• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Siyasette bir İzmir efsanesi: Işılay Saygın ERKİN USMAN

Siyasette bir İzmir efsanesi: Işılay Saygın

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 12.12.2014, 00:00
12 Eylül 1980 darbesinden sonra, Türkiye'de siyasetin yavaş yavaş canlanmaya başladığı günlerdi.
Siyasal yasaklar kısım kısım kalkmaya, yeni yeni siyasal parti kurma çalışmaları da kendini göstermeye başlamıştı.
Orgeneral Kenan Evren'in başkanlığındaki cunta da milletin tepesindeydi.
Ve, bu cunta emekli orgeneral Turgut Sunalp'ın kurduğu Milliyetçi Demokrasi Partisi'nin tam destekçisiydi.
Bu partinin hedefinde de, o cuntanın görevden aldığı Adalet Partisi'nin oyları vardı.
Parti için mali kaynak da, büyük holdinglerden sağlanacaktı.
Ve, dönemin partilerinden Anavatan Partisi ile Genel Başkanı Turgut Özal'ın da rahatsız olduğu gündemdeydi.
Cunta yöneticilerine yakın siyasetçi veya üst rütbeli subayların, ünlü iş adamlarının başlarına nasıl çöktükleri hala hatırlardadır.
***
İşte, TÜrkiye siyasetinin önemli kilometre taşlarından biri olan İzmir'in bu tablo içinde yeri ne olacaktı?
Milliyetçi Demokrasi Partisi'ne Ege'den en büyük destek Yaşar Holding ve başındaki Selçuk Yaşar'dan gelmişti.
Yaşar Grubu'nun, MDP'ye yardımı yüklü bir meblağdı. Sistemdeki Anavatan Partisi bu yardımdan, ciddi sayılacak bir pay alamamıştı.
Nitekim, seçimleri kazanan Özal'ın, Yaşar Holding'ten intikamı da ibret verici oldu.
Selçuk Yaşar ve ekibine karşı, Özal'ın tutumu ayrı bir araştırma konusu olacak ciddiyetteydi.
***
Bu siyasi tablo içinde, İzmir'de MDP'nin kuruluşu istenilen biçimde gelişmiyordu.
Günler günleri, haftalar haftaları kovalıyor ve İzmir gibi kentte MDP'ye bir parti yönetimi kurulamıyordu.
Ve, bir eylül öğleden sonrası...
Yıl 1982...
Selçuk Yaşar, en yakın yardımcısı Osman Aydemir ve Hüseyin Tosun, Feridun Sunay'ın Pasaport Vapur İskelesi karşısındani o ünlü döner salonundaki öğle yemeği sırasında masaya bir de ben çöktüm.
Masanın konusu, "MDP'ye bir il başkanı..."ydı.
Her kafadan bir sesin çıktığı ortamda:
"Sevgili abilerim " dedim ve ekledim:
"Elinizde kapı gibi aday var, sizin haberiniz yok..."
Hep bir ağızdan:
"Kim bu?" dediler.
"Işılay Saygın'ı nasıl unutursunuz?"
Ve, Işılay Saygın o günlerde Yaşar Holding camiasının önemli kurumlarından biri olan OTAK inşaat şirketinin başındaydı.
Hepsi bir anda kalktılar, hesabı gördüler ve hemen arka bulvardaki Yaşar Holding'in yolunu tutarken bana teşekkür yağdırıyorlardı.
***
O yıllarda Anadolu Ajansı'nın İzmir Bölge Müdürlüğü görevini yürütüyordum.
Ve, aynı gün öğleden sonrası...
Saatler 15.30'u gösteriyordu.
Işılay Saygın karşımdaydı.
"Yaktın beni abi..." dedi.
***
Ege ve Türkiye, Işılay Saygın'ı Buca'nın başarılı bayan başkanı olarak tanıyordu.
Yüksek mimar olarak siyasete ve hayata birlikte atılmış, hem mesleğinde, hem siyasette nefis bir yol izlemişti.
Yeni görevini başarı ile üstleneceğine en başta ben inanıyordum.
O'nu ikna etmeyi başardım ama, önümüzde engebeli bir yol vardı, onu nasıl aşacaktık.
* * *
Işılay Saygın'ı ikna ederken:
"Bütün engelleri aşacak yapıdasın. Arkanda koskoca bir camia var" dedim ama, ilk bomba ertesi günkü Hürriyet gazetesi manşetinden geldi.
"Demirel'in kızı MDP'de..."
Baba öfkelenmişti.
İlk fırça bana geldi:
"Oğlum, oturduğun makam Atatürk'ün kurduğu ajansın. Biz seni oraya siyaset yapasın diye komadık. Bunu bil. Atatürk'ün mülkünde siyaset olmaz..."
***
Işılay artık parlamentodaydı.
Demirel ile ilişikilerini düzeltti.
Baba'nın gönlünü aldı ve bugünlere geldi.
Şimdi Işılay bir siyaset efsanesi olarak aramızda....
İşte size bir bayan siyasetçinin hayatından bir iki sahne.

küpe
Talihsizlik uykuya dalınca, onu uyandırmamak gerek.
Emile Zola

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA