lekelerin giderilmesinde ve antiaging (yaşlanma karşıtı) bakımlarda tercih edilen bir yöntem. Burada cilt, hem oksijenin iyileştirici gücünden hem de kullanılan üründen aynı anda yararlanıyor. Yani oksijenin buradaki görevi aracılık. Cildin ihtiyacına göre seçilen ürünler, saf oksijen yardımı ile cildin en derinine ulaştırılıyor. Estetisyen Müge Demir, oksijen terapinin de seanslar halinde uygulanması gereken bir etkili bir uygulama olduğunu söylüyor. Kalıcı sonuçlar için 6-8 seans gerekiyor.

Yararları:

* Dokuların canlanmasına yardımcı oluyor.
* Cildin destek dokusunu oluşturan kollojen ve elastin seviyesini artırıyor.
* A, C ve E vitaminleri antioksidan etki sağlıyor.
* Cildin nem ihtiyacını karşılıyor.
* Göz altı torbalarının giderilmesine yardımcı oluyor.
* Güneş ve sivilce lekelerinin giderilmesine yardımcı oluyor.
* Kırışıklarda gözle görülür bir azalma sağlıyor.
* Cilde canlı, berrak ve pürüzsüz bir görünüm veriyor.
* Sarkma ve deformasyonları azaltarak gergin bir görünüm sağlıyor.
* Vücut bakımlarında özellikle özellikle oksijenin yağ yakıcı özelliğinden dolayı sülelit bakımlarında da son derece iyi sonuçlar veriyor.
* Cilt bakımlarında olduğu gibi vücut bakımlarında da deforme olmuş ve sarkmış dokunun sıkılaştırılmasında da güvenle kullanılır.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA