Üç sayfalık Libya belgesinde, rejim değişikliği olmadan Anayasa'nın hazırlanması, siyasi partilerin oluşturulması ve olası bir seçim için yapılacak hazırlıklar yer alıyor
DUYGU GÜVENÇ
Libya'nın geleceğinin masaya yatırıldığı Londra Konferansı'nda Muammer Kaddafi'nin iktidardan nasıl gönderileceği gündemi oluşturdu. Konferans sırasında Türkiye'nin, ABD ile birlikte hazırladığı geçiş dönemini öngören taslağı Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu başta AB Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton olmak üzere görüştüğü muhataplarına sundu. 35'den fazla ülkenin katıldığı konferansa İtalya ve Almanya Kaddafi için kendi planlarını sundu. Türkiye'nin planı ise Libya halkını öncelik olarak alıyor ve Kaddafi'ye kendi geleceğini belirlemek için açık kapı bırakıyor.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Londra'ya hareketi sırasında uçakta yaptığı açıklamada Libya lideri Muammer Kaddafi'ye bağlı güçlerin sivillere saldırısını durdurmasını sağlamak ve ateşkes uygulanması için NATO'nun gücünü kullanması gerektiğini belirtti. Davutoğlu, sivillere saldırıların durdurulması ve ateşkes amacıyla Libya'ya daha çok baskı yapılması gerektiğini söyledi.
KADDAFİ'YE İKİ YOL
Edinilen bilgiye göre, Türkiye'nin geçtiğimiz hafta ABD'ye ilettiği kağıt, Libya'da bundan sonra Kaddafi yönetiminin son bulmasını öngörüyor. ABD Başkanı Barack Obama da, Kaddafi döneminin son bulduğunu ancak Libya'da bir rejim değişikliği öngörülmediğini belirterek, Türkiye tarafından hazırlanan kağıda destek verdi. Obama, Libya'da operasyonların çarşamba gününden itibaren NATO'ya geçeceğini açıkladı. Kaddafi sonrasında Libya bir cumhuriyet rejimi ile yönetilmeye devam edecek.
Kaddafi'nin gidişi ile ilgili Türk kaynaklara göre iki yöntem var:
- Silah ambargosunu veya uçuş yasağını delmek istediğinde operasyonla etkisiz hale getirilir.
- Kendi isteğiyle yönetimi devreder.
Davutoğlu da Libya halkının korunmasının Kaddafi'yi iktidardan etmekten daha önemli olduğunu vurgularken, "Ateşkes ilan etmesi halinde bu Kaddafi için bir sınav olacak. Ateşkese uyar ve sivillere saldırmayı durdurursa, sonrasında gelişmeler buna bağlı olur" dedi.
Londra'da kader zirvesi
PERİHAN KORKMAZ
İngiltere'de dün yapılan Londra konferansında Libya halkına liderini kendisinin seçeceği demokratik bir gelecek için siyasi süreç başlatıldı. Libya'daki durumun tartışıldığı uluslararası konferansta Libya halkını diktatörlüğün şiddetinden korumak ve kendisinin belirleyeceği bir gelecek için koşullar masaya yatırıldı. Kalıcı çözümün ancak siyasi olabileceği vurgulanan konferansta Kaddafi'nin derhal gitmesi ve destekçilerinin desteği bırakması mesajı verildi.
Açılışını İngiltere Başbakanı David Cameron'un yaptığı Londra Konferansı'nın başkanlığını İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague yürüttü. Konferansa 40'dan fazla ülkenin dişişleri bakanlarının yanı sıra bölgede kilit öneme sahip organizasyonların temsilcileri katıldı. Toplantı Londra'da geçen yıl gerçekleştirilen Afganistan Konferansı'nın yapıldığı Lancaster House'da düzenlendi.
Konferansın 3 ana hedefi şöyle belirlendi:
- GÜVENLİK: Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 1970 ve 1973 sayılı kararlarının uygulanması için uluslararası toplumun isteğini güçlendirmek ve genişletmek. Libya halkının şiddetten korunmasının sağlamak.
- İNSANİ YARDIM: Libya sınırlarındaki karışıklık nedeniyle su, gıda ve tıbbı ihtiyaçlar gibi temek ihtiyaçların teminatının düzeninin bozulması nedeniyle, özellikle Misrata'daki acıyı hafifletmek başta olmak üzere Libya'ya acil insani yardımın önemini tekrar teyit etmek.
- SİYASİ DESTEK: Uluslararası toplumun desteğiyle, Libya halkının kendi geleceğine karar verebileceği koşulların yaratılmasına yardımcı olacak siyasi süreç çağrısı yapmak.
İzmir üs değil hava kontrol merkez olacak
Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Türkiye'nin Libya'ya savaşa gitmediğini, NATO çerçevesinde kontrole gittiğini söyledi. Gönül, TBMM kulisinde gazetecilerin konuya ilişkin sorularını yanıtlarken şunları kaydetti: "Burada, Afganistan'da ISAF'ta olduğu gibi görev alıyoruz. Libya'da halkın düzenini sağlamak amaçlanıyor. Bu operasyonda 6 gemi görev alacak. Gemilerdeki personel kadar asker bulunacak. Piyade asker sevki söz konusu değil. Savaşa gitmiyoruz, kontrole gidiyoruz. Görev yerimiz mıntıka mıntıka belli. İzmir, üs değil hava kontrol merkezi olacak."