BORSA: Yurtiçi piyasalar global olumlu havaya uyarak pozitif bir haftayı geride bıraktı. Buna paralel olarak İMKB-100 68.266 ile son 16 ayın en yüksek seviyesini gördü. Endeksin 2012 yılındaki primi de yüzde 33'e ulaştı. Haftanın son işlem gününde ilk seansta alıcılı açılışın hemen ardından 67.447 puana kadar gerileyen bileşik endeks burada bir miktar tepki alımı ile karşılaştı ve 68.200 civarında dengelendi. İkinci yarıda ABD istihdam verilerine odaklı bir seyir izleyen ulusal 100 endeksi karışık gelen verilerin ardından yönüne karar veremedi. 67.800-68.300 aralığının dışına çıkamayan İMKB 100 endeksi günü 222.21 puan ile yüzde 0.33 puan artıda 67.937.05 puandan tamamladı.
Önümüzdeki hafta çok önemli gelişmelere neden olabilir. Özellikle FED ve ECB açıklamalarını bekleyerek geçirdiğimiz son iki haftaya baktığımızda endeksin önce kuvvetli bir şekilde üstte performans gösterdiğini düşünüyorum. 68.200-68.500 aralığını test etmeye çalışacak olan İMKB'de kar satışı beklentimiz sürüyor. Yurtdışı piyasalardaki bir bozulma veya İMKB de itici güç konumundaki banka hisselerinde görülebilecek satışlar 68.000-67.700 aralığının hatta bu aralığında altının görülmesine neden olabilir.
FAİZ: Küresel risk ortamının iyileşmesi ve yurtiçindeki bol likidite koşulları tahvil piyasasında ralli yaşanmasını sağladı. Avrupa Merkez Bankası'nın beklenen tahvil alım planını açıklamasının ardından ABD'de beklenenden kötü açıklanan istihdam verileri QE ihtimallerini güçlendirip piyasalara destek verdi. Tahvil piyasasında nominal faizler tüm vadelerde 15-20 baz puan aralığında gevşedi. TÜFE'ye endeksli kıymetler de ralliden payını aldı ve reel faizler de nominaller gibi 15-20 baz puan geriledi. İMKB'de gerçekleşen ağırlıklı ortalama gecelik repo oranları Merkez Bankası'nın borçlanma faizi olan %5 seviyesinin hafif üzerinde yüzde 5.04 seviyesinde gerçekleşti.
Gelecek hafta, gerek iç veriler gerekse dış veriler açısından oldukça önemli bir hafta. Almanya Anayasa Mahkemesi'nin EFSF/ESM konusunda olumlu bir karar vermesi ve FED'in de yeni bir parasal genişlemeye gitmesi halinde faiz oranlarındaki gerilemenin devam etmesi bekleniyor. Bu varsayımlar altında faiz oranlarında aşağı yönlü eğilim devam edecek gibi görünüyor ve gösterge tahvilin bileşik faizinin yüzde 7.30-7.50 aralığında hareket etmesini bekliyorum.
DÖVİZ: ECB'nin toplantısında yeni ve potansiyel olarak sınırsız bir tahvil alım programı açıklanmasının ardından küresel piyasalarda devam eden iyimserlik ile kurda düşüş ABD verisi ile hızlandı ve dolar/TL hızla 1.80 altını denedi. ABD'de tarım dışı istihdamın beklentilerin altında artmasının ardından küresel piyasalarda ABD Merkez Bankası'nın yavaşlayan ekonomiye önlem olarak yeni bir parasal gevşemeye gideceğine yönelik beklentiler artırdı. Verinin ardından euro, dolar karşısında dört ayın en yüksek seviyesine yükselirken, spot altının ons fiyatı 1.730 dolar ile son 6 ayın zirvesine çıktı. Dolar günü 1.8000 TL'den euro da 2.2960 TL den kapadı. Euro/dolar paritesi ise 1.2770 seviyelerinde.
Önümüzdeki hafta yoğun bir veri akışıyla FED'in toplantısı yakından izlenecek. Risk iştahının artmasıyla dolar/TL paritesinin 1.80'in altındaki düşüş eğiliminin devam etmesi, TL'nin döviz sepet bazındaki değerinin de 2.00'ye doğru aşağı yönlü hareket etmesi mümkün görülüyor. Dolar/TL kurunun 100 günlük ortalamaya geldiğini ve bu seviyeden biraz dolar alıcısı gelebileceğini de not etmekte fayda var ama kurda daha fazla düşüş beklemek de pek doğru olmayacaktır.