Jamie Dornan'dan bahsedeceğim, en önce de ben bahsetmiş olacağım memlekette. Dornan, 'Grinin Elli Tonu' filminde başkarakter Christian Grey'i canlandıran oyuncu. Bir ay kadar önce filmin kadın oyuncusunu anlatmıştım size; Dakota Johnson'ı yani. Meraklısı hatırlayacaktır, Don Johnson ve Melanie Griffith'in kızı Dakota.
Bir süredir Digiturk'te izlediğim 'The Fall' adlı dizinin de kahramanı Jamie Dornan. 'Film Noir' tadında karanlık bir gerilim/polisiye denemesi. Dizide bir sapığı canlandırıyor Dornan; peşinde de minnacık boyu ama devasa seksapeliyle polis rolünde Gillian Anderson var. 'The Fall'; sıradan görünen, hatta iyi bir koca ve baba diyebileceğimiz birinin, nasıl acımasız bir seri katil olduğunu gösteriyor heyecanla ekran başında bekleşen seyirciye. Jamie Dornan dizide çok başarılı, kötü adamı iyi biriymiş gibi oynayarak ayakta alkışlanası bir başarı yakalamış.
Bunu fark eden bir ben değilim neticede, yapımcılar da büyük umutlar bağlanan ve kimin oynayacağı üzerinde bahislerin döndüğü 'Grinin Elli Tonu' filmi için seçmişler Dornancığı. 1982 Belfast, İrlanda doğumlu bir model aslında Jamie Dornan; genç kızlar kendisini Calvin Klein reklamlarından biliyor zaten; bir ara Dior'un erkek parfümünün de yüzüydü. Sayısız dev firmanın kampanyasında boy gösterdi 1.83 boyundaki aktör. Sinemadaki ilk ciddi işi Kristen Dunst'un başrolünde oynadığı 'Marie Antoinette'. Manchester United taraftarı olan ve her yıl sezonluk bilet alarak futbol maçlarına giden Jamie Dornan evli ve iki yaşında bir kızı var. Christian Grey; başarılı, zengin, yakışıklı bir işadamı. Hayatına giren sıradan üniversite öğrencisi bir genç kızla yaşadıklarını anlatıyor 'Grinin Elli Tonu'.
Oldukça cüretkar sahnelerin yer aldığı biliniyor filmde ancak Dornan hiçbir sahnede çırılçıplak görünmediğini söylemiş geçen hafta. Filmi seyretmeden diyorum ki, 'The Fall'daki performansının üstüne çıkması mümkün değil. Çünkü dizide grinin değil siyahın binbir tonunu gösteriyor izleyicisine...
Baktın olmuyor, bakmayacaksın...
* Karadeniz hikayelerini seviyorum, bir dedikodu var. Ünlü bir yapımcı bugüne kadar benzeri görülmemiş bir Karadeniz filmi çekecekmiş. İçinde Karadeniz fıkrası ve şakaları olmayan! İŞ yapar mı, bilemedim...
* Özcan Deniz filmi vizyona girecek yakında; 'Sevimli Tehlikeli'. Bir gençlik filmi gibi duruyor; dram da deneyen Deniz'in bir sonraki filminin senaryosu bitmiş bile.
* Burak Özçivit ve Fahriye Evcen 'Aşk Sana Benzer' filminin galasına el ele geldi; iyi de yaptılar. Artık birbirini tanımazdan gelen, insanları şapşal yerine koyanları seyirci sevmiyor.
* Cüneyt Özdemir, yaşar Alptekin'e "IŞİD'çi misin?" diye sormuş. Şaka gibi. Alptekin daha akıllı tabii, "İşittim geldim" diye cevaplamış...