Global ekonomide iyileşmeye işaret eden verilerin etkisiyle Avrupa borsaları son sekiz ayın en yüksek seviyelerine ulaştı. İMKB, yurtdışı etkisi ve Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı'nın zorunlu karşılıklar konusunda düzenlemelerin söz konusu olabileceği açıklamasının desteğiyle bankalar öncülüğünde yılın zirve seviyesine yükseldi. İMKB -100 Endeksi geçtiğimiz haftayı yüzde 1.72 yükselişle 62 bin 336 puanda tamamladı. Bankacılık endeksi de yüzde 3.3 yükseldi. Moodys'in Türk bankalarının notunu, ülke notundan yüksek oldukları gerekçesiyle negatif izlemeye alması, piyasa üzerinde fazla etkili olmadı ve yükselişin önünde duramadı. Gelinen seviyeler bir miktar kar satışı getirebilir. Fakat piyasada her kademe yukarı çıkış, yeni girişleri de tetikliyor. Kısa vadeli direnç 62 bin 500 olarak görülüyor. Öte yandan ABD verileri yatırımcılara belirli bir seviyede iyimserliği sürdürme imkanı veriyor. Piyasa şu an global risk iştahındaki iyileşmeyle gidiyor. Yükselişte temel etkenin yurtdışı olduğunu söyleyebilirim. Ayrıca bazı yabancı kurumların Türkiye konusundaki büyüme tahminleri iyimserleşti, yukarı yönlü revizyonlar oldu. Türkiye'de yeterli büyüme olursa bankaların aktif kalitesinde bozulma olmayacağı yönünde beklentiler var.
FAİZ GERİLEDİ
Geçen haftanın son işlem günü olan Cuma günü sancılı seyreden ve alımların güçlenemediği faiz cephesi, Merkez Bankası Başkanı Başçı'nın üst bandı düşürmek suretiyle faiz koridorunu daraltabilecekleri açıklaması, TL mevduata uygulanan zorunlu karşılık oranlarında "ince ayar" sinyali vermesi ve genel olarak ekonomiye dair açıklamalarındaki "olumlu" tonun desteğiyle, gösterge tahvilin bileşik faizi geriledi.
Başçı'nın konuşması öncesi yüzde 9.40 seviyelerinden işlem gören gösterge faiz, açıklamalarla kademeli olarak yüzde 9.33'e kadar geriledi. Günü, yüzde 9.36 seviyesinden tamamlayan gösterge tahvil valörlü işlemlerde yüzde 9.35 seviyesinde.
Pozitif performansın arkasında TL'nin dolar ve euro karşısındaki güçlü duruşu etkili olmaya devam edecektir. Bu arada son düşüşle faiz koridorunun daraltılabileceği sinyali, bono faizlerindeki düşüşte ana belirleyici. Başçı genel ekonomi için çok olumlu sinyaller verdi. Bundan dolayı enflasyon, cari açık, petrol fiyatları bir tarafa neredeyse zorunlu karşılıkları indirebileceğini söyledi. Bunların hepsi bir şekilde olumlu yansıdı. Para Politikası Kurulu'nun toplantısı bu ayın 27'sinde yapılacak.
Cuma günü, güne 1.80'in hemen altında başlayan dolar/TL, gelişmekte olan para birimlerine paralel bir işlem günü geçirdi. Hafta boyunca 1.31 seviyesinin altında işlem gören euro/dolar paritesi, Cuma günü 1.31 seviyesinin üzerine çıktı. rdından ABD'de Tüketici Fiyatları Endeksi Şubat'ta yüzde 0.4 ile beklentiler seviyesinde artttı. Enerji ve gıda fiyatlarındaki değişimleri içermeyen çekirdek endeks ise yüzde 0.1 ile beklentilerin altında yükseldi. Euro /dolardaki bu hareket içerde TL'ye bir miktar destek oldu ve kur 1.80 altına geldi. Dolar günü 1.7975 TL den euro da 2.3680 TL den kapattı.
Dolar, birkaç gündür devam eden yükselişine direnç seviyelerine yaklaşmasıyla birlikte başlayan kar realizasyonu ile ara verdi. Doların
değerlenme süreci bir nebze olsun durdu. 1.30'lu seviyelerin alt tarafını test eden euro/dolar paritesi ABD enflasyonu ile tekrar 1.32 seviyelerini test ediyor. Dolardaki değerlenmenin yeniden başlama ihtimalini yüksek görünüyorum. Dolar/TL'de yukarı yönlü 1.8150 seviyesinin, aşağı yönlü ise 1.78-1.7850 seviyelerinin takip edilmesi gerektiğini, Başçı'nın son açıklamaları ile birlikte sürecin yakından izlenmesi gerektiğini belirtebilirim.