Tabi sevinelim, İzmir'i seven herkes sevinsin. Bu tür ödüllerden dolayı sadece İzmir değil, tüm Türkiye sevinmeli. İzmir'in şimdilerde aldığı bu ödüllerin onlarcasını Melih Gökçek'in yönettiği Ankara Büyükşehir Belediyesi almıştı, ben onlar için de çok sevinmiştim.
Şimdi elbette bizim İzmir Büyükşehir'i ve başındaki kişiyi eleştirmemizden pek hoşlanmayanlar soracaktır: hani Büyükşehir başarısızdı, hani başındaki kişi yeteneksiz adamın biriydi?
Bu soruyu sormakta haklılar ve doğrusu ilk an da iyi bir de gol atmış gözüküyorlar.
Önemli değil, şehrimiz kazansın, belki biz de hatalarımızı görür, düzeltiriz, yöneticilerimize, belediyemize haksızlık yapmayı bırakırız.
Tabi ben ortada başarı gibi duran bu ödülü veren Brooking Enstitü'nün bazı "özel durumlarının" fazlaca altını çizip bu başarıyı gölgelemek istemem.
Mesela, Fethullah Gülen Örgütü'nün bu kuruluşun iyi bağışçılarından biri olması... Türkiye'de CHP ile Gülen örgütü arasındaki ittifak ilişkileri ilginç olsa da, bunu geçelim ve başarıya gölge düşürmeyelim.
Mesela, Büyükşehir Belediyemize bu büyük ödülü veren Brooking Enstitü'nün başkan yardımcısının eski CHP milletvekili Kemal Derviş olması... yine bunu, ödüle gölge düşürme kapasitesi olmayan bir tesadüf olarak görelim..
Bu kuruluşun finansörünün dünyanın en karanlık adamlarından biri olan George Soros olması... bunu da bir kalemde geçelim.
Hatta ve hatta, Enstitü'nün kendisinin yaptığı "Biz bu araştırmada kentlerin gelişmişliğini, rekabetçiliğini, zenginleşmesini ya da yaşanabilirliğini ölçmedik" açıklamasını da görmezden gelelim.
Ve şehrimizin başarısıyla övünelim.
Buraya kadar tamam; mutluyuz, gururluyuz.
BU ÖDÜL NİYE VERİLDİ?
Buraya kadar tamam da, meşhur "bu katır niye öldü baytar efendi" hikayesinde söylendiği gibi, bu ödül İzmir'e niye verildi, ben bunu hiçbir yerde görüp okuyamadım.
Mesela, benim çok değer verdiğim bir gazete temsilcisi arkadaş, benim gibi "karamsarlara", her zamanki nazik ve dikkatli üslubuyla ayar vermiş.
Bir başka gazetenin ekinde yazan bir yazar büyüğümüz ise "müzmin muhalif, olumsuzluk pompalamak" gibi sıradan yakıştırmalarla taşlamış benim gibileri.
Tamam, biz, diyelim ki Yeni Asır'ın, İzmir Büyükşehir Belediyesi'yle, bu arkadaşların gazeteleri gibi bir menfaat ilişkisi olmadığı için, bu "büyük başarı"yı kıskanıyor olalım.
O zaman bu ödülü öve öve bitiremeyen arkadaşlar niçin bir "ödül analizi" yapıp bizi daha çok mahcup etmeyi düşünmüyorlar?
Ya da, ödülün sahibi belediyenin başındaki kişi gururla "bu ödülü bize şu şu çalışmalarımızdan dolayı verdiler" diye bir açıklama yapmıyor?
Yapmıyor mu, yapamıyor mu?
Yazmıyorlar mı, yazamıyorlar mı?
Öyle ya, ben İzmir Büyükşehir ve başındaki kişiyle ilgili bütün olumsuz kanaatlerimi değiştirmek istiyorum, bu ödül niye verildi?
Hangi hizmetler karşılığı?
Dünyada en çok büyüyen ikinci şehir neleri yaparak büyümüş?
Hadi size yardımcı olayım: Belediyenin başındaki kişinin İzmir'i büyüten dört tane icraatını alt alta koyun, bir görelim, daha doğrusu "tamam, ödül bunlar için verilmiş" diyelim.
BİRAZ CİDDİYET LÜTFEN
Köşelerinizden reklam müşterinize temennada bulunabilirsiniz, buna karışmayız; ancak lütfen bizim aklımızla alay etmeyin.
Bu söz konusu ödül gerçek ve objektif kriterlere göre verildiyse, ki öyle kabul ediyoruz, İzmir Büyükşehir'in ve başındaki yeteneksiz ve beceriksiz adamın yaptığı işlerden dolayı verilmedi; ya niçin verildi?
Avrupa'nın en güzel havaalanlarından biri bu şehre yapıldığı için verildi.
Binlerce kilometre yol yapıldığı için verildi.
Tüneller yapıldığı için verildi.
Dünyanın en büyük limanlarından biri inşa edildiği için verildi.
İzmir-İstanbul otoyolu, hızlı treni projesi için verildi.
Devasa alt yapı yatırımları için verildi.
Ve merkezi hükümet buraya bol para aktardığı için verildi.
Büyüme dediğimiz kriterin içini dolduran yatırımlar bunlar.
Büyüme dediğiniz şeyi sağlayan bunlar. Uyduruk bir hayvanat bahçesi, bir konser salonu, bitmemiş bir fuar alanı değil.
Bakın daha bu ödülü verenlerin İzmir'i mukayese ettiği şehirler meselesine filan girmiyorum.
Gerek yok, ödül almak iyidir, sevinelim ama beyler, kocaman adamlarsınız, bizim aklımızı ciddiye almıyorsanız bari kendi aklınızı ciddiye alın!